Erdoğan bunlara haddini bildirmez ise milletin bildireceği had, 31 Mart’tan çok daha sert ve ağır olur!
Erdoğan, “Kadrolarımızda milletin mesajını yanlış okuyanlar varsa onlarla hiç tereddüt etmeden yolları ayırırız” dedi.
Ayırdı mı? Hayır.
Erdoğan, “Yorulan, motivasyonunu yitiren arkadaşlarımızı kardeşlik hukukumuzu koruyarak dinlenmeye alacağız” dedi.
Bu zamana kadar parti içinde tabanın beklentisini karşılamak için bu söylemleri sürekli ifade etti.
Dediklerini yaptı mı ? Hayır.
Erdoğan, “AK Parti’nin ayırıcı vasfı istişareye önem vermesidir. Daima ortak akılla hareket ettik” dedi.
Adaylar belirlenirken milletle istişare edildi mi? Hayır.
Erdoğan, “Yeni, heyecanlı, dinamik arkadaşlarımızla kadromuzu güçlendireceğiz” dedi.
Neredeyse ömrünü Belediye Başkanı olarak geçiren ve hiçbir başarıya imza atamayan kişileri dinlendirdi mi? Hayır.
Millete rağmen bu kişileri neden aday gösterdi ve büyük farklarla seçimi kaybetti?
Erdoğan, “Kendi yorulmuş hisseden varsa onlardan kenara çekilip biraz soluklanmasını istiyoruz. Hiçbir arkadaşım koltuğuna yaslanıp rehavete kapılma lüksüne sahip değil” dedi.
Her dönem aynı şeyleri söyleyen REİS’in sözünü şimdiye kadar kim dinledi? Hiç kimse.
Erdoğan, “Kimsenin bize ayak bağı olmasına müsaade etmeyiz” dedi.
Ama en büyük ayak bağı olanlarla milletle inatlaşarak inatla seçime girildi parti tarihinin en büyük hezimeti yaşandı.
Erdoğan, “Büyük kongre maratonumuzu sadece vitrin yenilenmesi değil milletimizin bizden beklediği kapsamlı değişimin ana zemini olarak görüyoruz” dedi.
Daha önce de aynı mesajları vermişti. MKYK, Milletvekilleri başta olmak üzere tüm teşkilatlar ve belediye başkanlığı yarışında hiç yenilenmeye gidilmedi, yenilgi kaçınılmaz oldu.
Bugün itibarıyla Erdoğan’ın söylemleri değişim anlamında parti içinde, tabanda, seçmen üzerinde inandırıcılığını kaybetmiş görünüyor.
Eğer bu sefer de yenilenme anlamında söylediklerini uygulamazsa, hatta mevcutları alıp eskilerden (davanın yükünü omuzlamış başarılı dava arkadaşları hariç) istenmeyen kişileri sırf değişim olsun diye yeniymiş gibi belli yerlerde yetkilendirirse, bu sefer seçmenin Parti tabanının tepkisinin, tokadının çok daha sert olacağını düşünüyorum..
Kısaca REİS’in sözlerinin vatandaştan edindiğimiz yansıması ve aynası şu;
“Artık sözde değil uygulamada yaraya parmak bas neşteri vur. Yoksa bu laflara karnımız tok!”
Ayrıca sokağın nabzında kongrelerin tepeden başlaması gerektiği ifade ediliyor. Israrla mevcut il ilçelerin kuracağı teşkilatlar yönetimler sonrasında değişecek il ilçe başkanlarının uyumsuz ve verimsiz başarısız sonuçlara geçmişteki örnekleri gibi gebe olması kaçınılmaz olur.
AK Parti teşkilatlardan sorumlu başkanı Erkan Kandemir ve ekibinin, MYK ve MKYK’nın baştan aşağı değiştirilmesi, daha sonra ilçe ve belde kongrelerini yapılması yapısal anlamda en uyumlu olumlu sonuç vereceği beklentisi var.
Diğer türlü teşkilatlarda sancının artarak devam edeceği endişesi devam ediyor.
AK Parti seçmeni; “REİS Bu sefer de söylediklerini yapamazsa parti içinde ipin ucunu kaçırmış” demektir.
Ve Bursa’yı ilgilendiren kulis haberi; AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan’ın Ankara’dan kendisine, bir dönem daha müsaade edilmesini, ekibini yenileyerek göreve devam etme yönünde talepte bulunduğu bilgiler var.
Şimdi REİS’e soruyorum;
“Yorulanlar, kendisini yorgun hissederler, partisinde ve vatandaşta yara açanlar kenara çekilsin dinlensin” ifadeleri karşısında bu arkadaşa gerektiği şekilde haddini bildirmez ise vallahi bu millet Ak Parti’ye çok daha şiddetli had bildirir.
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın