Siyasetin kıçı karaları, altı tavaları, üstü paraları, ihanet ve “Milli Ruh”
Aslında o kadar şey var ki.
Sayfalar dolusu konular sırasını bekliyor.
Bursa’nın trafik, kent ve yaşam alanları olarak içine düştüğü cendereyi anlatacağız.
Kimlerin çok profesyonel işler çevirdiğini, bunu yaparken de her profesyonelliğin bir açığı olduğunu bilemediklerini ele alacağız.
Dönüşümleri ve dönemeyenleri ortaya koyacağız.
Siyasetin kıçı karaları, altı tavaları, üstü paralarını yazacağız.
Ya kadın kolları…
İstifaların perde arkasını, Skandallara açık görülmeyen diyalogları ele alacağız.
Sağlıkta, sağlıksız vicdan sızlatan uygulamaları masaya yatıracağız.
Ve çok ama çook uzun konuları gündemin tam ortasına çırılçıplak sere serpe uzatacağız.
Kim kendine pay çıkarırsa çıkaracak.
Ve yazacaklarımızın tümü belgeye dayalı bilgiyle analı konular.
Ama şimdi içimizi sızlatan 38 şehidimizin canına mal olan saldırı, ihanet mi muhalefet mi, TÜSİAD mı Pusiya yat mı, AB ve ihanet çemberi siyasi analizimizi gözler önüne sereceğiz.
***
Büyük Şeytan ABD…
Zamana göre teröristlere elbise giydiriyor.
PKK, DAEŞ ve diğerleri.
Şeklin önemi yok.
Tek el büyük şeytan olmasıdır.
Tüm terör örgütlerini ABD yönetiyor.
Üst akıl Yahudi.
Mevsime göre isim, Türkiye’nin konjektörü ve bölgesine göre değişiyor.
İstanbul da patlayınca TAK, İzmir de patlayınca DHKP-C, Gaziantep de DAEŞ oluyor.
Yani aynı merkezden yönetiliyor.
Halk artık bunu biliyor.
Bizi Türk Kürt ayıran çarpıştıran, şeytanı yendik.
Artık halk kardeş olduğu gerçeğini gördü.
Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak için olmadık yöntemlere başvurdular.
Sosyolojik anlamda, coğrafi anlamda, ekonomik ve siyasi anlamda..
Darbe yaptılar başaramadılar, ekonomik kumpas yaptılar bunu da başaramayınca bombalarla denediler.
Halkı korkutmaya çalıştılar.
Halk kimin ne yaptığını farkında..
Tek Hedef Recep Tayip Erdoğan..
O gidince gerisi kolay.
Ama Avrupa ve ABD’nin Cumhurbaşkanını Erdoğan’ı yalnızlaştırmaya karşı halkın duruşu takdire şayandır.
Şimdi dik duran bir halk var.
Bunu son 10 yılda yakaladık.
Bunun meyvesini yiyoruz.
Böyle olmasaydı ne darbeyi püskürtebilirdik ne Suriye olmasına engel olabilirdik vs.
Türkiye ile müzakerelerinin durdurulması tavsiye kararı alan AB çatısı altında PKK başlarının yaptığı toplantılarda ne konuşulduğudur.
O toplantılarda AB dahlinde planlanan eylemler vardı.
İşte bu patlamalar o toplantıların ardından geldi.
Türkiye’de yaşanan tüm eylemler AB şemsiyesinde yapılıyor, destekleniyor ve yönetiliyor.
Üzüldüğümüz tek nokta milli bir muhalefetin ve milli medyanın olmamasıdır.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal’ı Ergenekon’un bir numarası yapan manşetler atan Taraf Gazetesi’nin Ahmet Altan’ını, Nazlı Ilıcak’ını övüyor. FETÖ’den tutuklananların serbest bırakılmasını istiyor.
O zaman Kılıçdaroğlu, Ahmet Altan’ın Ergenekonla suçladığı isimler CHP Milletvekilleri Dursun Çiçek, Deniz Baykal, Mustafa Balbay, İlhan Cihaner ‘i partisinde neden tutuyor?
Hangisi doğru?
O halde tuttukları kişilerin suçladığı vekilleri partiden ihraç etmelidir.
Yani orta da tutarsız bir Kılıçdaroğlu var.
Hainlere sahip çıkan bir Kılıçdaroğlu var.
Devletine ve milletine karşı ihanet içinde olan bir Kılıçdaroğlu var.
“Kan dökmeden başaramayacaksınız” diyen, devlete değil de terörü haklı çıkaran bir Kılıçdaroğlu var.
Bu nasıl ir muhalefet.
Tüm bu yaşananlara rağmen Türkiye’nin yanında olması gereken Kılıaçdaroğlu, AB’nin yanında ve Türkiye’yi AB’ye şikayet ediyor.
AVRUPA TERÖR BİRLİĞİ
AB sistematik saldırıya geçti.
Ne yazık ki NATO çerçeveli bir darbeye maruz kaldık.
Türk halkının tüm tercihlerine karşı saldırı yaptı.
Bürüksel denilen organize merkez PKK ve FETÖ ye başkentlik yapıyor.
Geçmişte de şimdide böyle.
NATO’nun merkezi olan Bürüksel de sevk ve idare edilen terör örgütleri üs kurmuş.
Türkiye de olup biten tüm terör eylemlerinin arkasında maalesef üyesi olduğumuz NATO var, AB var, ABD var.
Bu terör hadiseleri göstere göstere gelen bir Avrupa Birliği icraatıdır.
Türkiye de kriz oluyor, ülkede ki bir takım siyaset çevreleri çözüm olarak aynı şeyleri işaret ediyor..
“Başkanlık sisteminden vazgeçin. AB ye boyun eğin.”
Son terör saldırısında dolar krizinde söylenen de bu.
Tüm bu dayatmalara karşı Türkiye AB’ye kendisini ucuz hissettirmemeli.
65 yıldır AB tutturmuşuz.
Hiçbir örgüt kendi başına bu kadar devamlılık gösteremez.
Türkiye’de ki tüm bombalama eylemlerinde yabancı istihbaratların parmağı var.
Tam da bu süreçte İsrail’in ne kadar suskun olduğu gözden kaçıyor.
Buna karşın Türk istihbaratı da hangi ülkede olursa olsun yerinde gereğini yapmalı.
PKK ve diğerlerinin koruma kalkanı ABD’dir.
Büyük şeytan akşam aldığı kararları sabah terör örgütlerine paylaştırıp sen Türkiye’yi, sen Suriye’yi, sen Irak’ı sen Cezayir’i, Arakanı karıştır görevi veriliyor.
Bugün PKK’nın Suriye kolu YPG’ye kamyonlar dolusu silah yardımı yapan ABD’dir .
Bu şeytanla nasıl bir ittifak olabiliriz?
TÜSİAD İHANET EDİYOR
Ortada bir AB dostu TÜSİAD‘ımız var.
Türkiye ne zaman işadamlarına ihtiyaç duyuyorsa tercihlerini batıdan yana koyuyorlar.
Siz kime aitsiniz?
Türkiye ye mi yoksa Bürüksele mi, Belçika’yı mı, Hollanda’ya mı?
Türkiye bu güçlerle ekonomik olarak savaştadır.
Bunlar kendi ülkesini dolar üzerinden sıkıştırıyorlar.
Hükümetin aldığı tüm milli kararlara karşı çıkıyorlar.
Bu nasıl bir TÜSİAD örgütü.
Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneğinin başındaki Türkiye’yi çıkarıp AB koysunlar.
Berber dolar bozdurup getireni bedava traş ediyor, siz dolarlarınızı daha da sağlama alıyorsunuz.
Krizde olsa siz kazanıyorsunuz, Türkiye yükselse de siz kazanıyorsunuz.
Siz kime hizmet ediyorsunuz?
Türkiye mi, Anadolu insanı mı, batı mı?
DIŞARIDA BİTİRMELİ
Rus istihbaratı İstanbul da Çeçenistan’lıyı götürebiliyorsa, Türk istihbaratı da Can Dündar’ı ya da diğerlerine aynı muameleyi yapmalıdır.
Büyük devlet böyledir.
Sosyal medya klavyeciliğin de tek merkezden hem terör, hem muhalefet hem de Ak Parti adına karşı görüşlü sahte isimlerle yapılan tuzaklar olduğu konuşuluyor.
Gruplaşma ve çatışmaya zemin hazırlayan sosyal medya tetikçileri.
Türkiye aleyhinde çalışanlar Avrupa da rahat uyumamalı.
Bunlar Kılıçdaroğlu’nun ‘bu iş kan dökülmeden olmaz’ dediği çağrıları destek verenlerdir.
Ama onu böyle söyleten bir irade var.
Kılıçdaroğlu genel başkan olmadan önce bir aile toplantısında Deniz Baykal’ın gideceğini söyleyen kardeşi Celal Kılıçdaroğlu’y du.
Kemal Kılıçdaroğlu’na genel başkan yaptıran irade neyse tahminin ötesinde bir bilgiye dayanan “Yüzde 98’lede gelseler kabul görmez” diyen halka, seçime, iradeye saygısız bir düşünce var, gözünde kan var.
Allah Kılıçdaroğlu ve onun gibileri bu milletin başına musallat etmesin.
Saldırı da Şehit olan polisimiz sivillerimize Allah’tan rahmet ailelerine sabır diliyorum.
Türkiye’min başı sağ olsun.
Türkiye Güçlüdür.
Dün imkansızlıklar içinde Çanakkale’yi yaşayan bu millet, bugün daha iyisini yapacaktır.
Allah’ın yardımıyla.
Son söz: İçişleri bakanımız Sayın Süleyman Soylu, yazılarında eleştiri adında devlete aşağılık şekilde saldıranlara şu cümleyle seslendi: İnsan olmaktan çıkmayın.
Ne kadar doğru.
Sureti insan olanlar, gelin insan olun.
Allah Ordumuzun, milletimizin ülkemizin yar ve yardımcısı olsun.
Amin.
.
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın