Zillet, patronlarının zulmüne sessiz!

“Hayat pahalılığı” deyip iktidara yüklenen ve “işsizlik” argümanıyla emekçileri kışkırtan zillet zihniyeti, arka bahçeleri gibi hareket eden TÜSİAD’çı para baronlarının şirketlerinde yaşanan zulüm ve zorbalıklara kör-sağır kalıyor. Bugün “yüzde 8’lik zamma tepki gösteren Migros çalışanlarının işten atılması”na gıkını çıkarmayan zillet bileşenleri, geçmişte de Boyner, Koç ve Doğan Grubu’ndaki skandallar karşısında üç maymunu oynamıştı.

12 Şubat 2022 Cumartesi, 09:59
insan toplum

KAYNAK: YENİAKİT – YAVUZ SELİM  İSTANBUL

Kendilerine vazife olmayan her konuda ahkam kesen, ancak asgari ücrete zam gibi kritik meselelerde dut yemiş bülbüle dönen patronlar kulübü TÜSİAD’ı oluşturan şirket sahipleri, adeta “imtiyazlı zümre” gibi hareket ediyor. Şirketlerinde kimi zaman işçi kıyımı gerçekleştiriyorlar, kimi zaman hak gaspıyla emekçilere zulmediyorlar, kimi zaman ali kıran baş kesen edasıyla ağaç katliamı gerçekleştirip ormanları talan ediyorlar. Ülkedeki her müspet gelişmeye karşı takoz olan Zillet İttifakı ise “hayat pahalılığı”, “işsizlik”, “yoksulluk”, “doğa” gibi argümanları sıklıkla dillendirip iktidara bu söylemlerle saldırmasına rağmen benzer meselelere TÜSİAD’çı para baronlarının imza atması karşısında üç maymunu oynuyor.

Koç ne yapsa başüstünde

Zillet suskunluk ve örtbasta en çok mesaiyi TÜSİAD’ın demirbaşı Koç Holding’e harcıyor. TÜSİAD YİK Başkan Yardımcısı Ömer Koç’un sahibi olduğu Demir Export şirketinin Sivas’ta 3 bölgede gerçekleştirdiği siyanürlü altın madeni skandalına susan, Manisa Soma’da ağaç katliamı yapılarak oluşturdukları kömür madenine çıt çıkarmayan Zillet, ülkeye katma değer sağlayacak çeşitli bölgelerdeki HES, JES, ocak ve maden gibi faaliyetlerde bölge halklarını kışkırtıp destek için yanlarına koştu.

Çevre hassasiyeti üzerinden duyar kasan Zillet, Koç Üniversitesi’nin İstanbul Mavramoloz Ormanı’nın 1 milyon 600 bin metrekarelik alanında ağaç katliamıyla yükselmesine tek cümleyle muhalefet etmedi. Kıyım sonucunda 58 bin ağacın kesildiği belirlenmiş, ormanlık arazide 2 yıl içerisinde 4.4 hektarlık alanda betonarme işlemler yapıldığı saptanmış, üniversitenin yaptığı tek yeşil alan olan futbol sahasının bile şantiyeye çevrildiğine dair uydu görüntüleri ifşa olmuştu ama CHP ve avanesi talana tek itiraz sesi yükseltmedi.

Boyner’den mobbing

TÜSİAD YİK Başkan Yardımcısı Nazlı Ümit Boyner ve gezi isyanı sırasında “çapulcu” tişörtü ile ünlenen Cem Boyner’in sahibi olduğu Boyner firmasının işçileri, salgın döneminde çalışma saatlerinin yükseltilip yıllık izinlerinin gasp edildiğini, itiraz eden personellerin mobbingle istifaya zorlandığına dair eylem başlattı ancak “işsizlik var, hayat pahalı” yaygarası koparan Zillet bu mağduriyeti dikkate almadı.

Migros işçileri kovdu

İktidarı “maaşlar düşük, millet geçinemiyor” diyerek eleştiren TÜSİAD’ın Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Tuncay Özilhan’a ait Migros’ta işçilere yüzde 8 gibi komik bedelle yapılan zamma tepki gösteren 250 personelin kovulmasına Zillet İttifakı’ndan çıt çıkarılmadı. Yemeksepeti çalışanlarına yapılan zammın yetersiz olduğu bahanesiyle düzenlenen eyleme desteğe koşan CHP’li Veli Ağbaba ve diğer Zillet kurmayları, TÜSİAD’çı Migros’ta yaşanan emek istismarına sessiz kaldı.

“Kağıt üçkağıdı’nın Doğan’ı

TÜSİAD YİK Başkan Yardımcısı Arzuhan Doğan Yalçındağ’ın sahipliğindeki Doğan Holding’in yurt dışında kurulan off shore şirket üzerinden kağıt yolsuzluğuna imza atması karşısında CHP ve payandaları üç maymunu oynadı. Arzuhan, babası Aydın Doğan ve şirketin iki üst düzey yöneticisi; yurtdışında kurdukları tabela şirketler üzerinden küçük yatırımcıyı zarara uğrattığı gerekçesiyle 2 yıl 8 ay ile 8 yıl 9 ay arasında hapis cezası istemiyle yargılandıkları davanın üzeri, 17-25 Aralık kumpasının 5 ay öncesinde örtülmüştü. 2008 yılında Doğan Gazetecilik’in gazete kâğıdı ve baskı malzemeleri ithalatı işlemlerini Doğan ailesinin yurtdışındaki tabela şirketleri üzerinden gerçekleştirerek Sermaye Piyasası Kanunu’na muhalefet ettiği tespitiyle yargılanan Arzuhan, 2 Temmuz 2013’te İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararla beraat ettirilmişti. ‘Kâğıt üçkâğıtçılığı’ olarak bilinen dava Yargıtay’a taşınmıştı.

POAŞ vurgunu ve FETÖ

Şirketin akaryakıt vurgununda da aynı tepkisizlik hakim olmuştu. Aydın Doğan’ın 23 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı POAŞ tarafından gerçekleştirilen akaryakıt kaçakçılığı davası 2007 yılında başlatılmış ancak FETÖ’cü firari savcı Muammer Akkaş tarafından 7 yıl boyunca hiçbir işlem yapılmayarak sümenaltı edilmişti. 25 Aralık kumpas davasının savcısı Akkaş, Doğan aleyhine birçok belge ve doküman olmasına rağmen dosyayı hasıraltı etmişti.

Zillet buna da sessiz kalmıştı.

KAYNAK: YENİAKİT – YAVUZ SELİM  İSTANBUL

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Seçkin Talanöz