Erdoğan: ‘2023 seçimine bambaşka bir AK Parti olarak çıkacağız’

26 Temmuz 2019 Cuma, 15:44
Erdoğan

AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı RecepTayyip Erdoğan iç siyasetten dış politikaya kadar önemli mesajlar verdi. Erdoğan ‘2023 seçimine bambaşka bir AK Parti olarak çıkacağız’ dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı‘nda konuştu. S-400 ve F-35 konusunda ABD’ye sert mesajlar veren Erdoğan iç siyaset ve ekonomiyle ilgili de önemli açıklamalarda bulundu.

İşte Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları;

Sizlerle en son ocak ayında bir araya gelmiştik. Yüksek Seçim Kurulu’nun ilan ettiği resmi sonuçlara göre 755 belediyeyi AK Parti adayları kazandı. Oy oranı olarak da yüzde 44 gibi önemli netice elde ettik. AK Parti olarak bir önceki seçime göre kazandığımız, kaybettiğimiz yerler oldu. Bunların hepsinin değerlendirmesini yaptık, yapıyoruz.

‘2023 seçimine bambaşka bir AK Parti olarak çıkacağız’

Bundan sonraki seçim 2023 Haziran’ında yapılacak. Her düzeyde kapsamlı çalışmalar yürüteceğiz. Bu tarihe kadar her düzeyde kapsamlı çalışmalar yürüteceğiz. İnşallah 4 yıl sonraki seçimlerde milletimizin karşısına, kurulduğu günkü heyecanı ile ve artık 22 yılı bulacak tecrübesiyle bambaşka bir AK Parti olarak çıkacağız. Kendimizi sürekli yenileyerek, tazeleyerek maziden atiye kurduğumuz köprüyü güçlendireceğiz. Tüm kademelerimizle sancımız öyle bir sancı ki bunu çekeceğiz, sandıktan arzu ettiğimiz neticeyi de alabilelim.

‘Yollarını kaybedenleri bir kenara bırakırsak, siyasette önemli bir nesil yetiştirdik’

Siyasi partiler, özellikle AK Parti millete hizmet kapısıdır. Partimizin kapısı millete hizmet etmek isteyen herkese açıktır. AK Parti kurulduğunda gençlik kurullarında görev alan arkadaşlarımızı bugün çalışmalarını sürdürüyor. Hırsları, kifayetsizlikleri yüzünden yollarını kaybedenleri bir kenara bırakırsak, siyasette önemli bir nesil yetiştirdik.

AK Parti’nin siyaset mayası da insan mayası da sağlamdır. Hep birlikte inşa ettiğimiz bu parti, önümüzdeki çeyrek, yarım asırda da ülkemize ve milletimize hizmet edecektir.

‘Tüm teşkilat yöneticilerimizden 2001 yılından bu yana partide görev almış kardeşlerimize ulaşmasını istiyorum’

Her müessese gibi siyaset ve partiler de insanla var olur, insanla yürür. Öncelikle AK Parti’nin kuruluşundan beri bu davaya emek vermiş hasbi ve harbi şekilde koşturmuş her kardeşime şükranlarımı sunuyorum. AK Parti Türkiye’nin partisidir. Tüm teşkilat yöneticilerimize ve il başkanlarımıza bir hususu hatırlatmak istiyorum. Sizlerden şehirlerinize döner dönmez 2001 yılından bu yana partinizde görev almış her kardeşinize ulaşmanızı istiyorum. Gönüllerini almanızı, sıkıntılarına çözüm aramanızı, irtibatı kesmemenizi talep ediyorum.

‘AK Parti halka tepeden bakan siyasetçilerin yeri değildir’

Meclis tatile girdiğine göre, milletvekillerimizin faaliyetlerini bu doğrultuda yapmamız gerekiyor. Vaktimizin büyük bölümünü bu hedefe ulaşmak için ayırmamız şarttır. AK Parti sırça köşklerde siyaset yapan, halka tepeden bakan siyasetçilerin yeri değildir. Kendinde hamallığını üstlendiğimiz yükü taşıma mecali bulamayanlar bayrağı arkadaşına bırakmalıdır.

‘Büyük zaferler önümüzde duruyor’

Geçtiğimiz 1 asır boyunca yeni arayışlar peşinde koştuk. 21’inci asır yeniden dirilişimin, Rabbimize ve kendimize dönüşümüzün asrı olacaktır. AK Parti kadroları olarak büyük şahlanışa öncülük edebilirsek ne mutlu bize. Bugüne kadar yaptıklarımızla Türkiye’yi demokrasiden ekonomiye, altyapıdan dış politikaya kadar gerçek anlamda bağımsız ülke haline getirmeyi başardık. Büyük zaferler önümüzde duruyor. Rabbim ömür, sağlık ve imkan verdikçe kendim de bu yolda yürümeye devam edeceğim.

‘AK Parti’nin seçim manifestosu 11 başlıktan oluşuyordu’

Hiç şüphe yok ki Allah doğruların yardımcısıdır. Seçimlerden 2 ay önce 31 Ocak 2019 tarihinde mahalli seçimlerde taahhütlerimizi kamuoyuna ilan ettik. Gönül belediyeciliği ile AK Parti’nin insan merkezli ilkelerini içeren bu belge 11 başlıktan oluşuyordu. Bu belgeyle milletimize şehir planlarını hazırlama sözümüz var. Altyapı ve ulaşım sorunlarını çözme taahhütte bulunduk. Kentsel dönüşüm çalışmalarını vatandaşlarımıza ve şehirlerimize yönelik yürütmeyi ilan ettik. Akıllı şehirler uygulamalarıyla teknolojinin tüm uygulamalarını insanımıza sunacağız dedik. Sosyal belediyecilik çalışmalarına öncelik vererek insana dokunan hizmetlere öncelik vereceğimize ahdettik.

Biz muhalefet adaylarının yaptıkları gibi atıp tutup sözümüzü inkar etmedik. Hemen inkara başladılar. Sanki kasada ne var ne yok bilmiyormuş gibi konuşmaya başladılar. Daha durun, önümüzde çok önemli süreç var. Ne yapacağınızı, ne yaptıklarınızı göreceğiz. AK Parti’nin belediye meclis üyeleri denetim görevini en iyi şekilde yapacaklardır. İstanbul, Ankara gibi bir ilde kahir ekseriyet AK Partili meclis üyelerinde. Onların düşünceleri ve tavrı eleştiriye tabi. Parlamentoda böyle bir ekseriyet söz konusu değil. AK Parti’nin parlamentoya getirdiği yasa tasarısı bunu engellemek için elinizden geleni yapıyorsunuz, bu sizin için meşru; ama yerel yönetimlerde gayrimeşru. Nasıl bir iş bu? Demokrasinin gereği neyse AK Parti’nin üyeleri bütün görevlerini milletin hayrına olacak şekilde devam ettirecektir. Bunun için de şerde fren, hayırda… Yöntemimiz bu olacak. Ne aldanan olacağız, ne aldatan. Verdiğimiz sözleri yerine getirdik, getiriyoruz.

‘Bay Kemal’in işi sürekli yalan’

18 yıl önce göreve geldiğimizde evinde arabası bulunmayan şimdi bir araba, iki araba… Çiftçimizin traktörü, biçerdöveri yokken şimdi Anadolu’nun her yerinde. Şimdi her evin bahçesinde traktör var, biçerdöver var. Bay Kemal’in işi sürekli yalan, başka işi yok.

Bunlar konuşuyor olabilir, bizim söylediklerimizi yapma mecburiyetimiz var. Her bir başkanımızın bu ilkeleri yazıya döküp masasından eksik etmemesi gerekiyor. Biz de bu konunun takipçisi olacağız. Yürütülen faaliyetleri bu ilkeler çerçevesinde değerlendireceğiz. Amacımız şehirlerimizde bu ilkeler doğrultusunda köklü bir değişimi gerçekleştirmek olmaktır.

‘Bunu başardığımızda Kandil diye bir meselemiz kalmayacaktır’

Her karış toprağı şehit kanıyla sulanan bir ülkede yaşıyoruz. Son 17 yıldır tüm gücümüzle mücadele ediyoruz. Gezi olaylarından 15 Temmuz!a kadar pek çok olayı püskürttük. Ülkemizin güney sınırında terör koridoru projesini bozduk. Buna rağmen Fırat’ın doğusunda aynı gayret sürüyor. 1984 yılından beri terör saldırılarının merkezi olan Kuzey Irak’ta Pençe-1 ve Pençe-2 ile kalıcı çözümler buluyoruz. Amacımız bir güvenlik hattı oluşturmaktır. Bunu başardığımızda Kandil diye bir meselemiz kalmayacaktır. Fırat’ın doğusundaki terör örgütleriyle Kuzey Irak’takilerin bağlantısını kesmiş olacağız.

ABD’ye ‘S-400’ ve ‘F-35’ mesajı

Erbil’de konsolosluk görevlimize yapılan saldırı, harekatın ne kadar etkili olduğunun göstergesidir. bu saldırıyı yapanları da yakaladık. Eksik varsa ya da başarılı bir operasyonla diğerlerini de inlerinde etkisiz hale getirdik. Biz PKK başını Kandil’den koparmadıkça bu tür saldırılar devam edecek. Irak ve İranlı yetkililerle görüş birliği içindeyiz. ABD ile güvenli bölge oluşturma görüşmelerimiz sürüyor. Türkiye’nin Rusya’dan satın aldığı S-400 için ABD’nin aklıselimle hareket edeceğini umuyorum. Nisan 2020 bu sistemleri aktif olarak kullanmaya başlayabileceğiz. F-35 projesinden dışlanma tehditleri başta olmak üzere, ülkemizin güvenlik önceliklerinden bizi alıkoyamayacağını ifade etmek istiyorum. Türkiye’ye daha fazla adaletsizlik yapılmamalı. Biz üzüm yemenin peşindeyiz. Güvenlik ihtiyaçlarımız neyi gerektiriyorsa yapacağız. Birkaç yıl sonra bu konuda başka bir Türkiye manzarasıyla karşılaşacağız. Türkiye kalesinde gedik açtırmayacağız.

‘Bu koridoru paramparça etmekte kararlıyız’

Bu kutlu yürüyüşü durdurmak için kurulan tuzaklar hazırlayanların başına geçecektir. Elbette eksiklerimiz ve hatalarımız olabilir. Hiç kimse samimiyetimizden gayretimizden şüphe edemez. Bugüne kadar elde ettiğimiz tüm başarıların gerisinde bu anlayışla hareket etme gayretimiz var.

Biz Fırat’ın doğusundaki terör koridorunu paramparça etmekte kararlıyız. Şu ana kadar bunu başarıyla yürüttük. Avrupa, ABD ambargoları bizi bu sorunu çözmekten alıkoyamayacaktır. Ne yapılması gerekiyorsa yapıyoruz ve yapacağız. Bir yerlerden izin almamıza gerek yok.

‘Kabadayılık yapan ya toprağın altına girecek ya zillete teslim olacak’

Kendi göbeğimizi kendimiz kesmemizi biliriz. Kabadayılık yapan ya toprağın altına girecek, ya zillete teslim olacak. Aklıselim sahibi herkese sesleniyorum; gelin bu PYD denilen örgütü tasfiye edelim. Türkiye’de yaşayan Suriyeli kardeşlerimizden 330 bini Suriye’ye geri döndüler. Kapasite doldu. Daha fazla kardeşimizin dönmesi için Münbiç ve Fırat’ın doğusunu güvenli hale getirmemiz gerekiyor. Bizim buna acil ihtiyacımız var. Hiçbir ülke nüfusunun yüzde 5’i kadar mülteciye evsahipliği yapmamıştı, yapmaz. Türkiye bu fedakarlığı sergileyerek insanlığın ahlakını kurtardı. Bizim lafa değil, parasal destekleri verin. Batı bu. Biz batı değiliz, farklıyız.

Kıbrıs’ta bizim soydaşlarımız var. Biz Kıbrıs’ta garantörüz. Biz kabile devleti değiliz.

‘Böyle giderse b konuda düşünmek zorunda kalacağız’

Savunma sanayinde düne kadar kapılarında dilenci gibi beklettiler. Sayın Bush bir gün bana ‘Sayın Başbakan, size bu yapılanı kabul etmem’ dedi, çağırdı, Colin Powell’ı çağırdı ‘Bu böyle olmaz. 24 saat, 48 saat İHA’ları vereceksiniz’ dedi. Bu yeter mi? Biz doğuda, güneydoğuda terörle mücadele içindeyiz. Bizi terörle mücadelede yanlız bırakan stratejik ortaklar var. Biz NATO üyesiyiz. Bu komşular bizi mal sahibi yaptılar. Şimdi İHA’mız var, SİHA’mız da var. Mühimmatları da üretiliyor. Akıllı bomba alacağız Sayın Obama ile konuştuk, ‘Halledeceğiz’ dedi. Hala halledecekler. Şimdi biz üretiyoruz. Bu yönde de faydaları var. Şimdi SİHA’nın ötesine geçiyoruz. Bir üst sınıfı dünyada yok gibi o üretiliyor. Bir iki ay içinde onun test çalışmaları başlayacak. Çok farklı yere geliyoruz. Kendi savaş uçağımızı da yapacağız. Başka çaremiz yok. Sayın Trump’a Osaka’da onu söyledim, ‘Sizden Patriot almadıysak da sizden biz, 100 yeni nesil Boing alıyoruz. Bu alışveriş değil mi? Yine de vereceksinzi verin.’ Bu yeni nesil Boing’in birisi geldi. Ödemesini yapıyoruz, biz iyi müşteriyiz. Böyle giderse bu konuda da düşünmek zorunda kalacağız.

Sert İsrail ve AB açıklaması

İsrail’in yanında kimler yer alıyorsa, biz onların karşısındayız. Doğu Kudüs’te evleri başlarına yıkılan ve açlığa mahkum edilen Filistinlilere kulaklarını tıkayanlar kendi değerlerini kendi elleriyle yıkanlardır. Biz AB’yi en büytük ticari ortağımız, yol arkadaşımız olarak görüyoruz, görmeye devam etmek istiyoruz. Tam üyelik müzakerelerinde AB’nin verdiği sözleri açıkça çiğnediğini unutmadık. Mülteci meselesiyle yükümlülüklerimizi yerine getirmemize rağmen, vize muafiyetinin üzerine yattıklarını biliyoruz. Türkiye hala Avrupa’nın en yakın, en güçlü, en karlı, potansiyeli en yüksek ortağı. Öyle de kalmalı, yeter ki Avrupalıların da öyle olduğunu görelim. Suriye ve Doğu Akdeniz’deki hassasiyetlerimiz başta olmak üzere AB ile daha geniş uzlaşma zemini elde edeceğimize inanıyorum.

‘Saldırı kanallarını kapattık’

Biz ekonomiyi güvelnliğimiz kadar önemli görüyor, sıkıntıların çözümü için çalışıyoruz. 1 yıl önce tarihimizin en büyük finansal saldırısına uğradık. Benzer bir saldırıya maruz kalan Rusya, rezervlerinin erimesine, faizlerinin iki kat artmasına rağmen durumu 4 yılda kontrol altına alabilmişti. Biz de bir yılda bu saldırıların etkilerini önemli ölçüde giderdik. 31 Mart seçimlerine birkaç gün kala gerçekleştirilen ikinci saldırıyı da süratle etkisiz hale getirdik. Kredi derecelendirme kuruluşlarının nasıl tavır aldıklarını hatırlayın. Bunlar kendilerine göre bu kararları alıyor. Bu kararlar siyasi, samimi değil. Aldılar da ne oldu? Biz yolumuza kararlı bir şekilde devam ediyoruz. Saldırı kanallarını kapattık. Swap piyasasına ilişkin düzenlemeler yaptık. Bankalardaki döviz likitidesinin yurtiçinde kalması sağlandı. Bu konudaki kararlılığımız sürüyor. Başaracağız.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Seçkin Talanöz