Ak Parti de bayramlaşma… Suratlar! Nezaket (siz) Başkan?

05 Haziran 2019 Çarşamba, 15:40
alim şahin

Siyasi partilerin bayramlaşma törenleri hep çekici olurdu.
Özellikle İktidar partisinin törenleri geçmişten beri Bursa’da çok renkli geçerdi.

Siyasi kimlikler adeta birbirleriyle yarışır, insanlar bayramlaşma merasimlerini deyim yerindeyse iple çekerdi.

İşte böyle bir zamanda Ramazan Bayramının ilk günü Ak Parti’nin Bursa ayağında bayramlaşma yaşandı.

Merinos AKKM’de (Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi) partililer bayramlaşma töreni için bir araya geldi.

Başta söylemem gerekeni unutmadan hatırlatayım.

Öncelikle Bayramın birinci günü ve günün tam ortasında Bayramlaşma programını hala çözmüş değilim.

“İlki, insanların misafirleri var, gidecek yerleri var, geçmişlerinin mezarlarını ziyaret edecekler var, gün boyu bitmeyecek meşguliyetleri varken ben program günü ve saatini çözemedim.

İkincisi de sadece dizilen sandalyelerin doldurulduğu teras katında ayakta birkaç hüzünlü bakış töreni izliyordu.

Oysa araç parklarına yer kalmayan, insanların yükseklere çıkarak neler olup bittiğini görmek için kalabalıktan sıyrılma mücadeleleri artık sadece hayalleri süslüyordu.”

Kuruluşundan beri takip ettiğim Ak Parti’nin dünkü toplantısında her geçen bayram buluşmaları daha seyrekleşiyor sayısal azaldığını gözlemliyordum.

Bu üzücüydü.

“Bununla beraber ne yazık ki heyecan sıfır, samimiyet sıfır soğukluk eksinin altında, dava ruhundan uzak, resmiyete dökülmüş prosedür gereği zorunlu bir organizasyon izlenimi vardı.”

Tabi böyle olunca da heyecanın olmadığını tahmin edebilirsiniz.

Heyecanın olmadığı yerde ise alkışlarda ölü canları oynuyordu.

Konuşmalarda eller birbirine vurmamak için mıknatıslar ters yüz edilmiş gibi zoraki iteleme mevcuttu.

Konuşmacılar çok kısa pısırık alkış sesiyle karşılık buluyordu.

İl Başkanı Ayhan Salman, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile birlikte vekillerin kürsü dizilişi vardı.

Konuşmacılardan hiçbiri heyecan verici kelam etmiyor, adeta ölü toprağı serpilmiş gibi bir halleri ile katılımcıları coşturacak heyecanı kimse veremiyordu.

En fazla alkışı Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş aldı.

Aldı almasına ama yine de yeterli değildi.

Ve merasim beklenenden kısa sürdü.

Alanda gezinirken bir çok kişiden aldığım bilgilerden ortaya çıkan sonuç nasıl başladığı nasıl bittiğini kimsenin anlamadığı sanki istem dışı bayramlaşma türü gibiydi.

Eskilerden eser yoktu.

Kısaca buzdolabından bile daha soğuk AK Parti’ye yakışmayan bir bayramlaşma toplantısını şahitlik ettik.

Bu duruma nasıl gelindi gerçekten de çok üzgünüm.

Ne yazık ki, bunlar masal değil gerçeğin ta kendisi.

Yeminle söylüyorum; “iyi niyet ve hüsnü zanla bu gerçekleri dile getirmemiz eksikliklerin nerede olduğunun bilincine varılması ve gereğinin yapılması adınadır.”

Bakınız, Bursa siyaset camiası neyi ne için yazdığımızı çok iyi bilirler.

Davanın ferdi olarak bu durumun hiç de iyiye gitmediğinin acısı dokunmuyor desem yalan olur.

İnanın çok ama gerçekten çok iyi niyetli olarak objektifim bu gözlemimde.

Kimseye ön yargı kin nefret gibi bir takıntım yok ve olamaz.

Siyasette olumlu olumsuz eleştiriler olacaktır.

Bizde siyaset yazarı olarak görevimiz gündemi eksiğiyle fazlasıyla değerlendirmek, yerine göre tespitler ve eleştiri de bulunmaktır.

Kişi veya kişilere yönelik kesinlikse tavır olmadı olmayacaktır da.

Ne yazık ki, bu dönem siyasilerde bu anlayış kültürünün zayıf olduğunu, henüz yerleşemediğini üzülerek belirtmek istiyorum.

Yani biz eleştiren olarak eleştirilenle aslında aynı dili konuşuyoruz.

“Burada anlama zorluğu yaşayanların özellikle kendilerinin başarısına en büyük engel teşkil ettiğinin bilincinde olmadığıdır”.

Zira kendilerinin gördüğü veya göremediğini düşündüğümüz bazı eksik veya yanlışları gündeme getirmemiz onların lehine olduğunu bilememelerindendir.

Hal böyle iken yanlış üzerine daha fazla yanlışa eğilim gösteriliyor.

“Oysa gediklerin kapatılması yerine dava erlerinin çoğuna daha çok mesafe konulması yönünde yetenek geliştiriliyor.”

İşte bu durum dünkü bayramlaşma töreninde asık ve somurtan suratların genelde hakim olmasına neden oluyor.

Bu suratlar ne yazık ki, vekillerin oturduğu vitrinde de, onları izleyen takip eden gözlerde de aynıydı.

İsimlerin tek tek anons edilmesi, ilçe başkan ve ilçe belediye başkanların ayağa kalkarak partilileri selamlamasında da değişen bir şey yoktu.

Bir sıcak gülüş, bir espri ve güven verici içerik oluşmayan konuşmalar maalesef eskilerde kaldığının resmiydi.

Şimdi biz bu eksikleri yazmayalım da ne yapalım?

Mesela adamın biri çıktı dedi ki;

“Doğru yerde (makam) yanlış adam olabilir, ama yanlış yerde doğru adam olamaz.”

Şimdi siz bu cümleden ne anladınız?

İşte doğru yerde yanlış adam olursa söylediğin gibi olumsuzluklar silsilesi yaşanır ve partide dava da dibe vurur.

Biri de çıkıp demiyor ki; “Yahu kardeşim yanlış yerde doğru adamları çürütüp ıskartaya çıkarıyorsunuz, doğru yerde yanlış adamlarla yol yürümeye çalışıyorsunuz.”

Bu ne lahana turşusu!

Doğru makamda yanlış adamın ne işi var?

Bu nasıl bir anlayış?

Sen milletten dalgamı geçiyorsun?

Bu millet doğru yere yanlış adamın getirilmesi için mi çalışıp durdu.

Soruyorum şimdi: “Bu konuşma teşkilat mensuplarına heyecan mı verir zarar mı, gaz mı verir firen mi?

Bu nasıl bir örnek?

Hep dedim gene diyorum.

Bursa siyaset ve yönetim adına talihsizliğini yenemedi bu anlayışla da yeneceğe benzemiyor.

Bursa’yı bitiren Bülent Arınç gitti ama ne Ala!

Bu Bursa’nın kaderi değildir.

Bursa bu kötü kaderi yenmelidir.

Bursa’ya bir heyecan ve yeni bir anlayış aşısı yapılmalıdır.

NEZAKET (SİZ) BAŞKAN!

Tüm bunlar yetmezmiş gibi kendini bir şey sanan, tepeden bakan, başkalarının muhalefet oylarını bölmesiyle Erdoğan’ın gölgesinde hasbel kader belediye başkanı seçilen bir zatı muhterem ne siyaset dilinden ne de nezaketten bir haber.

‘Benim için iyi şeyler yazınca güzel ama olumsuz şeyler yazınca hoş olmuyor’ diyen zat.

Biz gazeteciyiz.

Kişilerle işimiz olmaz.

Sorumlu makamların yaptığı icraatlar toplumu ilgilendirdiği, kanunlarda kamu görevi yapan gazetecinin sahasına girdiği için yapılan faaliyetleri topluma duyurmaktan başka bir şey bilmeyiz.

Yöneticilerin hoşuna gidecek ya da gitmeyecek görev alanımız dahilindedir.

Biz sadece görevimizi yapıyoruz.

Tekrar altını çiziyorum.

Kişilerle işimiz olmadığı için kin tutmak kapsama alanımıza asla girmez.

Gazetecilik etik kuralları vardır.

Bu zamana kadar bu kurallar dışına asla çıkmadık.

Çok kişiye önce nazikçe, hatalar davam ettiği zaman da sert eleştirilerimiz olmuştur.

Ama siz siyaset ahlakını pek kavrayamamışsınız.

Eğer o hareket size yakıştıysa ne ala yakışmadıysa biraz daha erdemli ve makamınıza layık olgun olmanızı beklerdim.

Buradan şunu anlıyoruz.

Sayın başkanın duyulmasını istemediği yanlışları mı var acaba?

Eğer varsa bundan böyle belediyenin yatırım ve icraatlar da ki yakın takibi sürdürmek bizlerin görevidir.

Kendilerine yine de başarılar diliyorum.


.


alimce29@gmail.com

facebook.com/alimsahinmalkocoglu

twitter.com/AlimSahin

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Seçkin Talanöz