Dertlenmek, yeni sevgili ve Hesap! Ara’KAN’ı bilir misin?

29 Ağustos 2017 Salı, 15:40
alim şahin

Yine güneş doğdu içiniz ısındı.

Berrak bir gökyüzü ılık ılık esen seher yeliyle serinlemek..

Sıcaklar plajlara sahillere çeksin sizi.

Buz gibi dondurmalar, soğuklarda ise içinizi ısıtan enfes kokulu çorbalar.

Göz banyosu eşliğinde içinden oh çeken kadınlar, erkekler bir curcunadır yaşasın.

Bugün hava çok güzel rahatlığın dünyalığın keyfini çıkarın.

Üzerinize güneş doğdu.

Hangi spor kıyafetin giyileceği, hangi takım elbise veya mini etek transparanlarla toplantı, balo, parti çarşı pazar koşturulacağının hesabın yapanlar.

Bugün hava çok güzel..

Kim kiminle çıkacağı, yeni aşkı kim olacağı seçimiyle meşgul olanlar..

Sevgili eskidi yenisi için arayışa girenler.

Bugün hava çok güzel..

Hangi dizi, hangi film, hangi evlilik eş bulma müzik çarkıfelek programları için zamanın hesabını yapanlar.

Sabah eşinizin uğurlama, akşama mutlu bir aile tablosuyla yeniden yuva tadını çıkaranlar.

Kurban bayramına büyük bir heves ve heyecanla hazırlananlar

Bugün hava daha güzel hayatta güzel!..

Havanın güzel olmadığı, güneşin doğmadığı yer..

Mazlumlar canlı canlı yakılmış, derileri yüzülmüş, kafalar kesilmiş, nehirlerde boğulmuş, kadınlara kızlara olmaz aşağılık muameleler yapılmış, en küçüğünden en büyüğüne kadar katliama maruz bırakılmış kimin haberi var.

Duyanlar dua duymak istemeyenlerde her zaman ki gibi kör sağır oyunuyla meşgul.

 

Dua müminin silahıdır ama..

“Dünyayı değiştirecek olan eylemdir.” (Aliya İzzetbegoviç)

“Harekete geçilmediği sürece şiddeti dua ederek durduramazsınız.” Malcom X

 

Bizim kitabımızda umutsuzluk, karamsarlık yok:

“Zorluğun yanı başında kolaylık var, kesin!

Kolaylık kesinlikle zorluğun yakınındadır!”

Ve “Dikkat edin! Allah’ın yardımı yakında!”

Unutmayalım!

‘Karanlığın en koyu olduğu ân;

Şafağın sökmeye en yakın olduğu ândır.

Allah’ın yardımı geldiğinde hesapta gelir.

“Kardeşin için ne yaptın?”

 

Arakanlı Müslümanlar yüzyıllardır yaşadığı kendi topraklarında yabancı topluluk durumuna düşürüldü..

Aşağılandı horlandı.

Dünyanın neresine bakarsanız bakın İngiliz yamyamlığının Müslümanların katledildiği her yerde parmağı var.

Myanmarlı mazlum Müslümanlar da İngiliz alçaklığının uyguladığı soykırım mirasının devamıdır.

İnsan etiyle beslenen Sapık Budistlerin pençesine bırakılmış İngiliz’in desteğini alan yamyam yönetimiyle idare edilen Myanmar.

Vahşetten kaçan Müslümanların sığınmaya çalıştığı Bangledeş kapıları kapatarak cinayetlere ortak oluyor.

Vahşi Budist rahiplerin canlı canlı ateşe verdiği mazlumların Ferhatları arşa yükselirken, gök kubbeyi yanmış insan kokuları sarıyor.

Görüntülere bile bakmakla insanın içi el vermezken, hiçbir Müslüman ülkeden şu ana kadar ses yok.

Ey Zalimler.

Allah’ın hesabı çetindir.

O hesap geldiğinde kardeşlerinin uğradığı vahşete göz yuman, görmeyen, duymayan, dertleriyle dertlenmeyen, bir kelime bile etmeyenler de bu hesaptan nasiplenecek.

Ve onları öyle bir son bekliyor ki “Biz nerde yanlış yaptık” demeye vakitleri olmayacak.

Yüce Allah Kuran’ı Kerim’inde “Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.”  (Sure İbrahim-ayet 42)

”Müminler ancak birbirlerinin kardeşidirler” (Hucurat suresi ayet: 10)

Peygamberimiz (s.a.v.) de ”Allah’a yemin ederim ki, siz iman etmedikçe cennete giremezsiniz ve yine Allaha yemin ederim ki, siz birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız.

Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir.

Müslümanların derdini dert edinmeyen, bizden değildir” diyorsa.

Soruyorum.

Ey Arap alemi Siz kimdensiniz?

Müslüman ülke adı altında hangi krallar, kraliçeler, prensler prensesler, Akdenizlerde bir haftada bir ülkeye yetecek milyar dolarlar harcayarak tatil yapan deyuzlar, aşağılık varanlar, sözde Müslüman geçinen ama Müslümanlara diş bileyip, Yahudi oyuncağı olan soyu bozuk sırtlanlar Arakan vahşetini duyar mı?

Duymadı, duymaz duymayacaklar da.

Eğer duysalardı ABD Mısır’da iç savaş çıkardığı zaman Müslüman Kardeşler teşkilatına sahip çıkar, Hasan AL Benna’ya ihanet etmezlerdi.

Libya, Irak, Suriye ve diğerlerine sus pus kesilmezlerdi.

Kaldı ki Sadece Türkiye’ye yakın olduğu için kendi kardeşleri olan Katar’ı  ABD emperyalizmine kurban etmeye kalkan,  Müslüman geçinen Sırtlanlar değil miydi?

Elbette Sincan, Uygur Arakan, Eritre, Moro, Karabağ, Hocaali, Bosna ve diğer tüm İslam diyarlarındaki Kapitalist baskı ve zulümlere ses çıkarmayacaklar.

Zulme rıza gösterenler Kafirlerin ta kendileridir.

Onlar inandığı gibi yapacak.

Düşman Müslümanlar.

Sapık Budistlerin de düşmanı Müslümanlar.

Yani Müslümanlık haricinde tüm inançlar karşı cephede yer alıyor.

Ama Allah onlar üzerinde elim bir azap geleceğini haber veriyorsa herkes ettiğini bulacak.

Müslüman olup da susan, görmeyen, duymayanlar da bulacak..

Allah’ın adaleti şaşmaz.

Ecel ne bir milim geri ne bir milim ileri.

An geldiğinde tecelli eder.

Rab’bim Tüm Müslümanları gafletten uyanışa, birlik beraberliğe, yeniden silkinişe sevk eylesin.

Müslüman Alem-i ve mazlumların tek umudu Türkiye’dir.

Ama şu ayrıntının altını çizelim.

Türkiye derken RECEP TAYİP ERDOĞAN gibi liderlerle..

Allah eksik etmesin.

” La galibe illallah ” (Yusuf / 21 )

Allah’tan başka galip yoktur…

Zafer Mutlak Allah’ındır.

.

alimce29@gmail.com

facebook.com/alimsahinmalkocoglu

twitter.com/AlimSahin

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Seçkin Talanöz