600 mağdur adalet bekliyor
28 Şubat 1997’de yayımlanan Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararlarının üzerinden 21 koca yıl geçti. 28 Şubat’ın azmettiricileri elini kolunu sallaya sallaya gezmeye devam ederken sürecin 600 kurbanı ise zindanlarda yok yere çürümeye devam ediyor. Hukukçular ve STK temsilcileri bu ayıba bir an önce son verilmesi gerektiğini kaydettiler.
Kemalist ve FETÖ’cü hainlerin işbirliğiyle Milli Görüş lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan önderliğindeki Refah-Yol iktidarını deviren ve mütedeyyin kesimi öz yurtlarında parya konumuna düşüren ve Türk siyasi tarihine kara bir leke olarak geçen 28 Şubat 1997’de yayımlanan Milli Güvenlik Kurulu kararların üzerinden tam 21 yıl geçti. Askeri üniformaların kendilerine verdiği güçle milletin değerlerine savaş açanlar adalet önünde hesap verirken, ne yargısı ne medyası ne de iş dünyası yargı önüne çıkartılmadı. Sahte kanıtlarla ve delilsiz iddianamelerle Müslümanları zindanlara tıkanlar FETÖ’cü çıkıp tutuklanırken kumpaslara zindanlara atılan 600 mahkûm halen içerde olması tepki çekiyor. Konu ile ilgili Akit’e konuşan hukukçular ve STK temsilcileri, 21 yıldır süren dramın artık son bulması gerektiğini kaydettiler.
FETÖ’CÜLER TARAFINDAN MAHKÛM EDİLDİLER
Avukat Hamza Uçan, “28 Şubatta Kemalist ve FETÖ’cü vesayet odaklarının işbirliğiyle zindanlara tıkılan mazlumlar artık serbest bırakılmalıdır. 28 Şubat milletin iradesine açık bir darbedir. O dönemde İslami kimliğinden dolayı tutuklanan mazlumlar halen sebepsiz yere zindanlarda yatmaktadır” dedi. 28 Şubat yargılamalarını yapanların FETÖ’cü olduğuna dikkat çeken Uçan, “Onları tutuklayan hakimler, savcılar ve polisler FETÖ’cü çıktı ve hak ettikleri kodeslere tıkıldı. Fakat onların haksız yere mahkûm ettiği mazlumlar halen çıkartılmadı. Bu son 28 Şubat olsun. Bu karışıklık artık bitsin ve mağdurlar serbest bırakılsın” dedi. 28 Şubat mağdurlarının dramının her dönem gündeme getirilmesi gerektiğini de belirten Uçan, “O dönemde zindanlara atılanları sadece 28 Şubat sürecinde hatırlamamak lazım. Şubat ayı dışında da hatırlarsak, işte o zaman zindandaki mağdurların çıkacağına inanıyorum” dedi.
MAĞDURİYETLERİ ARTIK SON BULSUN
Mazlum-Der Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Taş, “28 Şubat postmodern darbe döneminin üzerinden 21 yıl geçti. Bu dönemde brifinglerde alınan talimatlarla dönemin hâkim ve savcılarının hukuk ve vicdanı yok sayarak uydurma gerekçelerle mahkûm ederek cezaevine gönderdiği yüzlerce insan, 21 yıl geçmesine rağmen cezaevlerinde ömür tüketmektedirler” dedi. Mağdurlar için bir an önce harekete geçilmesi gerektiğini kaydeden Taş, “Bu haksız yargılamalar ve mahpusluklar kanayan bir yara olarak toplum vicdanını da sızlatmaya devam etmektedir. Mazlum-Der olarak, Cumhurbaşkanının, TBMM’nin ve Adalet Bakanlığının harekete geçerek yeni bir düzenleme ile olaya çözüm bulmaları ve dönemin mahpuslarını hürriyetlerine kavuşturmalarını temenni ediyoruz” ifadelerini kullandı.
MAHKÛMİYETLERİ ANLAMSIZ
Türkiye Kardeşlik Birliği (TÜRKAB) Genel Sekreteri Hamdullah Tan, “28 Şubat sürecinde uydurma delillerle hapse atılan, hayatı karartılan, gençliği heba olan mahkûmların ve ailelerinin mağduriyeti ne yazık ki giderilemedi” dedi. Dönemin yargılamalarının hukuksuz olduğunu belirten Tan, “15 Temmuz darbe girişiminden sonra, FETÖ’cü hakim ve savcıların 28 Şubat sürecinde de aktif olduğu ortaya çıkmıştır. 15 Temmuz’da şehit olan Halil Kantarcı’nın davasının şehadetinden dolayı düşmesi, durumun ne kadar içler acısı olduğunu ortaya koymaya yetiyor. Cezaevinden gönderilen mektuplara baktığımızda, kendilerini mahkûm eden hakim ve savcılarla yan yana hücrelerde yatıyor olmanın kendi kader mahkûmiyetlerini anlamsızlaştırdığını söylüyorlar” ifadelerini kullandı.
Yeniakit
Bir cevap yazın