Yılbaşını kutlamak günah mı?
Her sene yaşanan tartışmalar bu sene de tekrardan tartışılmaya başlandı.
Kültürümüzde ve adetlerimizde yıl başı kutlaması olmaması rağmen bazı kesimler bunu empoze etmeye çalışıyor.
Bu sayede gerçeklerden bihaber olan vatandaşlarımız, “Yılbaşı kutlamak günah mı?” sorgusunu aratmaya başladı.
Hicri Takvimde yılbaşı Muharrem ayının 1’inde gerçekleşir. Hicri Takvim 12 kameri aya göre düzenlendiğinden 354 güne denk gelir, dolayısıyla Miladi takvime göre yılbaşı her yıl 11 gün önce gerçekleşir. Böylece 2008 yılında Miladi yıl boyunca Hicri takvimde iki adet yılbaşı gerçekleşmiştir. Peki, yılbaşı kutlamak günah mı? Detaylar haberimizde…
YILBAŞI KUTLAMAK GÜNAH MI?
Yılbaşı kavramı ile Noel Kavramı ülkemizde sıkça karıştırılsa da, dinimizde iki durum ile ilgili de hükümler mevcuttur. Her ne kadar yılbaşı kavramı ile noel kavramı aynı olmasa da, Batı ülkelerinin kültürlerinden gelme bu iki kavram da “ayet ve hadislerce” açıklanmış ve belirli hükümler konmuştur.
Noel Kavramı, Hristiyan Dünyası’nda Hz.İsa’nın dünyaya geldiği hafta yapılan belirli etkinliklere verilen isimdir. Noel Baba, Christmas, Hindi kesmek gibi pek çok “adet”, Batı Dünyası’na ait kavramlardır ve Hristiyan dünyası’nın gelenekleridir. Noel Kutlamak ile ilgili dinimizdeki hükümler şöyledir;
Noel Kutlamak veya Noel ile ilgili bir şeyler yapmak, başka dinlere benzemek anlamına gelmektedir. İslam dininin başka kutsal günleri vardır ve bu günlerde yapılacak başka ritüellerde vardır. İslam Dininde başka dinlere ve kültürlere benzemek kesinlikle yasaklanmıştır.
Yılbaşı Kutlama kavramı genelde malayani işleri ifade eder. Yılbaşı kutlamaları ülkemizde de maalesef batı ülkelerinde olduğu gibi erkek ve kadınların bir arada bulunduğu ve dans edip, oyunlar oynadıkları bir ortamı ifade eder. Ayrıca tombala, piyango gibi haram olan işler de Yılbaşı Gecesi’ne aittir. Bu kutlama kültürü de ülkemize batı ülkelerinden transfer edilmiştir. Oysa İslam Dini’nin buna kesinlikle bir izni yoktur.
Yılbaşı Kutlamaları ve Piyango konusunda Diyanet İşleri Başkanlığı “Kendini ve yaradılış̧ gayesini unutarak, değerlerimizle örtüşmeyen, insan hayatına katkısı olmayan gayrimeşru tutum ve davranışlar sergilemek bir mümine asla yakışmaz”
Ömür Sermayesi isimi Hutbe’de, Yılbaşı ile ilgili çok daha ilginç detaylara değinen Diyanet; “Unutmayalım ki ömür sermayesinden geçen bir yılın sonunda kendini ve yaratılış gayesini unutarak değerlerimizle örtüşmeyen, insan hayatına katkısı olmayan gayri meşru tutum ve davranışlar sergilemek bir mümine asla yakışmaz. Yeni bir yılın ilk saatlerinin başka kültürlere, başka dünyalara ait yılbaşı eğlenceleriyle israfa dönüştürülmesi ne kadar da düşündürücüdür. Sevap-günah, hayır-şer konularında muhasebe yapılması gereken saatlerin, emek harcamadan zengin olmak arzusuyla kumar, piyango gibi şans oyunlarıyla heba edilmesi ne kadar da üzücüdür. Yüce Rabbimiz, ömrümüzün kalan kısmını geçen kısmından daha hayırlı ve bereketli yaşayabilmeyi bizlere nasip eylesin. Hesabını veremeyeceğimiz bir hayat yaşamaktan hepimizi muhafaza eylesin.” sözleri ile konuyu özetlemiş oldu.KUTLAMA MS 354’TE BAŞLADI
Hristiyanlık öncesi Roma’da ise değişik putlara tapanlar 25 Aralık günü Güneş’in yükselişine dayalı olarak, Güneş sembolü ışığa taparak değişik eğlenceler düzenlerdi. Bu eğlenceler Hristiyan dininin ahlak anlayışına ters, çarpık eğlencelerdi.
Hristiyan dinini Roma’da yaymaya çalışan din adamları “6 Ocak’ta Epiphany yortusundaki kutlamalar arasında yer alan 5 farklı kutlamadan” biri olan “İsa’nın beden alıp dünyaya gelişinin kutlamasını” 25 Aralık gününe çektiler. Böylece milattan sonra 354 yılından itibaren 25 Aralık kutlamaları Roma’da İsa’nın doğum kutlamalarına dönüştü.
İSTANBUL’DAKİ KİLİSE DE BU KARAR UYDU
380 yılında, “Doğu’daki Hıristiyanların da Batı’dakiler gibi, İsa’nın beden alıp dünyaya gelişini 25 Aralık’ta kutlamaları” için emir çıkardı. Şimdi Hıristiyanlar bir bütün olarak 25 Aralık gününü kutluyor ama Ermeniler hâlâ 6 Ocak gününde “Epiphany” kutlamalarını sürdürüyor.
NOEL-CHRISTMAS NE DEMEK?
24 Aralık gecesi ve 25 Aralık günü kutlamaları daha sonraları, 597 yılında Noel / Christmas olarak adlandırıldı.
Hz. İsa’nın doğumu Latin dilinde söyle anlatılır:
“Festum nativitatis Domini nostri Jesu Christi”… Bu uzun anlatım değişik kiliselerde tekrarlanırken kısaltılarak “Dies Natalis Domini” (Jour de naissance du Seigneur) halini aldı. Bu kısa anlatım içindeki Natalis kelimesi de “derive” olup, İtalya’da “Natale”, İspanya’da “Navidad”, Portekiz’de “Natal” ve Fransa’da “Noel” haline geldi.
Papa Gregoire le Grand taralından 597 yılında Saksonlara Hristiyan dinini öğretmek misyonu ile İngiltere’ye gönderilen St. Augustin, Hristiyan propagandası için “görkemli ayinler” düzenledi, 25 Aralık kutlamalarını da kısaca “Noel” günü olarak adlandırdı.
Hıristiyan kiliselerinde “mass” ekmek ve şarabın takdisi ayinlerine verilen isimdir.
İsa’nın (Christ’in) beden alış ayininin yapıldığı güne bu yaklaşımla Christmas günü denildi.
Bir cevap yazın