Bahçeli: FETÖ’nün Gözlerinin yaşına bakmayın kaynağını kurutun..
MHP Lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında FETÖ ile mücadele konusunda net mesajlar verdi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli’nin gündeminde FETÖ ile mücadele vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararlılık mesajının isabetli olduğunu belirten Bahçeli “Hainlerin kökü kazınmadan, Türk düşmanları nefretlerinde boğulmadan aziz milletimiz huzur bulamayacaktır. FETÖ tümden yok edilmeli, kaynağı kurutulmalıdır. FETÖ’yle mücadelede hatırlı isimlerin korunmasına hiç gerek yoktur. Yoksa milli vicdanlarda dipsiz kuyular açılacaktır. Bunların gözünün yaşına bakmamak şarttır.” ifadelerini kullandı.
İşte o konuşmadan satır başları
“Ülkemiz henüz belini doğrultamamış, ‘oh be’ diyememiştir. Hakim olan belirsizlik sisi hala dağıtılamamıştır. Yıkmamız gereken engeller önümüzde durmaktadır. Terörizm bunlardan yalnızca birisidir. Haklı ve meşru terörle mücadele sürecine köstek olmak yerine desteğimiz de bilinmektedir. Konu Türkiye’nin bekasıdır.
HAİNLERİN KÖKÜ KAZINMADAN…
Hainlerin kökü kazınmadan, Türk düşmanları nefretlerinde boğulmadan aziz milletimiz huzur bulamayacaktır. FETÖ’yle mücadelede Türk devleti doğru bir çizgidedir. FETÖ tümden yok edilmeli, kaynağı kurutulmalıdır. FETÖ’yle mücadelede hatırlı isimlerin korunmasına hiç gerek yoktur. Yoksa milli vicdanlarda dipsiz kuyular açılacaktır. Bunların gözünün yaşına bakmamak şarttır.
FETÖ’CÜLERİ KORUMAYA ALMAK EN ADİ SUÇ
221 sanıklı çatı davanın, görülmesiyle çok şey açığa çıkacaktır. Jandarma komandolar eşliğinde çıkan hainlerin darbe girişiminin beyin takımı olduğu ifade edilmiştir. Ancak, medyada fotoğrafları gösterilen FETÖ’cülere lider kadrosu yorumu getirmek arkada kalmış isimleri perdelemek demektir. Bilerek kasten FETÖ’nün ileri gelenlerini, eylem ortaklarını siyasetten iş alemine bürokrasiye kadar olanları korumaya almak en adi suçtur.
ERDOĞAN’IN AÇIKLAMALARI İSABETLİ
Cumhurbaşkanı gözünün yaşına bakmayacağız ‘isterse babamın oğlu olsun’ görüşündedir. Biz bu görüşü isabetli buluyoruz. Artık bahane tükenmiştir. Kripto damarın kesilip atılması, kendisini emniyete almış FETÖ’nün siyasi ayağının darmadağın edilmesi milli bir seferberlik ruhu ile ele alınmalıdır. Olağan şartlara daha ulaşılmamışken mücadeleyi sekteye uğratacak her adım Türkiye düşmanlarına hizmetle aynı olacaktır. Kapıcıyı, odacıyı onu bunu değil, 15 Temmuz’un kurgusunu yapan sözde akıl ve akil hocalarını yakalayın.
ACIRSAK ACINACAK HALE GELİRİZ
FETÖ’nün içinde kim varsa, yakasından tutmak, yediğini içtiğini burnundan getirmek Türk devletinin tarihi görevidir. Sırtı pekmiş, bırakınız bu safsataları. Haine merhamet mazluma ihanettir. Caniye hoşgörü masumiyete karşı işlenmiş cinayettir. Gereği yapılmalıdır. Türkiye düşmanlarına acınırsa çok geçmez acınacak hale aziz Türk milleti düşer. Pensilvanyalı barbarın şer oyunu varmış; kaç yazar. ABD arkalıyor, yedirip içiriyor. Almanya iltica talebini kabul ediyormuş ne fark eder. Türk neslinin ateşe bile kök söktüren kuvvetli nefesi, yerle bir etmeye kafidir.
ABD’NİN YAPTIĞI BÜYÜK SAYGISIZLIK
PKK/YPG’nin silahlandırılması iyi niyet ihlalidir. Obama döneminden miras kalan IŞİD bahanesiyle PKK’yı koruma ve güçlendirme planı hala devrededir. Terörün iyisi ya da kötüsünün olmadığı bir hakikattir. Terörist her yerde teröristtir. Hangi terör örgütü olursa olsun bunlara verilen destek ve yardımların bir zaman sonra daha ciddi sorunlara yol açacağı unutulmamalıdır. Afganistan örneğinin ne anlama geldiğini en iyi bilmesi gereken ülke ABD’dir. Devasa binaları hangi yollarla vurduğunu 11 Eylül dolayısıyla hepimiz biliyoruz. ABD yönetimi açıkça Türkiye gibi müttefikine karşı büyük bir saygısızlık örneği sergilemiştir. ABD’nin bu tavır ve tercihinin Türkiye nazarında sorgulanması hakkıdır. YPG’nin silahlanması bahsi de yeni bir konu olarak görülmemelidir. Suriye krizi başladığından beri bu terör örgütünü silahlandıran Washington yönetimidir. Bu konuda Moskova da suç ortağıdır. Sözde kanton ilanının ABD’nin onay sürecinden geçmediğini düşünmek saflıktır. Karanlık lobiler, silah baronları boş durmamaktadır.
‘TÜRK ŞİDDETİ’ AÇIKLAMASINA SERT TEPKİ
Terör örgütü yandaşları ile Türk koruma heyeti arasında çıkan kavga titizlikle incelenmelidir. ABD Dışişleri Bakanı’nın ‘Türk şiddeti’nden bahsetmesi nezaket içermeyen çürük bir iddiadır. Türkiye ile şiddeti birlikte kullanmak ABD’nin yeni Dışişleri Bakanı’nın ne haddi ne harcıdır. Kafasını çevirip Irak’a bakarsa oluk oluk akan masum kanları net olarak görecektir. Gerçekten merak ediyorsa Afganistan’dan Suriye’ye, Bosna’ya bakması tavsiyemizdir. Dehşete düşmesi gereken ABD Dışişleri Bakanı değil, zincire vurulan koskoca İslam alemidir. Dehşete düşmesi gereken kiralık katil olarak kullanılan, El Kaide, Boko Haram, PKK, YPG şiddet kümesidir.İslami aşırılık, İslam değildir, İslam olan ise aşırı olmayacaktır. İslam’a baktığında aşırılık gören, ya bakan kör ya da bakmayan kötürümdür. ABD’li bakan ya şiddetin en anlama geldiğini unutmuş ya da Türk kime denir, onun farkına varamamıştır. Türk, şiddet değil, tarihe şan bırakmış bir şuurdur. Asırların kovuğundan pırıl pırıl parlayan şeref nişanesidir. ABD’li bakan bunu istese de anlayamaz, anlasa da itiraf edemez. Bizim geçmişimizde vahşi batı değil, merhamet vardır. Posta arabasının önüne geçenler, at hırsızlar, kızılderililerin kanına giren acımasızlık değil, soylu millet ruhu vardır. İnsanlık vicdanı buna şahittir. Türkiye’nin verdiği nota doğrudur, azı vardır çoğu asla yoktur.
ABD’NİN TÜRKİYE’DEN ALACAĞI DERSLER ÇOK
Türk askerinin kahramanlıklarına Kore savaşında tanık olduklarını Trump, örnekleri ile anlatmıştır. ABD yönetiminin tenakuz içeren duruşunu, Trump’ın açıklamasında görmek mümkündür. PKK’ya karşı destek verdiklerini söyleyenlerin Suriye’de bu örgütün sırtını sıvazlamaları trajiktir. ABD, PYD terör örgütünü PKK’dan farklı oluşum gibi göstermeye gayret etmektedir. ABD Başkanı’nın PKK ile mücadelede yanımızda oldukları yönündeki sözleri samimiyet derecesi düşük, yok gibidir. Türkiye’nin müttefiki olduğunu söyleyen ABD Başkanı, kendileri nazarında da PKK ile bağlantısı olduklarını bildikleri terör grupları ile kol kola, koyun koyunadır.ABD 11 Eylül saldırılarından sonra Türkiye’den hangi yardımı talep etmişse, ülkemiz bu yardımların gereğini yerine getirmiştir. Şimdiki aşamada ABD yönetiminin Türkiye’den alacağı dersler çoktur, verebileceği ise hiçbir şey yoktur. ABD yönetiminin en azından küresel adalete yönelik hareketi en halisane beklentimizdir.”
Bir cevap yazın