AK Parti Bursa bayramlaşma töreninde skandal uygulama… Gitmeyeceğiz gözüyle bakanlar…
Benzer Konular
Klasik alkışlamıyor denilmesin diye gönülsüz standart alkış, heyecanı olmayan bir bayramlaş töreni.
Üzüntü verici olay ise tam bir skandallar silsilesi yaşanmasıydı.
Konuya geçmeden önce bir hatırlatma…
Şimdi; sen katıldın mı nerden biliyorsun bayramlaşmada neler yaşandığını sorusunu haklı olarak sorabilirsiniz.
Hayır katılmadım, üstelik 1300 km. uzakta parti yöneticilerinin ve bizi ekmeğimizden etmek için ellerinden geleni yapanların inadına keyif çatıyordum.
Bu nasıl bir keyif diye sorarsalar…
Bunu az sonra bahsini edeceğim ve konusunu işleyeceğim zihniyet anlamaz anlayamaz.
Karadeniz tatilindeyim
Bu zorunlu tatil…
Zira Anacağıma “İşlerim var bayağı geciktim gitmemiz gerek” dediğimde bana “Oğlum senin işlerin benden daha mı önemli. Burada köyde Yayla havasında durmak istiyorum. Rahmetli baban burada yatıyor. İşlerin önemliyse git ama ben kalmak istiyorum” dedi.
Yorgun alın çizgilerinde çileli yılların izlerini taşıyan baş tacım vefakarım hayatımın varlık sebebi anacağımın sözleri karşısında ezilip yok oldum.
Ne mümkün.
Dünya bir yana anacığım bir yana.
İşler bir şekilde yoluna girer.
Ama ANA gibi yar olmaz.
Rahmetli babacığım ve anamın bir ömür her gün yanlarında olan evlat olarak arzdan arşa kadar bal dudaklardan dökülen duaları beni ayakta tutarken, baş tacımın istemediği bir şeyi yapmam asla mümkün olamazdı.
“Peki anacağım sen ne zaman gidelim dersen o zaman gidelim” dedim.
Gönlü hoş yüzü iki cihan mutluluğu ‘ser’ hoş uyla doldu.
Netice olarak hayatta kalbi benim için atan can paremle Karadeniz havasını tatmaya devam ediyoruz.
Tak i ‘hadi oğul gidelim’ diyene kadar buradayız Elhamdülillah.
Dolayısıyla biz burada olduğumuz süre içinde Bursa’da neler olup bittiğini kulak arkasına attık.
Ama öyle görünüyor ki, bu kadar ara verdiğimiz yazılarımıza gelene kadar buradan devam etmemiz zaruriyeti doğdu.
Yani biz buradayız ama Bursa’da neler yaşandığını yeniden yakın takibe alıyoruz.
Mesela Ak Partinin bayramlaşmasında fiziken yoktuk ama kimin ne haltlar çevirdiğini gölgesi gölgesine gibi takip ettik.
Mesela AK parti Bursa da Parti içi protokol kurallarını çiğneme uygulamasının karşılığını mutlaka görecektir.
Tam bir sonradan görme gözleri açılma siyaset cehaleti sergileniyor Bursa’da.
İl başkanı Ayhan Salman skandallarına Protokol kurallarını tamamen çiğnemesini de ekledi.
Bursa’da KRAL ÇIPLAK SIRITIYOR dedirtti.
Tüm protokol kurallarını alt üst eden bir zihniyetin parti içi itibarı yerlerde süründüren bir uygulamayla karşı karşıya kalınması…
Hani bilmemeleri mümkün mü? Sorusunu sormak yerine gerçek şu: İl yönetimi veya Ayhan Salman’ın protokol kurallarını anlamamakta ısrar etmesi.
Daha da vahimi Sayın Salman ve bayramlaşmayı organize edenlerin Hakan Çavuşoğlu’dan habersiz adım atmayacağı bilindiği halde takdim ve konuşmalar silsilesi tam bir rezillikti.
Sabırlı olun sebeplerini aşağıda yazacağım.
PARTİ İÇİ PROTOKOL NEDİR?
Parti protokolünde MKYK üyesi milletvekilin, parti içi komisyon üyelerinin meclis başkan vekilinin de üstündedir parti çalışmalarında.
Resmi çalışmalarda yani Devlet protokolünde meclis komisyon başkanı öndedir.
Ama parti içi çalışmalarında parti faaliyetinde (bayramlaşma) mkyk üyesi yani parti yöneticisi hepsinden daha üstedir ve hepsinden protokol sıralamasında üstündür.
Yani Efkan Ala en yüksek protokol derecesi olan kişiydi Bayramlaşma programında dolayısıyla en son konuşması lazım olan kişi Sayın Ala idi..
Yani burada il yönetimi ve Ayhan Salman için önemli olan kişinin parti yöneticisi değil, kendilerine ne kadar yakın olduğu, birlikte ekip olan hareket edenler olarak birbirlerini üstün kıldılar parti içi protokol da.
Demek ki burada parti içi işleyişte etik kurallar yerine kendileriyle ekip ruhuyla çalışan, destek olan kişi Hakan Çavuşoğlu için protokol kuralları çiğnetildi.
Yani Efkan Ala’ya yönelik büyük haksızlık cephe oluşturulmuş durumda.
AK parti Bursa İL başkanı Ayhan Salman, Parti içi çatışmanın en üst seviyede alenen adeta ilan edildiğinin resmiydi bayramlaşma programı.
Bu organizasyon Hakan Çavuşoğlu’n dan habersiz yapılmadığını düşünüyorum.
Bayramlaşmaya gelenlerden biri 10 yıl bakanlık yapmış Mehdi Eker’e ise yapılan en büyük çirkeflikti.
Bir kuru takdim ile geçiştirilen, Sayın Eker’e bir dakika söz vermeyenler, eğer yersen kendilerini her şeyden üstün görüntüsü verdiler.
Adamların görevleri bitiyor kendilerini hala kaf dağında görüyorlar.
Mesela adamlar sonradan görmüşlüğün getirdiği hırs net olarak ön plana çıkıyordu.
Oraya katılan Parti yöneticisi var.
Sayın Cumhurbaşkanımızın Genel Başkan sıfatıyla Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla hali hazırda Partinin merkezinde Siyası Hukuk işleri Başkan Yardımcısı Mehmet Tunçak’ı bile görevli olduğu sıfatıyla takdim etmeyecek kadar ayrımcılık yapan bir zihniyetle karşı karşıyayız.
Yani genel Başkan yardımcılarının en büyüğü Siyasi Hukuk İşleridir.
Bunları burada takdim bile etmiyorsanız Bursa ak parti yönetimi büyük bir iş bilmezlik veya kasıtlı bir çekememezlik, kıskançlık içine girmiş sonradan görmüşlülükle hareket ediyor demektir.
Doğru olan neydi?
Efkan Ala’yı MKYK üyesi olarak takdim edilmesi gerekirken, En son konuşma hakkı verilmesi gereken protokol derecesinde en üst olan kişiydi.
Oysa parti içi işleyişte Çavuşoğlu protokol da Sayın Ala’dan hatta Sayın Mehmet Tunçak’dan sonra geliyordu.
Bursalı Ak Partililer şunu bilsin ki, Parti içi işleyişte Sayın Efkan Ala Hakan Çavuşoğlu’ndan daha önce gelir.
Bunu herkes bilmelidir.
10 yıl bakanlık yapmış duayen bir siyasetçi olarak önceki dönem bakan Mehdi Eker’i takdim ederken onura edip bir selamlama konuşması verseler kötü mü olurdu?
Parti’nin en üst düzey yetkili kişisi olan Mehmet Tunçak’ı Siyasi hukuk işleri başkan yardımcısı diye takdim edip onure etseler kötü mü olurdu?
Evet kötü olurdu.
Çünkü kendilerinden daha üstün kimsenin görünmesini istemiyorlardı.
Ya Milletvekilleri… Her birinin birer sıf1atı var komisyon görevi var.
Mesela Refik Özen Milli savunma komisyonu başkan vekili, Mustafa Esgin KİT komisyonu üyesi, vs.
Hiç birinin sıfatını aktif olduğu görevlerle takdim edilmezken bencillik bu ya, Hakan Çavuşoğlu’nun geçmişten o ana kadar ne unvanı varsa arka arkaya sıraladılar.
Bu mu sizin parti içi demokrasi ve protokol anlayışınız?
Tekrar altını çiziyorum.
Resmi protokolde görev alanlar mesela Çavuşoğlu (gibileri) Parti içi protokolde parti yöneticileri Tunçak’tan, parti içi komisyon başkan veya yardımcılarından sonra gelen protokol sıralamasındadır.
Parti içi etik kurallarını ben mi öğreteyim.
Bilmiyor musunuz?
Veya bilmemeniz mümkün mü?
Yoksa işinize mi gelmiyor?
Hava basmak, kibir, gurur meselesi yapmak neyin nesi?
Yani burada kuralları bilerek ve isteyerek çiğneyen il yönetimi bu hesabı eninde sonunda verecektir.
Bu uygulamanın arka planında neler yattığını gönül gözü açık olan herkes görebilir.
Şu hale bakın ki AK partinin Bursa’sın da Ankara’da hiçbir görevlisi kalmadı.
Düşünün Bu kafaların ortaya koymuş olduğu uygulamalar nedeniyle Bursa’nın Ankara nezdinde kredisinin sıfıra indirildiğini talihsiz bir dönem yaşattıklarını görebilirsiniz.
Şimdi kuru fasulye, barbunya ve de o sivri acı biberin faydalarını ilerleyen zamanlarda herkes görecek.
Unutmayın yeni bir teşkilat başkanlığı geldi yeni bir inceleme başlayacak.
Ve unutmayın Bursa’da daha hiç kimse görevden alınacağını aklına bile getirmeyen önce bir yapılanma vardı.
Cemalettin Torun, Recep ALtepe, Vali Karaloğlu vs…
Birde fantastik raporlar hazırlayan koordinatör Balta vardı, Hacı Turanları vardı.
Ve Bunların başında Ankara’da da çok güçlü genel başkan yardımcısı vardı Mustafa Şentop.
O zamanın bakanı Müezzinoğlu da, Arınçta bunları destekliyordu.
Nerde hangisinin eseri kaldı?
Bugün Bursa’da çok güçlüyüm havası basarak parti içi baskı ve ayrımcılık adına ellerinden gelen her şeyi yapanlara öncekileri hatırlatıyorum.
Sayın Salman ve Çavuşoğlu na ithaf ediyorum.
Ve siz asla görevden alınmayacağınızı mı düşünüyorsunuz da bu partinin iç sancılarının çoğalması için ellerinizden geleni yapıyorsunuz.
Yapın yapabildiğiniz kadar.
Sonucu tüm Bursa ile birlikte göreceğiz.
Herkes ektiğini biçecek.
Bu partiye gönül vermiş gizli kahramanlar çıtayı yükseltirken geldiğiniz günden beri çıtayı düşürmek için adeta elinizden geleni yapıyorsunuz.
Gittiği yere kadar götürürüz mantığıyla.
Götürün götürün…
Sizi de götürürler.
Kimse gitmeyeceğiz, bu kadar gücümüz var artık sağlamız diyemeyecek.
Bu yaptıklarınızı kimse yüzünüze vurmuyor belki ama hepsinin bir kenara yazıldığını önünüze konulduğunda hatırlayacak.
Ne yaptıysanız aynı muameleyi göreceğinizden şüpheniz olmasın.
Herkesin ameli önüne gelecek ektiğini biçecek.
Öncekiler gibi.
Bu emeklerin, bu kazanımların, bu davanın samimi insanların omuzlarında bugüne kadar yükseltilmesi ve tüm kazanımların bir dönemde heba edilmesini kimse affetmez.
Şu hale bakın.
Sizin bu baskıcı ve ayrımcı tutumunuz yüzünden samimi emektarlar kabuğuna çekildi. Meydan size kaldı istediğiniz gibi at koşturun.
Seçimlerde alınan yüzdelik sonuçtaki başarısızlık yüzünüzü kızartmıyorsa siyaseten günah defterinizi iyice kalınlaştırıyorsunuz.
Veee si ise…
Bu tabloda şakşakçılık yapan yalaka siyasetçi, bürokrat, işadamı ve gazeteci zümresinin de en az sizin kadar payı var.
Sıradan partiliymiş görünüp de sadece kişisel çıkarları için tüm yanlışlarınıza alkış tutanlarında bu günahlarda en az sizin kadar payı var.
Gazeteci tehdit ederek, argo konuşarak, patronlarını arayarak, siyasetçiyi içeri attırırım tehditleri savuranların da sizin kadar tüm günahlarda payı var.
Siz Allah’ın huzurunda nasıl hesap verebileceğinizi düşünürken, bugünden tezi yok genel merkeze de vereceğiniz hesabın listesini yapmanızı tavsiye ederim.
Allah Bursa’yı siyaset cahili ve sonradan görmelerin değil de, seçmenine layık olan liyakat ehli, bütünlük arz eden düşüncelere sahip dava bilinci taşıyan insanların himayesine teslim etmesini nasip eylesin.
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Ateşin yükseldikçe yükseliyor Şahin…Yataklara düşüp, kalkamaz hale gelmeyesin sakın…Siyaset ve menfaat bu evladım, daha öğrenemedin mi…Ama biz yine ayaktayız ve diriyiz..Zaman içinde göreceğiz nasip olursa… selamlar.Şu şiirimi de iyi oku
BESTELENECEK ÇERÇEVELİK ŞİİRLER
BU DÜNYA HALİNE BAK
Su akar yatağına,
Setleri seller yıkar.
Dünyanın batağına,
Sağlamlar üste çıkar.
DÜNYA ÇUKURDA BATAK,
ÜÇ GÜNLÜK FÂNİ YATAK.
Bu dünya haline bak,
Karanlığa bir mum yak.
Yüzün olsun daim ak,
Gönüle gülleri tak.
GÜLDE DİKENLER OLMA,
MENZİLDEN GERİ KALMA.
Ne ekersen biçersin,
Dost/Düşmanı seçersin,
Köprülerden geçersin,
Kaderini çekersin.
TOHUMLAR HELÂL İSE,
KIRAMAZ SENİ KİMSE.
Çalışmak bir İbadet,
Fermân-ı Hak işaret,
Doğrularda inat et,
Hedefte tam isabet.
ÇALIŞANLAR KAZANIR,
TEMBEL OLAN BOZARIR.
Hak’tan ilk emir oku,
Gönüle sevgi doku,
Gülü dik, gelsin koku,
Hedefine at oku.
OKUMAYAN BEYİN AÇ,
CAHİLİN YANINDAN KAÇ.
Ölüm Allah’ın emri,
Vakti gelen kul gider.
Nefiste olma fevri,
Hayatın bir gün biter.
RUHLAR EBET ATINA,
GİDER HAKKIN KATINA.
Kalb-i Selim İmanla,
Ol bedene yük olmaz.
Umud-u Hal gümânla,
Hedeften geri kalmaz.
İMANDIR EN AĞIR YÜK,
VAR OLAN İNSAN BÜYÜK.
İnsan en üstün varlık,
Mevlâ böyle yaratmış.
Hikmet-i Sır donatmış,
Çekmez dünyada darlık.
ÜSTÜN İSEN, İNSAN OL;
BOŞ OLAN KAPLARA DOL.
Değerlere sahip çık,
Şeytan kana girmesin.
Nefsin putlarını yık,
Dünya seni yemesin.
FÂNİ BİR ÖMÜR İÇİN,
BUNCA KAYGILAR NİÇİN?
Gece/Gündüz bir yanda,
Cânan içinde canda,
Kir/Pas olmasın kanda,
Kendini gör ekranda.
TEFEKKÜR ET, TÖVBE ET,
KURTULUŞ OLUR EBET.
Duygular âhenk dolu,
Tevhitle/Vahdet kolu,
Yazılan sağla/Solu,
Müstakim Haktır yolu.
SABIR SERMAYEN OLSUN,
ARAYAN SENİ BULSUN.
KEMÂLİ yazar, durur;
Hecelerle yarışır.
Kem olanlar kudurur,
Kalemiyle karışır.
OKUMAYAN BEYİN AÇ,
KÂMİL OL, İLMİNİ SAÇ.
KEMÂLİ (30 AĞUSTOS 2018/PERŞEMBE)