Başkan Erdoğan ABD’ye boykot dedi Vestel’i işaret etti, hisseler uçuşa geçti!
“ABD’ye boykot uygulayacağız” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Apple’a karşı Vestel’i işaret etti; Vestel’in hisseleri yükselişe geçti.
Vestel Elektronik Sanayi hisse senetleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti’nin kuruluş yıl dönümü dolayısıyla gerçekleştirdiği “İktidarının 16. Yılında AK Parti Sempozyumu” konuşması esnasında güçlü yükseldi.
Erdoğan, ABD’nin elektronik ürünlerine boykot uygulama kararını açıklarken, “Onların iPhonu varsa öbür tarafta Samsung var, Venüs var Vestel var.”sözlerine yer verdi.
Erdoğan’ın konuşmasıyla birlikte sert yükselen Vestel Elektronik hisse sneetlerinde günlük yükseliş yüzde 7’yi aştı.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından ATO Congresium’da düzenlenen “İktidarının 16. Yılında AK Parti Sempozyumu”nda, ABD’nin kur saldırısıyla ilgili atılacak adımlara ilişkin bilgi verdi.
Başkan Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
AK Parti ve AK Parti dönemini anlamanın bugünlerde çok daha önemli olduğunu düşünüyorum. Her alanda AK Parti’nin Türkiye’de gerçekleştirdiği büyük dönüşümün konuşacak olmasını çok önemli görüyorum. Bugün burada her biri çok değerli katılımcıların, yeni yaklaşımları, stratejileri ortaya koyacağına inanıyorum.
AK PARTİ’NİN TARİHİ MİLLETİMİZİN TARİHİ KADAR ESKİDİR
Partimiz söz konusu olduğunda ifade ettiğim tespitimi tekrar hatırlatıyorum. AK Parti nevzuhur bir siyasi oluşum değildir. AK Parti’nin tarihi milletimizin tarihi kadar eskidir. Cumartesi günü yapacağımız kongremizde bu konuyu enine boyuna paylaşacağız. AK Parti’yi anlamak için önce Türkiye’yi ve Türk milletini anlamak gerekir. Coğrafyasıyla, tarihiyle, sevinciyle, hüznüyle bu milleti anlamayanlar AK Parti’yi çözemez. Onlara tavsiyemiz bakış açılarını değiştirmeleridir. Bunlar geçmişte hem devletin imkanlarını kullanmış, hem de milletimizin değerlerine savaş açmış faşist düzenin temsilcileridir. Bu kesim artık ülkemize ve milletimize olan düşmanlıklarını AK Parti’ye muhalefet örtüsü altında gizleyemez haline geldi. Bunları hayırlı gelişmeler olarak görüyorum.
YAPILACAK 2 ŞEY VAR
Son günlerde yaşanan hadiseleri bu çerçevede değerlendiriyorum. Türkiye’ye yönelik açık bir ekonomik saldırı var. Eskiden dolaylı yapılırdı şimdi bodoslama şekilde üstümüze geliyorlar. Yapılacak 2 şey var. Biri ekonomik, diğeri de siyasi tavırdır. Ekonomik olarak tüm tedbirleri aldık, gerekli cevabı veriyoruz. Yapabileceğimiz ikinci ve asıl önemli husus siyasi duruşumuzu sağlam tutmaktır. Maruz kaldığımız saldırının ekonomiyle ilgisi yoktur, bizim de kendimizi buna göre konumlandırmamız gerekiyor. Cari açık, faizler, enflasyon başta olmak üzere çözmemiz gereken bazı sorunlar var.
EKONOMİMİZ TIKIR TIKIR ÇALIŞIYOR
Ülkemizin ekonomik verilerini kime gösterirseniz gösterin bir gariplik olduğunu fark edecektir. Dolar ülkemizin parası karşısında 4,8 seviyesinden 7’lere fırladı? 15 Temmuz sabahı 2,8 seviyesinde olan kurun 4,8 seviyesine çıkması anlamsızken bu durumu nasıl izah edeceğiz? Anormallik var mı diye baktığımızda manzara şudur: Bankalar mı battı? Bugün ülkemiz dünyadaki en sağlam bankacılık sektörüne sahip. Kamu borç stoğunun milli gelire oranında Avrupa’nın en iyilerindeniz. Ekonomimiz tıkır tıkır çalışıyor. Dünyada örnek gösterilen turizmde patlamaya yaşayan ülke konumundayız. Savaşa mı girdik, işgale mi uğradık, siyasi veya sosyal kaos mu yaşıyoruz? Bu soruna her zamanki klasik bakış açısının dışında bakmak zorundayız.
ÜLKEMİZE YÖNELİK DAHA DERİN BİR OPERASYON VAR
İşin ekonomi tarafının küresel boyutunun olduğu açıkça ortadadır. ABD, Çin’den Rusya’ya kadar pek çok yeri ekonomik bakımdan hedef almış durumdadır. Bu durum tek başına ülkemizde yaşananları izaha yetmiyor. Ülkemize yönelik daha derin bir operasyon var. 16 yılda ülkemizi 3,5 kat büyütmekle büyük bir sıçrama yaptık. Bundan rahatsız olanlar gayet tabiidir. Kendimiz kazandığımız kadar, iş yaptığımız yerlere kazandırmaya dikkat ediyoruz. Dış ticaret rakamlarımıza baktığımızda ticari ilişkilerimizde karşı tarafın bizden fazla kazandığını görüyoruz. Bunu söylerken kendimizi dev aynasında görmek gibi yanlışa kapılmıyortuz. Kendimize güveniyoruz ama eksiklerimizi de iyi biliyoruz.
NEREYE VARMAK İSTİYORSUNUZ
AK Parti döneminde en önemli değişim, devletimizle milletimizi barıştırarak ekonomimizi çok ileri taşımamış olmamız. Rahatsızlık burada birileri hazımsılık burada. Birileri ekonomiyi silah olarak kullanmaktan çekinmiyor. Adımlarımızı bu denli dikkatli atmamızın sebebi budur. Biz sizinle stratejik ortak değil miyiz? Afganistan’da, Somali’de, Kosava’da birlikte olmadık mı? Bu yaptığınız nedir, nereye varmak istiyorsunuz? Bu milletin karakteri sağa sola savrulan bir karakter değildir. Yaşadığımız sürecin bir maliyeti var ama operasyonu gerçekleştirenlere de bir maliyeti olduğu şüphesiz.
EN GÜZEL CEVAP OLACAK
15 Temmuz bunun en somut ve en büyük örneğidir. Tankların, topların, uçakların, namluların karşısında dimdik durduk. Hiç kimsenin şüpheis olmasın ki, doların, kurun, faizin karşısında aynı kararlılıkla duracağız. Milletime inanıyorum. Onlar yoğun bir şekilde TL’yi hemen alıp, doları bozdurduğunu görüyorum. Dolar hemen bozdurulup TL’nin onurunu korumamız en güzel cevap olacak. Dün siyasi özgürlüğümüzü birbirimize kenetlenip korumuştur. Bugün de birbirimize kenetlenip imkanlarımızı seferber ederek koruyacağız.
ABD’NİN ELEKTRONİK ÜRÜNLERİNE BOYKOT UYGULAYACAĞIZ
Buradan iş dünyamıza sesleniyorum. En güzel cevap işimize 4 elle sarılmak olacaktır. Daha çok üreteceğiz, daha çok ihraç edeceğiz. ABD’nin elektronik ürünlerine biz boykot uygulayacağız. Onlarda iPhone varsa öbür tarafta Samsung var, Venüs var, Vestel var. Ne yaptığımızı anlasınlar.Biz kendimize yeteceğiz. Biz insansız hava araçlarını istediğimizde ‘Kongre izin vermiyor’ diyorlardı. Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı. Bunları üretiyoruz. Sıkıntımız yok. Batı’da yapacağımız pek çok görüşme olacak. Batı’dan dostlar arıyor, görüşüyoruz, görüşmeye devam edeceğiz. Türkiye’de bir araya gelmenin gayretleri içerisindeyiz, bir araya geleceğiz. Gayretlerimizi sürdüreceğiz. Rabbimizin yardımı yakındır, endişe etmeyin.
SEN TÜRK’SÜN, TÜRK LİRASIYLA YÜRÜYECEKSİN
‘Bekle gör’ anlayışıyla üretimi durdurursak, İhtiyat diyerek ticareti aksatırsak, asıl o zaman düşmana teslim duruma düşeriz. ‘Dövize gidersek kurtuluruz’ yok. O zaman batarsın. Sen Türk’sün, sen Türk lirasıyla beraber yoluna yürüyeceksin. 26 Ağustos’ta yeniden Malazgirt’ten yola çıkacağız, unutmayın. Yeniden bir diriliş olacak inşallah.
Bir cevap yazın