Bursa Milli Eğitimin üzerine bir karabasan gibi çöken sendikal baskı artık camiayı iyiden iyiye rahatsız etmeye başlamış.
Baskılar, dayatmalar eğitim neferleri üzerinde bıçağı kemiğe kadar indiğini haber verir nitelikte.
Daha önce sindirilmiş eğitim emekçileri bazı olumsuzlukları gündeme getirdiğimiz günden bu yana bize ulaşarak adeta dudak uçuklatan sıkıntıları ve şikayetleri gündeme getirmeleri olayların hacminin ne derece büyük olduğunu gösteriyor.
Her geçen gün yeni sesler ve homurdanmalar yer yer çoğalmaya başladı.
EĞİTİM BİR SEN’in bir nevi yasal olmayan adamcılık ve dayatma faaliyetlerinden yaka silkmişler.
Minareyi çalanların önceden kılıf hazırladıklarını öne süren bazı eğitimciler, artık camiada bu yozlaşmaya, haksızlığa ve zulme bir şekilde dur denilmesi gerektiğini öne sürüyorlar.
Bu konuda MEB İl Müdürü Sabahattin Dülger’in tamamen devre dışı bırakıldığını, yetkili makamın hiç bir hükmünün kalmadığı, kendisinin bir nevi süs için koltuk doldurduğu, hiç bir inisitiyatif üstlenmediği gerçeğini dile getiriyorlar.
Tüm bunlara sebep teşkil edenlerin EĞİTİM BİR SEN yönetimi olduğunu açık ve net olarak belirtiyorlar.
Hal böyle olunca da Bursa’da eğitim kalitesinde büyük oranda düşüş yaşandığı, neferler tepelerinde demoklesin kılıcı gibi duran bir sendikanın gölgesinde yaptırımla karşı karşıya kalabileceklerinden korkuyorlar.
Kısaca EĞİTİM BİR SEN bir korku imparatorluğu kurmuş herkesi hizaya çeken niteliksiz icraatlara imza attığı ifade ediliyor.
Peki; bu durumu sendika yönetimi nasıl karşılıyor?
Öncelikle Eğitim Bir Sen 1 No’lu Şube başkanı Ramazan Acar, tıpkı İl Milli Eğitim müdürü Sabahattin Dülger örneğindeki gibi “koltukta ne kadar oturursam kâr dır” mayetinde “bana dokunmayın da ne yaparsanız yapın” tarzından bir politika geliştirmiş ne suya ne sabuna karışıyor.
Ama bu onu günah işlemediği anlamına getirmiyor.
Tam tersine en üst sorumlu olarak sorumsuzca bir duruma meydan vermesiyle susarak destek oluyor.
Yani tüm bu yaşanan kepazelikler karşısında ağzını bıçak açmıyor.
Öyleyse bu rahatsızlıklara sebep olanlar kimler olabilir?
Adı Adil Yazıcıoğlu.
Eğitim Bir Sen 1 No’lu Şube başkan vekili.
Sendikanın Başkandan sonra, yerine göre başkandan daha fazla yetkilisi.
Oluşan sancılarda bir çok yerde onun adı geçiyor.
Camiada hem gül hem diken dağıtan lakabı Hasan Sabbah olarak anılıyor.
Adeta herkesi hizaya çeken kişi olarak biliniyor.
Bununla birlikte Sendika üyelerine indirimli anlaşmalı kurumlar listesinde bulunan ama indirimi bulunmayan bir kursta dikkati çekiyor.
Reklam afişinde yer alan “Özel Altınküre Eğitim Kursu” sahibi olan başkan yardımcısı ve Sendikanın 2. adamı Adil Yazıcıoğlu’na ait.
Etik olmayan bu durum kamu vicdanına vurulduğunda ahlaki hiç değildir.
Eğitim sendikacılığı yapan biri aynı zamanda özel eğitim kurumu işletip bu kurumu sendikayı araç olarak kullanıp pazarlaması, reklamını yapması, ‘’bağlantılar’’ kurması ne derece ahlaki?
Adı Mehmet Şükrü Okatan.
Eğitim Birsen Osmangazi İlçe Başkanı, Muradiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı, kadrosu Bursa Öğretmenevinde Müdür Yardımcısı olarak bulunan Mehmet Şükrü Okatan.
Sayın Okatan’la alakalı çok yönlü iddialar mevcut.
Önceki yazımızda belirtmiştik.
Bursa Öğretmenevinde Müdür Yardımcısı olarak görev yaparken, aniden Muradiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine müdür yardımcısı olarak görevlendirildi.
Sendikanın İlçe Başkanı olduğu için mesaiye keyfine göre geldiği, hatta uzun süre gelmediği, eşinin yanına Ağrı’ya gittiği, kurumu kendine göre kullanmak istediği yönünde eğitim camiasında sürekli konuşulan güncel konular arasında başı çekiyor.
Eğitim neferleri arasında Sayın Okatan’ın adı zikredildiğin de “Allah muhafaza, yazdıysa bozsun” gibi tepkilerini dile getiriyorlar.
Kendisi için ‘yediği önünde yemediği arkasında’ diye görüş belirtenler var.
Kapalı devre çok önemli iddaalardan bahsediyorlar.
Bu iddiaları ilerleyen zamanlarda gündeme alabiliriz ancak bugün için edindiğimiz bilgilere göre Eğitim Bir Sen 1 Nolu Şube Başkanı Ramazan Acar’a, Öğretmenevinde ki görevindeyken bu kişinin yaptıkları ve davranışları ile ilgili olarak bilgi veriliyor ve artık kendisiyle çalışamayacakları, aksine Sayın Mehmet Şükrü Okatan’la ısrar edilirse elde bulunan bilgilerle ilgili olarak gereğinin yapılacağı belirtiliyor.
Tabi hal böyle olunca Mehmet Şükrü Okatan ve Sendika apar-topar görevlendirilme isteğinde bulunuyor.
Ama nereye?
Bursa Öğretmenevini keyfine göre kullanan Eğitim Bir Sen Osmangazi İlçe Başkanı Mehmet Şükrü Okatan, benzer hizmetleri veren Muradiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine (Otelcilik) müdür yardımcısı olarak görevlendirme istiyor.
İddialara göre göreve başladıktan sonra gelsin misafirler, gelsin ikramlar.
Nitekim Eğitim Bir Sen 1 Nolu Başkan ve üyelerini burada ağırladığı, ev sahipliği yaptığına dair kapalı kapılar arkasında eleştiri konusu oluyor.
Hatta bu toplantı ile ilgili resimler Eğitim Bir Sen 1 Nolu Şubenin web sayfasında yayınlanıyor.
Tüm bunlarla birlikte daha fazlası için Okulun kameralarına bakılabileceğine işaret ediliyor.
Bu resimler onların paylaşmakta sıkıntı görmedikleri gibi daha fazlası da olduğu gelen bilgiler arasında.
Şube Başkanı Acar, ilçe başkanı Mehmet Şükrü Okatan’a ve yönetimine ev sahipliği dolayısıyla teşekkür etti. Şube yönetimi olarak salgın nedeniyle geniş katılımlı toplantılar yapamadıklarını bu sebeple ilçe yönetimleriyle “yedi artı yedi” formülüyle ilçe yönetimleriyle toplantılar yapmaya devam edeceklerini ifade etti.
Şimdi Soralım:
Ev sahipliği yapan İlçe Başkanı Mehmet Şükrü Okatan misafirlerinin giderleri için adisyon açmış ve ücretini ödemiş midir?
Diğer Eğitim Sendikalarına da aynı şekilde görev yaptığı okulu toplantılar için açacak ve ev sahipliği yapacak mıdır?
Bu tür kullanımlara hangi yetkiyle cüret edebilmektedir?
Kurum Müdürü, Okul Müdürü yok mu? Var da takan mı yok?
Sayın Okatan’la ilgili şikayetlerden biri da keyfi izin kullandığına yönelik.
Eşinin yanına sık sık gittiğinde haftada 5 +5 günlük uzun süre izinler kullanma alışkanlığı oluştuğu, bu nedenle müdür yardımcısı olarak görev yaptığı okuldaki kendi görevlerini kimler yapmak zorunda kaldığı camiada merak uyandırmış.
Ayrıca şikayetlerde bu süreçte izinli ve izinli olmadığı halde tatil günlerinin olduğu iddia ediliyor.
Ayrıca bu günlerde ek ders ücreti ödenip ödenmediği, izinlerini nasıl kullandığı da merak uyandırdığı gelen bilgiler arasında.
AKLAMAYA MAKAM ÖDÜLÜ!
Bursa Öğretmenevi Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığı esnada, hakkındaki iddialarla ilgili soruşturma açılıyor.
Ancak görevlendirilen soruşturmacının kendisini iddialardan dolayı suçlu çıkabileceğini tahmin ettiğinden gelen inceleme ve soruşturmacının bir şekilde birilerince değiştirilmesi sağlanıyor.
Yeni bir soruşturmacı görevlendiriliyor ve bu sayede sütten çıkmış ak kaşık gibi aklanıyor (!)…
Ya OKATAN’ı aklayan soruşturmacı Cengiz Uç’a ne oluyor? Dersiniz…
O da Eğitim Bir Sen’in büyük desteği ile Osmangazi ilçe de şube müdürüyken Kestel’e İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak ataması sağlanıyor….???
Bu kadar porsuma yozlaşmanın içinde olan Eğitim Bir Sen 1 Nolu Şube Başkanlığı ne yapar?
Başkan Ramazan ACAR tüm olan bitenlere nasıl olur da sessiz kalır?
EĞİTİM BİR SEN Yönetim Kurulu Üyesi ve Başkan Yardımcısı ve Nilüfer Zeki Müren Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Müdürü Remzi AYAZ ve Eski Mustafa Kemal Paşa Öğretmenevi Müdürü, EĞİTİM BİR SEN 1 No’lu Şubesi Disiplin Kurulu Başkanı Baki KOÇLU, haklarında getirilen CEZA ve açığa alınma tekliflerinin uygulanmaması için İl Milli Eğitim Müdürü Sabahattin DÜLGER’e ÇOK BÜYÜK BASKILAR VE TAZYİKLER yapılarak görevlerinde tutulduğu öne sürülüyor.
Aslında Eğitim Bir Sen 1 Nolu Şube Yönetim Kurulu ve suçu işleyenler durumun keyfini sürerken ceremesini İl Milli Eğitim Müdürü Sabahattin DÜLGER’e baskı yaparak çektiriyorlar.
Ancak Sayın Dülger, bu fedakarlığının karşılığını koltukta üç gün daha fazla oturmak için kirli işlere kendini alet ettiği camiada dilden dile dolaşıyor.
SENDİKA SUS PUS!
Sendika, bu konularla ilgili kamu vicdanını tatmin edici, Rahatlatıcı açıklamalarda bulunması gerekirken adeta kuzuların sessizliğine bürünüyor.
Bu da onurlu bir tutum sergileyerek, Yönetim Kurulu ve Disiplin Kurulu Üyelerinin görevlerinden istifa etmeleri veya bunu yapmıyorlarsa Sendika tarafından yönetiminden uzaklaştırılmaları gerektiği kaçınılmazdır.
.
Gelecek yazıda…
Hangi sendika başkan yardımcısının Servisleri var, okullar da çalışıyor? Haklarında inceleme soruşturma yapıldı mı yapılmadı mı?
Okullara bir sendika başkanı değil Ali kıran baş kesen olarak giren, ağzından çıkanı kulağının duymadığı söylenen, herkese racon kesen, kendilerine destek vermeyen veya paylaşımlarını beğenmeyenlere iftira ve tehdit ederek santaj da bulunduğu ileri sürülen başkan yardımcısı kim?
Son beş yılda Hürriyet MTAL’ye gelen ödenek nedir ve kimler nasıl kullanmıştır. Bugün sendika başkan yardımcılığı yapan o zamanki müdür yardımcısı sendikacılar kimler …… kimlerle iş tutmuşlardır?
Benzeri ve daha fazlası gelecek yazımızda.. .
Devam edecek…
NOT: Her şeye muhalefet eden ama bir yıldır eğitim de yaşanan rezilliği kepazelikleri görmeyen yada görmek istemeyen aynı zamanda Eğitimci ve Sendikacı olan İyi Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu’nun suskunluğu dikkat çekiyor…!!!
News
