Bursa korona vakaları gerçek sayısı! CHP’li Yüksel Özkan’dan profesyonel kurnazlık!
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yoğun gayretleri ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın durumun ciddiyetini ifade eden evde kal çağrısı birçok kentte etkili oldu.
Buna rağmen insanların yine de duyarsızlığı, koranayla mücadele kapsamında alınan tedbirleri umursamayanların trafiği doldurduğu görülüyor.
Dünya genelinde binlerce can alan asrın vebası hükümetin aldığı tedbirler sayesinde ülkemize geç girmişti.
Buna rağmen vatandaşların koronavirüsü tii ye alması kısa zamanda onbinlerce vaka sayılarına ulaştı.
Bu durum pek hayra alamet değil.
Keza iki haftalık süreçte başlayan ölümler gün geçtikçe katlanarak artıyor.
Bu da daha önce testlere tabi tutulmadan yaşanan ölümlerin tespit edilemeyen ancak çoğunun koronavirüsten öldüğü şüphelerini ortaya koyuyor.
Turkiye’de Covid19 vakaları 1 marttan itibaren görülmeye başlanmıştı.
Önce ciddiye alınmadı ama sonradan yayılabileceği anlaşıldı.
Sağlık Bakanlığı önlemler aldı.
Bu süreçte yaşlı hastalardan bazıları hızlı ölmeye başladı.
Henüz Bursa’da PCR testi yoktu.
Ankara’a gönderilen sonuçlar geç çıkıyordu.
6-7 gün önce Bursa Halk sağlığı laboratuvarında da yapılmaya başlandı.
Tamda böyle bir ortamda şikayetlerg elmeye başladı
Ve geçtiğimiz günlerde yaşanan Yüksel Özkan vakası nedeniyle Yüksek İhtisas hastanesinde bir koordinasyonsuzluk oluşmuş.
Hemde öyle böyle değil.
Kritik süreçte böyle bir girişimde bulunulması doktor ve sağlık çalışanları üzerinde nefatif etkiye sebep olmuş.
Hastane yönetimi baştan beri konuya ilgisiz ve gevşek davrandığı ifade ediliyor.
İl Sağlık müdürünün Bursa’ya yabancı olması, Bursa sağlığının hafızasından bihaber olması, yardımcısı Ayhan Kalyoncu ve aynı çizgiye sahip olanların işini kolaylaştırıyordu.
CHP’li vekil Yüksel Özkan’nın ekibi olarak bilinin isimler Sağlık yönetiminde Kalyoncu üzerinden büyük etki alanına nüfuz ediyordu.
İşte bu süreçte Pandemi hastanesinde tüm hekimler aktif çalışması gerekirken birden bire belirsizlik oluşuyordu.
“Ve ortaya çıkan görüntü koronalı günler sürecini AK Parti iktidarında iyi yönetilemediği görüntüsüydü.”
Gelen yoğun şikayetlerden ortaya çıkan tablo doktorların kendi aralarında bölünmesine neden olmasıydı.
İşte bu ortamda korona şüphelilerine ilişkin sağlıklı bilgi akışının sağlanamadığı ifade edilirken, vefat edenlerden bazılarına yeterli tanı konulamadığı belirtiliyordu.
Şehir Hastanesinde ise durumun ihsitastan farklı olmadığı gelen bilgilerle anlaşılıyordu.
Bursa’yla alakalı açıklanan 3 rakamı var ama bunlar pcr test sonucu pozitif olup da vefat edenlerdir.
Bir de pozitif hastaların 3-4 katı olası vakalar var ve bunlardan da ölenler olduğu konuşuluyor hastanelerde.
Ama bunlar korana olarak kayıtlara girmiyor.
Şehir hastanesinde bir örnek: Baba pozitif ama yaşıyor, Anne negatif ama yoğun bakımda, oğul ek hastalığı yok ama vefat etmiş.
Benzeri örnekler var.
Yani Bakan Koca’nın açıkladığı 135 rakamı Bursa sorumlularının sağlıklı bilgilere somut olarak ulaşamadığını ortaya koyuyor.
Bursa sağlığı kendi içindeki sorunları, çekişmeleri, problemleri ortadan kaldıramadıkça Ankara’ya da sağlıklı bilgi sunumu yapılamayacağı görüşü hakim.
Sözün özü; Çeşitli kanallardan edindiğimiz bilgilere göre Bursa’daki çeşitli hastanelerde özeller dahil kayda girmeyenlerle birlikte “olası” olarak hesaplanırsa 350-400 civarında bir rakama tekabul etttiği ifade ediliyor.
Umarım konuya daha ciddi eğilinmesi, özellikle Bursa’lı yerel yöneticilerin vatandaşlara yönelik sokağa çıkmamaları ve sosyal mesafelerin azami ölçüde korunması gibi uyarılarını daha sık sık yapmaları konunun ehemniyeti ve önemini ortaya koymaları gerekiyor.
Bu işin şakası yok.
Virüs zengin fakir ayırmıyor.
CHP’Lİ YÜKSEL ÖZKAN’IN YÜKSEL BAYSAL ÜZERİNDEN TARAFIMA YAPTIĞI ATIFA CEVABIMDIR
Sayın Özkan.
Sizin hiç olmadığınız kadar objektif olduğum bilinir.
Hiç kimseye şirin görünme çabası içinde olmadığım bilinir.
Bunu en iyi bilen yazı yazdırdığınız Yüksel Baysal dır.
AK parti’nin yanlışlarını benim kadar eleştiren solcular dahil başka bir gazeteci daha gösteremez siniz.
AK Parti gerek genel merkezine gerekse doğru bilinen yanlışları en sert eleştiren kişiyim.
Bu konuda cesaretimizi AK Parti genel merkezi de çok iyi bilir siz de sınamayınız.
Sizin bir hekim olmaktan öte bir Kılıçdaroğlu zihniyeti ve misyonu yerine getirmeye ve asıl sizin birilerine şirin görünmeye çaba sarf ettiğiniz görülmektedir.
İşsiz ve geçim sıkıntısı çeken herkesle ilgili süreç dahilinde defalarca gündeme getirdiğimiz konular olmuştur, siz bunları göremezsiniz.
“Çünkü gözleriniz ve ruhunuz tamamen batı gözüyle Erdoğan’a ve hükümete yönelik oluşturulan kıskaç projesinin parçası olan CHP çizgisinden bakmaktadır.
Asıl hiçbir zaman gerçekleri görmezden gelen örgütünüz bu zamana kadar ülkenin milli çıkarlarına ve kazanımlarına karşı çıkmış, hiçbir zaman millet menfaatleri doğrultusunda zerre adım atmamıştır.
Atılan adımlara da takoz olmuştur.
Şimdi siz kalkıp vicdandan, şirin görünmekten bahserken, konuyu her zaman olduğu gibi getirip hedef tahtasına Erdoğan ve AK Parti hükümetini oturuyorsunuz.
Ne yazık ki, hiçbir zaman samimi olmadınız olamadınız.
Bu olağanüstü durum karşısında Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı milli kampanyanın bir tarafından tutmak yerine baltalamak için elinizden ne gelirse yapıyorsunuz.”
Sizin örnek verdiğiniz ülkeler Türkiye’yi örnek alırken, siz kötürüm olmakta ısrar ediyorsunuz.
Kaldı ki siz, ihtisasta çevirdiğiniz filmleri bir hekim olarak yapmanız mümkün değildir.
Siyasi kimliğinizle kimselere baskı yapmaya hakkınız olamaz.
Ama şuna katılıyorum.
Kankanız Yüksel Baysal Bursa Sağlığıyla alakalı diyorki, “yönetemeyenleri yönetirler.”
Bu doğru.
Bursa’da sağlığı yönetemeyenlerden oluşan boşluğu iyi doldurmuşsunuz.
Buna hak veririm.
“Ettiğimiz yeminin gereği de, toplumumuzun sağlığı için hiçbir ayrım yapmaksızın çalışmaktır” diyorsunuz ama Bursa sağlığında öyle bir ayrımcılık yapıyorsunuz ki, tıpkı “Kılıçdaroğlu’nun sözleri ve eylemleri arasındaki uçurum gibisiniz.”
Sizlerin bu önemli süreçte hastane personeli üzerinde etki etmeye yönelik talimatlar yağdırdığınız şikayetlyeri boş değildir.
Suç sizde değil sizi oraya başhekim yapan, sonra bakan danışmanı yapan AK Parti’dedir.
Suç sizde değil size bu fırsatı veren AK partili vekillerdedir.
Eğer gerçekte samimiyseniz bu kritik süreçte hastaneler üzerinden elinizi çekin hekimlerimiz canla başla çalışsın da bu virüs belasını en az zaiyatla atlatalım.
Yeterki siz gölge etmeyin.
601 sağlık çalışanımız virüse yakalanmış.
Sizin zorunuza bakın!
Hekimlerimizin özel gayret ve çabalarına saygı duyun!
Biz saygı duyuyor tüm sağlık çalışanlarımızın karşısında saygıyla eğiliyoruz.
Allah onların yardımcısı olsun dayanma gücü versin, emeği geçenlerden razı olsun.
Not. Yazılması gereken çok şey var ama bu süreçte herkes yerine otursun daha fazla sağlık üzerinde tahribata yol açmasın.
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın