Başkan Aktaş’tan yatırım müjdesi! Hanlar bölgesi… Osmanlı düşmanlığı Ak Parti’de neden itibar görüyor?
Benzer Konular
Bursa bu zamana kadar ihmal edilmiş yatırımlarıyla meşhur.
Hal böyle olunca Bursa’nın kaderi “böyle gelmiş böyle gider” kanaatı oluşmuştu kamuoyunda.
Ama dün Büyükşehir belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın açıklamalarıyla yeni bir döneme girildiğine resmen şahit olduk.
Bursa, ihmal edilmişliği ve içinde bulunduğu bocalama dönemlerini geride bırakıyordu.
Nedir o?
Merkezi bütçeden peyder pey kaynak aktarılacağı ve ulaşım başta olmak üzere öncelikli alanlarda yatırıma dönüşeceği bilgisiydi.
Dün başkan Alinur Aktaş’ın Bursa yatırımları konulu basın toplantısına iştirak ettik.
Bir çok kalem de ilgili alanlarda bakanlık protokolleri yapıldığını ve en yakın zamanda hayata geçirileceği müjdesinin verilmesiydi.
Ancak önceki dönemlerden yarım kalan yatırımlarla alakalı müteahhit firma kaynaklı sorunlar vardı ve bu sorunların yasal zeminde ortadan kaldırılması bir hayli zaman aldığı gerçeğiydi.
Yani, bu zamana kadar neden bir ivme kazanılmadığı sorularının cevabı iflas eden yüklenici firmaların işi yürütememesinden kaynaklanıyordu.
Sözleşmeler şartlar vs. tüm bunlar yasal çerçevede belli bir çözüme kavuşturulması oldukça zaman kaybına neden olmuştu.
İşte Başkan Aktaş, bu tür prüzlerin ortadan kaldırılması için çalmadık kapı bırakılmadığını ve sonunda başırdıklarını söyledi.
Dolayısıyle artık kervan yavaş yavaş yürümeye başladığı mesajını verdi.
Yeni ihalelerle yarım kalanların tamamlanması ve yeni yatırım ve şehircilik dönüşümünde önemli yol alındığı gerçeği an itibarıyla karşımızda duruyor.
Bunlardan en önemlisi Şehir Hastanesi’nin raylı sistemle bağlanması için Ulaştırma Bakanlığı devreye giriyor.
*Metro Emek’ten Şehir hastenisine bağlanacak.
*Şehrin atar damarı olan Bursaspor stadı ve yeni onkoloji hastanesinin bulunduğu bölgenin can damarı olan Acemler Kavşağı ihalesi önümüzdeki yılın başında yani 2020 ilk aylarında yapılacak ve Dreksiyonel kavşağın hayata geçirilmesi için protokoller imzalanacak. Bu da şehrin genel anlamda trafik akışına rahatlatıcı etki edecek.
Stattaki eksikliğin tamamlanması adına büyük mesfaler kat edildi.
*İflas eden yüklenici firmada bulunan ihale yaklaşık 2 ay önce fesh edilerek yeni ihale yapıldı. Timsah’ın kafası ve stadın genel eksikleri tamamlanması adına önemli anlaşmaya imza atıldı. Böylece çözümü kördüğüm olan sorun aşılmış oldu.
*Diğer yandan Terminale giden T2 hattının firmayla alakalı sorunlar nedeniyle yarım kalmıştı. Bu konuyla ilgili ihalenin fesih işlemleri nin sonuna gelindi. 1,5 yıldır hiç bir çalışma yapmayan firmayla yollar ayrılıyor. Yeni bir ihaleyle bu hat sisteme entere edilecek.
Aslında güzel gelişmeler yaşandığını söyleyebilirim.
“İlk defa Başkan Alinur Aktaş’ın toplantısına katıldığımı öncelikle ifade edeyim.”
Sayın Aktaş’ı dinlerken Bursa’nın gerçek kimliğine kavuşturulması adına oldukça samimi olduğunu gözlemledim.
Çalışıp araştırıp çalmadık kapı bırakmıyor.
Yani bir çaba bir gayret bir inanmışlık vardı ortada.
Hiç bir fedakarlıktan kaçınmayacaklarını vurguluyor..
Yatırımlar için, hizmet için hiç bir engel tanımayacaklarını vurguluyor.
Bunun altını çizmek istiyorum.
“Zaman zaman çok sert eleştirilerde bulunduğum Başkan Aktaş’ın bu zamana kadar “ne yapıyor ne ediyor, neler oluyor hayatta” gibi sorularıma altını dolduran cevap niteliğindeydi dünkü toplantı.”
İki yıl içinde ulaşımdan altyapıya, kamulaştırmadan çevre düzenlemelerine kadar irili ufaklı bazı kalemlerde yapılan yatırımlardan örnekler verdi, azim gayretle çalışmalarına devam ettiklerini aktardı.
Hafif raylı sistem araçları temininden kavşaklara, köprülerden yol yapım çalışmalarına kadar ulaşıma 606 milyon 700 bin liralık yaptıklarını ifade etti.
Başkan Aktaş, İçmesuyu, kanalizasyon, yağmursuyu hatları, depo yapımı gibi altyapı çalışmalarına 288 milyon TL, yapı işleri, tarihi kültürel miras etüt proje gibi alanlarda 245 milyon TL’lik toplamda 170 bin 500 metrekarelik alanda 117 milyon TL’lik kamulaştırma yapıldığına dikkat çekti.
Mihraplı Parkı’ndan İznik Çakırca parkına, peyzaj düzenlemelerinden çevre düzenlemelerine kadar, şehrin birçok noktasında çevre ve yeşil alan projelerimizi uyguladıklarını aktardı.
MEGA PROJE TARİHİ HANLAR BÖLGESİ
Bursa’nın hayali gerçekleşiyor.
Önceki yönetimlerinde sonrakilerin de benim de tüm bursalıların hayalini süslüyen projeydi bu.
Atatürk Caddesiyle Cumhuriyet Caddesi arası Hanlar Bölgesi şehrin en kalbi, tarihi ve kültürel etki alanı.
Ecdat yadigarı bölgeyi kurtarmak için hayallerin gerçekleşmesi adına önemli adımlar atıldı Çevre Şehircilik bakanlığı nezdinde.
Bursa’nın yüzakı olan bölgeyi boğan etraftaki yapıların ortadan kaldırılması tarihi omurganın ortaya çıkarılması ve yeni meydanlarıyla Bursa yepyeni yüzüne kavuşturulması yönünde adımlar atıldı.
Bölgede yapılaşma ve imar durdurularak projeye start verilmiş oldu.
İtiraf edeyim bu zoru başaracak kim olursa olsun takdiri fazlasıyla hak etmiştir.
Tabi konuyla alakalı payı katkısı hayali olan herkese teşekkür etmek gerekir.
Buraya kadar her şey güzel.
BAYSAL’IN OSMANLI DÜŞMANLIĞI BİTMİYOR!
Gel görki Osmanlı takıntısı olan, her fırsatta hakaret vari ecdata sövüp sayanların üzerinde dolaştığı bu topraklar ne yazık ki kan ağlıyor.
Bilindiği üzere her fırsatta Osmanlı’ya nefret içeren, Abdulhamit Han Hazretlerine saldırmayı kendine meziyet sanan tipler zaman zaman bir adım öne çıkıyor.
Bunlardan biri meslektaşımız Yüksel Baysal yine Tarihi Hanlar projesiyle alakalı kendince akıl ürnetmeye çalışmış.
Ne demiş Sayın Baysal?
“Orası ayrılan bütçeyle bitmez, bitsede turizm adına hiç bir getirisi olmaz” manasında bazı cümleler sarfedip AK Parti belediyeciliğine bir nevi hakaret unsuru taşıyan içkisiz mekanlar olmazsa bu iş yürümez manasına gelen içki den bahsetmiş.
Aksi halde gelecek yabancı turistlerin gönüllerinin edilemeyeceği, içki satışı olması halinde turistler orada eğlenerek vakit geçirebilme zemininin oluşturulması gerektiğini savunmuş yazısında.
Ha birde organizasyonda bahsetmiş.
Nasıl bir organizasyonsa..!
Galiba anlatmak istediği hem içki hem kadın servisi yapılmalı turistlere!
Gönüllere hitap edilmeli kendi anlayışı çerçevesinde.
Bir anlamda fuhşun merkezi olması için Ecdatın nakış nakış ördüğü tarihi alanların kerhaneye çevrilmesi algısı veriliyordu.
Hani Organizasyon ve içki ifadelerinden başka anlam çıkaramıyorum.
İçki ve kadın.
Yani Sayın Baysal “İçkili mekan izni verilmezse, turist bakar ve gider!” diyor.
“Denizimiz, güneşimiz, kumumuz olmadığına göre hiç olmazsa diğer olanaklarımızı turiste sunmamız gerekiyor” ifadelerini kullanıyor.
İyi iyi de içkiden başka olanak olmadığını mı söylemeye çalışıyor Baysal efendi.
Zaten Bursa tarihi boyunca içkili mekanlarla dolduruldu, Arap Şükrü sokağı yanıbaşında zıkkımlanacak turistler orayı kullanabilir.
Oysa proje gerçekleştiği zaman sosyal kültürel ve yaşam alanları olarak doğal görüntüsüyle zaten turizme hizmet edecek.
Turizmi içkiden ibaret sayan kafalar bunu anlayamaz.
Şimdi siz orada içki ve kadın servisi mekanlar oluşturulduğunu düşünün Bursa zaten kimliği ve kültürel hüviyetinden çıkmış adeta işgal edilmiş olur.
Bunu elin gavuru bile yapmayacak kadar saygılıdır da bizimkilerde böyle bir dert olmadığını zaten biliyorduk.
“Sayın Baysal her fırsatta Osmanlıy’a saldırması bilinç altında yatan aslında Osmanlı değil İslam karşıtlığını gösteriyor.”
Zira İslam’ın en baki devleti ve sancaktarlığını yapan tek imparatorluğuydu Osmanlı.
AK PARTİ DEN İTİBAR GÖRMESİ DE NEDİR?
Ama en acı olan nedir biliyormusunuz?
“Bu zihniyette olanların yıllarca AK Parti çevrelerince itibar görmesi ihanetin baştacı anlamına gelmesidir.”
Kaldı ki “herşeyiyle emin olunduğu ve Bursa’nın özgür kalemi” olarak lanse edilmesi de bir başka skandal olarak yorumluyorum.
Şimdi siz Osmanlıya ve tarihime saldıran herkesi en cesur ve özgür olarak benimserseniz bunun adı ya ihanettir ya da kendilerine göre örtüşen sözde düşünce özgürlüğüdür.
AK parti yıllarca kendi medyasına, kendi emektarları ve gazetecisine sahip çıkmazken Erdoğan’a, AK Parti’ye ve Osmanlı’ya saldıranlara itibar göstermesi, yurt içi yurt dışı gezilere götürülmesi, onure edilmesi tabi ki parti içindeki yöneticilerin zihniyet bozukluğundan kaynaklanıyor olmasındandır.
Ne büyük talihsizliktir ki, AK Parti’de bu hata veyahut ihanet yapıla yapıla içten içe bitme noktasına getirildi.
Umarım “hatanın neresinden dönülse kârdır” gerçeği görülür.
Allah akıl ve izan nasip etsin.
Not. Dünkü toplantı da Yüksel Baysal’a “başka konumu yok Bursa’ da yazacak, nedir bu Osmanlı Düşmanlığın” diye sordum, bana “gel anlatayım” dedi.
Sadece güldüm.
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın