İstanbul, Bursa Şanlıurfa ve Faruk Çelik! “Saadet ve HDP’nin oyları Ak Parti’ye mi döndü?”
İttifak üyeleri İstanbul’u mesken tuttu.
Bir kazan var ama kepçelerin sayısı belli değil.
İstanbul’da Pazar günü sandık başına gidiliyor.
İki ittifak için yarışan iki aday var.
Ki, bu adayların arasından dünya kadar da fark var.
Biri küçük bir ilçede vat ettiklerinin sadece iki tanesini yerine getirmiş, diğeri Türkiye’ye çağ atlatan ulaşımdan enerjiye, teknolojiden alt yapıya kadar imkansız denilen hizmetleri gerçekleştirmiş milletine sunmuş.
Biri yalan üzerine yalanlar icat etmiş, diğeri ülkesi için canla başla çalışmış.
Biri siyaseten yönetimi adeta çocuk oyuncağı basit bir ilçeyi atıl durumda bırakmış, diğeri millet devlet ve hizmet aşkıyla ayrım gözetmeksizin tüm imkanları seferber ederek yapılamayan denilenleri hedeflenen tarihlerden önce halkın kullanımına sunmuş.
Sadece Türkiye’de değil Dünya da yapılmayacaklar listesinde olanları gerçekleştirerek adeta dünyaya parmak ısırtmış bir siyasetçi, devlet adamı.
İşte o hizmet ehli kişi aynı aşk ve şevkle bugün İstanbul’un tüm kesimlerine aynı kalitede hizmeti götürmek için hizmet bekleyen yığınların istek talep ve onayını bekliyor.
Tek tercih var.
“Ya Türkiye ve Türk milletinin sevinç çığlıkları, ya da batının desteklediği ve onların sevinç çığlıkları adına tercih yapılacak. Bu tercih hem Dünya’nın incisi ve başkenti olan İstanbul’umuzun hem de İstanbulluların geleceği adına önemli bir karar olacaktır. Ya yeni aydınlık çağlara kapı aralayacak ya da geçmiş karanlık çağlara dönüşü sağlayacaktır.”
Öyle umuyor ve bekliyorum ki, İstanbullu kendine layık olan aydınlık geleceği adına hayırlı bir karara imza atacaktır.
“Ya İstanbul beni alır ya ben İstanbul’u” diyen Hz. Fatihlerin torunları sağduyunun sandıktan çıkmasına oylarıyla katkı koyacak ve Fatih’in leventleri olarak tarihe altın harflerle yazılacak bir sonuca imza atacaktır.
Biri hizmete aşık Cumhur’un adayı diğeri sadece batının adayı olmaya namzet bir yarışa sahne olacak İstanbul seçiminin arifesindeyiz.
Düşünün ki, Cumhur adayının lideri halkın içinde gezinirken, buna karşılık diğer partilerin genel genel başkanları yani Kılıçdaroğlu’su falan filan İnter Milan.
Yani REİS’in dediği gibi hiçbiri ortalarda görünmez oldular.
Genel başkanlarından tutun da il başkanını ve yöneticilerine kadar.
Medya şovlarını bir kenara bırakırsanız adayı da ortada yok.
Kim var diye sorulursa ki soruluyor, CHP adayına destek ya Kandil’den geliyor ya Kandil’in güdümündeki partinin cezaevindeki eski genel başkanını Selo’dan, veyahut yurt dışından geliyor.
Selo ‘Oylar CHP’nin adayına’ diyor.
Kandil ‘Oylar CHP’nin adayına’ diyor.
Şu hale bakın.
Ne duruma geldik.
Bu zamana kadar partilerine oy veren CHP’liler bile adeta isyan etmiş durumda.
Ya iyi parti tabanı?
Kandilin ve batının desteklediği adaya oylarını verecek mi?
Buna ihtimal vermiyorum.
Ya Saadet Partisi?
Bu partinin tavanı her yana oynayabilir.
Zaten onların rotası rüzgar gülü gibi çok yönlü.
Ama eskiden bu partiyi destekleyenler bu saatten sonra gidip de oylarını terör örgütüyle el ele olanlara verecek mi dersiniz?
İşte son anket oranı… LİNKE TIKLAYINIZ
“Müslüman bir sokulduğu delikten bir daha sokulmaz” diyebiliyoruz.
İSTANBUL ÇOK ŞANSLI
Devletin tüm imkanları, iktidarın tüm imkanları, tüm siyasiler bu dönem İstanbul için en iyisinin yapılması adına sokaklarda halkla kucaklaşıyor, İktidarın belediyeye özel ayrıcalık tanınması adına yapılacak hizmetleri bire bir vatandaşa aktarıyor.
Aslında İstanbul’un başına talih kuşu kondu diyebiliriz.
FARUK ÇELİK FARKI
Parti sorumluluğu, teşkilatçılığından tutanda bakanlık dönemlerinde üstlendiği tüm görevlerde devlet kayıtları ve vatandaşın vicdanına altın harflerle nakış nakış işleyerek gönüllerde taht kuran bir Faruk Çelik, İstanbul sokakların da güler yüzüyle halka hizmette adeta kefil olduğunu aktarıyor.
“Faruk Çelik varsa sorun yok” diyen Şanlı Urfalılar gibi.
Bir hatıramı anlatmaktan geçemeyeceğim.
Bir gezi nedeniyle Şanlıurfa’da bulunuyoruz.
Urfa’nın Bakanı Faruk Çelik’in çalışma yaptığı şehirde basın mensubu gözüyle esnaf ve taksiciler üzerinde nabız tutuyor vatandaşla hasbihal ediyoruz.
Esnaf sohbetlerimizde Sayın Bakan’ın hizmetleri konusunda memnuniyet derecelerini ve tepkilerini ölçmek için olumsuz cümle kurma gibi bazı girişimlerde bulundum..
Daha cümlem bitmeden Vatandaşın “Faruk Baba’ya laf söyletmem. O candır can” diyerek sahiplenmesini gördüm.
Aynı olayı bir taksiye bindiğim de yaptığımız sohbette de yaşadım.
Ve o anda Bursa’dan gelip de Şanlı Urfa’da halkın gönlünde bu denli taht kuran bir ağabeyimiz olduğu için duygu dolu anlar yaşadım.
Ama bunu hiç belli etmemeye çalıştım.
Oradan ayrıldıktan sonra o duygu yoğunluğuna dayanamayıp dışarı vurmak zorunda kaldım.
İşte tam da o nokta da Bursa’nın gerçekten çoook şeyler kaybettiğine orada bir kez daha şahit olmuştum.
Gayet sabırlı, tevazu, liyakat, ustalık ve adamlıkta Türkiye’nin sayılı kişilerinin başında geldiğini düşündüğüm Faruk Çelik, her zaman durduğu yeri çok iyi bilen örnek bir şahsiyet, örnek bir ağabey olarak gelecek nesillere parmakla gösterilecektir diye düşünüyorum.
Partisi ve davası adına aldığı tüm sorumlulukları başarıyla yerine getiren Bakan Çelik, İstanbul’da da aynı kararlılıkla sahiplenme duygusuyla halkın arasında çalışmalarını yürütüyor.
Allah kolaylık versin.
Makam mevki gözetmeksizin her an göreve hazır olan, davasına hizmette hiçbir fedakarlıktan kaçınmayanlar olduğu sürece bu davanın önünde kimse duramaz.
Bu gibi değerlerin kıymetlerinin bilinmesi dileğiyle.
Pazar günü yapılacak seçimin hem İstanbul’umuza hem de Türkiye’mize hayırlı uğurlu olmasını yüce Mevla’m dan niyaz ediyorum.
Allah memleketimiz, milletimiz, devletimiz ve ordumuzun ayağına taş değdirmesin.
Amin..
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın