Müslüman Türk milletinin temel taşı aile mefhumunu yok etmek isteyen şer odakları televizyon programları aracılığıyla en kadim değerlerimize saldırırken RTÜK sadece seyrediyor. Televizyon dizileri, gündüz kuşağı programları, magazin yayınları ve yarışma formatlı içerikler Türk aile yapısını yerle bir etmesine rağmen ilgili kurum göstermelik cezalar kesmekle yetiniyor.
Aile yapımız ve temel değerlerimiz; TV dizileri, sosyal medya fenomenleri, gündüz kuşağı programları ve ünlülerin çarpık yaşamlarının anlatıldığı magazin programları nedeniyle büyük bir dezenformasyona uğrarken RTÜK caydırıcı cezalar vermiyor. Aileyi ve toplumu televizyon programlarından gelecek tehlikelere karşı korumakla mükellef olan RTÜK’ün, ciddi yaptırımlar uygulamaktan kaçınması, temel değerlerimize saldıranları daha da cesaretlendiriyor Aile STK’ları ve hukukçular, RTÜK’ün daha sert tedbirler alması gerektiğini beyan ediyor.
Aile Derneği Başkanı Adnan Kalkan, birçok televizyon programının aileyi ifsad ettiğini belirterek, “Televizyon dizileri, filmleri ve reklamları toplumu fesada boğuyor. Çocuklar, gençler ve aileler arasında ciddi yozlaşmaya sebep oluyor. Aile içi iletişimi ortadan kaldıracak sahneler yayınlanıyor. Aile kavramları tahrip ediliyor” dedi. Dizilerde şiddetin özendirildiğini kaydeden Kalkan, “Mesela bir dizide mahalle kamplaşmış ve silahlarla çatışıyorlar. Sürekli birileri öldürülüyor ve polis, jandarma ortada yok. Burada devlet bir bütün olarak âciz gösteriliyor. Açıkça suç işleme özendiriliyor. Sevgilisi olmayan kız ot gibi, sevgilisi olmayan erkek odun gibi, ders çalışanı inek gibi gösteriyorlar” ifadelerini kullandı.
RTÜK’ün bu tarz programlara karşı daha sert tedbirler alması gerektiğini vurgulayan Kalkan, “Devlet, vatandaşlarını her türlü tehlikeden korumakla mükelleftir. Bunu çeşitli yollarla, hukuki müdahalelerle gerçekleştirir. Burada soru şu: Çocuk, genç, aile demeden topluma bunca zararı veren TV programlarını neden engellemez? RTÜK neden müdahale etmez?” şeklinde konuştu. Söz konusu programların yasaklanması gerektiğine işaret eden Kalkan, “Bu yozlaştırma programları RTÜK tarafından yasaklanmalıdır. Devlet bugün ve geleceğin teminatı olan başta çocuk ve gençleri, toplumun temeli olan aileyi bu zararlı programlardan kurtarmalıdır” şeklinde konuştu.
Hukukçu Ali Osman Bağırgan da belirli TV programlarının suçu ve suçluyu meşru gösterdiğini belirterek, “Gündüz Kuşağı programlarında ve diziler de, suç ve suçluyu adeta olağan hale getirmektedir. Bu da aleni bir şekilde suçtur. RTÜK’ün buna göz açtırmaması lazım” şeklinde konuştu. Devletin vatandaşını korumasının hukuki bir zorunluluk olduğunu kaydeden Bağırgan, “Dolayısıyla aileye ve topluma zarar veren yayınların RTÜK tarafından ciddi yaptırımlara uğraması bir hak kaybı değil, bilakis devletin vatandaşını güvenceye almasının tezahürüdür. Aileyi ifsad eden, kadim değerlerimizi yozlaştıran dizi ve programların RTÜK tarafından çok sert şekilde cezalandırılması elzemdir” dedi.
Harun Sekmen- Yeniakit.com.tr
MANŞET
03 Aralık 2024MANŞET
03 Aralık 2024MANŞET
03 Aralık 2024MANŞET
03 Aralık 2024MANŞET
03 Aralık 2024MAGAZİN VİDEO
03 Aralık 2024YAŞAM
03 Aralık 2024