O Protestolar Çavauşoğlu’nadır Partiye değil!
Çavuşoğlu olumsuzlukların faturasını ödüyor.
Ak Parti’de seçim çalışmaları devam ediyor.
Doğal olarak adaylar yapacaklarını edeceklerini insanlara aktarmaya yetki verirlerse Bursa halkına hazırladıkları çeşitli projeleri tanıtmaya çalışıyorlar.
Gel gör ki AK Parti’de durum adayların gayretli çalışmalarına rağmen Birilerinin bıraktığı olumsuz etki nedeniyle başkan adayları vatandaşı ikna etmekte oldukça zorlanıyor.
Bu şaka değil gerçeğin ta kendisi.
Peki Bursa’yı bu duruma kim ya da kimler getirdi.
İşte size bir örnek.
Geçtiğimiz günlerde Kaplıkaya da bir salonda mahalle toplantıları babında gerçekleşen bir etkinlikte konuşan Çavuşoğluna gösterilen tepkiler.
Sayın Çavuşoğlu konuşmaya başladığı orada bulunanlardan bazıları sırtını dönmüş tepkilerini ortaya koymuşlar.
Çavuşoğlu da bunların doğru olmadığını söyleyerek zaman bu zaman olmadığını ima ederek birliktelikten bahsetti.
Ve şu cümleleri kurdu:
“Geldiğimden beri gözlemliyorum ki kiminiz arkasını dönmüş, kimisi küskün, kimisi yüzümüze bakmıyorsunuz.
Anlıyorum kırgınlıklar küskünlükler olabilir. Belki vekillerimize, belki bize kırgın olabilirsiniz.
Bunları bir kenara bırakıp 31 Mart’ı başarıyla tamamlayalım” Gibi bazı sitemlerde bulunmuş şimdi birlik zamanı mesajı vermiş.
Burada şu ince noktayı ayırmak gerekir.
“Hakan Çavuşoğlu’na dönülen sırtlar Partiye değildir, davaya değildir, REİS’e değildir.”
Bu nokta da Sayın Çavuşoğlu’na sormak lazım.
Bu insanlar durup dururken mi size sırtını döndü.
Durup dururken mi tepkilerini ortaya koydu.
Durup dururken mi kırgın küskün oldu.
Bunları ve süre gelen sebepleri siz daha iyi biliyorsunuz.
İnsanlarda bakacak yüz mü bıraktınız?
Bir, iki, üç değil.
Siz zamanında insanlara sırtınızı döndünüz şimdi de bu insanlar size sırtını dönüyor hepsi bu.
Bunları neden hesaba katmadınız.
Yarın aynı huy suy devam etmeyeceği kim garantisin verebilir.
Çavuşoğlu ile Ayhan Salman’ın gerek teşkilatlar gerekse seçmen üzerine ektiği olumsuz tohumlar işte tamda bugünlerde meyvesini vermeye başladı.
Ne kadar zor bir manzarayla karşı karşıyayız.
İL başkanlığını keyfi tutumla yönetmekle AK siyasetine en büyük darbeyi siz vurmadınız mı?
CHP ya da diğer muhalif partiler yüz sene aleyhte propaganda yapsa sizin bu kadar kısa sürede verdiğiniz zararı veremezlerdi.
Bunu siz başardınız.
Milletin Ak Partiye sırtını dönmesine elinizden geleni yaptınız.
İnsanları ve teşkilatlara bağırarak sindirme politikası güttünüz.
Korkutma politikası güttünüz.
“Belki milletvekillerimize belki bize kırgınsınız” derken vekil listelerinde tam bir facia oluşturduğunuzu kabul ettiğinizi mi anlayalım?
Bursa artık senden sorumlu değil.
“Bütün yetkilerin elinden alınmış birisi olarak bu gücü kendinde göremeyeceğini artık anlamalısın.”
Bursa siyasetini dizayn etme hakkınız yok.
Parti içi hıyararşi de Bursa’da sizden daha önemli yetkiye sahip MKYK üyesi Efkan Ala var.
Sayın Ala elindeki yetkiyi kullanmayınca siz meydanı boş bolmuş insanlara bağırarak parti yönetmeye çalışıyorsunuz.
Efkan Ala ise Bursa’ya gelen Bakanlarla toplantılara katılıp boy boy poz versin.
Böyle bir çarkın işlediği Bursa asla iflah olmaz.
“Bugün gelinen nokta da başkan adayı gösterilenlerin vatandaş karşısında zorlanmalarına, zor anlar yaşamalarına sebep Sayın Çavuşoğlu ve İl başkanı Ayhan Salman’ın yaptığı yanlışların olumsuz getirisidir.”
Durumu bu aşamaya getirdikten sonra adayların milletin önüne adeta yem olarak sürülmesi, gelecek olan tepkilerin onlara yönelik olduğu algısı oluşturulmasıdır.
Aslında tüm bunlara rağmen sizlerin inisiyatifinde oluşturulan adaylar olmasına rağmen tepkiler onlara değil direk sizedir.
Yani Ayhan Salman ve Çavuşoğlu’nadır.
“Ama öyle inanıyorum ki, tüm bu ektiğiniz olumsuzluklara rağmen AK Parti seçmeni ne REİS’ine ne de partisine sırtını dönmeyecektir.”
En zor zamanlar da bile davasına sahip çıkan vefalı seçmeni bu seçimde de hem adaylarına hem partisine hem de REİS’ine sahip çıkacaktır.
Varın başarıyı yine siz kendi hanenize yazın.
Ama siz gerçekten de partiye hiç olmadığı kadar kötülük edenler olarak tarihe geçtiniz.
“Öyle inanıyorum ki, geçmişte olduğu gibi 31 Mart’ta da HDP ile arka planda ittifak eden CHP’ye bu milletin eli gitmeyecektir.”
Düşünün; şu partiler tek vücut olmuş.
TKP, CHP, İP, HDP, ve SP’den oluşan zillet ittifakı, Türkiye Cumhuriyetinin milli menfaatlerini ilelebet korumaya çalışan ve bunun için aynı safta yer alan, güç birliği yapan Adalet ve Kalkınma Partisi ile Milliyetçi Hareket Parti’sinin Cumhur ittifakına karşı blok güç oluşturmuş.
Ak parti 5 yıldır HDP ve PKK ile mücadelesini MHP’nin onayladığı kıvama getirmişken, HDP ile yakın temas kuran ve adeta HDP’lileşen, ittifaklaşan CHP’ye tabi ki gereken tavrı gösterecektir.
Nihayetinde CHP içinde bile partisini HDP çizgisinden kaydıran Kılıçdaroğlu’na haddini bildirecekler var.
Zaten bunu alenen ilan etmiş CHP’li yöneticiler son zamanlarda seslerini yükseltmeye başladılar.
Hal böyle iken CHP’lilerin bile HDP ittifakına isyan ettiği oylarını vermeyeceğini mesajı verdiği bir dönemde her ne kadar AK Parti Bursa’daki yerel idarecilerin yaptığı yanlışlar ve genelde tüm haltlarına kızıp yorganı yakmayacaklarını, CHP ye oy vermeyecekleri kanısındayım.
Ak Partili böyle bir şey bırakın düşünmeyi aklından bile geçirmeyeceğini düşünüyorum.
Şimdi siz, vatanının milletini devletini seven biri olarak tercihinizi nasıl kullanacağınız yönünde elbette ki elinizi vicdanınıza götüreceksiniz.
Bunda şüphe yok.
Şunu düşünmeyin sakın!
Çavuşoğlu ile Ayhan Salman kendilerine siyasi rant sağlayacak.
Artık uçan kuş biliyor ki, onlar hali hazırda yükselen kaleye büyük darbe vurmuştur.
Bunların tüm samimiyeti ve inandırıcılığı gönüllerden silinmiştir.
Bu minvalde adamcılık ve ayrımcılığı her fırsatta ortaya koyduklarını, ak partinin en yüksekten en alt kademesine kadar herkes biliyor.
Sonuç itibarıyla 31 Mart’ta Bursa’da yaşanacak başarı bunların olmayacaktır, bunda herkes hem fikir olmalıdır.
Başarı her zaman olduğu gibi REİS’in dir.
“Eleştirilerimizi yine yapacağız, yapmalıyız, yapmak zorundayız.
Eksiği hatayı yanlışı yine yazacağız, yazmak zorundayız.
Ama biz bunları yazarken bazı aklı evveller bizleri hain, ak parti düşmanı gibi sıfatlar yakıştırmaya çalışıyorlar.
Oysa yanlışların düzeltilmesi, hataların giderilmesi adına yazdığımızı cümle alem biliyor.
Hain damgası vurmaya kalkanlar ise bilerek yanlışta ısrar edenlerdir.
İşte bunlar asıl hainlerdir.”
Bu davanın sahipleri biziz, sizsiniz.
Kaymağını yiyenler değil.
Basit bir örnekle konuyu kapacağım.
Yüksel Özkan’ı Yüksek İhtisas Eğitim Araştırma Hastanesi’nin başına getirildi.
Sonra kişi istifa edip CHP’den aday adayı oldu vs.
Peki, Sayın Özkan’ı kim getirmişti o göreve?
Hakan Çavuşoğlu.
Bursa’da Partinin bu duruma düşürülmesinin altındaki imza kimin?
Haaa.
Eeee.
Yaaa…
O halde…
Bana gerçek dava adamının kim olduğu hikayesini kimse okumasın!
Kalın sağlıcakla.
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın