Ak Parti kısa yoldan zenginleşmenin yolu… Viskici, ihale fesatçısı rantçılara… Al sana kişilik, adamlık!
Zamanımızda ahlak öyle bozuldu ki çoğu çıkar peşinde iki yüzlü.
İstisnaları ayrı tutuyorum.
Dürüst dava erlerine saygımız sonsuz.
Bu nedenle sözünü esirgemeyen hatır gönül demeyerek doğruyu söyleyen kişiyi kimse sevmez.
Herkes yanından uzaklaşır.
Bu kişiler her doğru her yerde söylenmez denilerek zamana uydurulur ya da kapı dışarı edilir. Yüzsüzlük ederek mücadeleye devam edemezseniz yani yamulmazsanız hiç kimse yüzünüze bile bakmaz.
Allah’tan korkmuyor kuldan utanmıyorsanız, binlerce kişinin vebaline girdiğinizde rahatsız olmuyorsanız şeytandan ne farkınız olur?
Şeytana destek şeytana hizmetir.
Allah bu gibilere akıl fikir versin.
“Durmak yok yola devam” diyerek kalıplaşmış sloganı kendi çıkarları adına kullananlar Dosdoğruya mı yoksa yamuk yola mı devam ediyor?
Ne yazık ki, Yol akıbetimizi belirliyor.
Veballer ise görülmüyor ya da farkında değiliz.
Allah yar ve yardımcımız olsun.
Siyaset öyle bir noktaya geldi ki insanlarda kişilik, adamlık bırakmadı.
Pazarda satılık meta gibi kim çok para ve makam verirse hemen oranın adamı olunup davulu çalınmaya başlıyor.
Anlamıyorum yahu.
“Reis nereden buluyorsa hep kendine ihanet edecek adamları bir yerlere getirip onların çiftesini yiyor.”
Ama hep böyle mi olacak?
Ne zamana kadar bu tutarsız, çapsız ve ihanet şebekeleri alabildiğine fırtına estirmeye devam edecek?
Şu hale bakın ki çıraklık, kalfalık, ustalık devirleri derken artık ortada devir mevir kalmadı.
Şu an ki adaylara bakıyoruz yakından uzaktan kendiyle hiç ilgisi olamayanlar yine liste başında yerlerini aldılar.
Zamanında Abdülhamid han hazretlerinin yanı başına kadar dava adamı gibi her deliğe başını sokanlar ihanetleriyle birden ortaya çıkıp gerçek yüzlerini gösterdiler.
O dönem de terör vardı.
Şimdiki pkk nın farklı versiyonu.
Bugün Ak Parti içinde öyleleri var ki, milletin imanlı evlatlarını inim inim inletiyor, zinakarları ve viskicileri baş tacı ediyor.
Milletin imanlı evlatları dertlerini üst makamlara ulaştıramıyor, çünkü viskiciler yolları kapatmış vaziyette.
Eski emektarlara derdini anlatsan Cumhurbaşkanımıza bir telefonla iletmek zormuş gibi inzivaya çekilmiş vaziyetteler.
Milletin imanlı evlatlarının zulme uğramasını göğsünü siper ederek durdurmak yazı gündelikçilere yani yine bizlere düşüyor.
Viskici, zinakâr, ihale fesatçısı rantçılara dünyayı dar etmek onları Ak Partiden kovuluncaya kadar çalışmak.
Ama kim?
Kimsenin umurundan değil.
PARTİ ZENGİNLEŞMENİN KAPISI OLDU
Artık herkes biliyor ki, Türkiye’de siyaset, kısa yoldan zenginleşmenin yolu olmuş.
Hizmet vs, onlar halkı aldatma için söylenen laflar.
Yani hem halkı hem de REİS’i aldatıyorlar.
Hizmet bahane rant şahane.
Halk biliyor aslında.
Bu adamlar etrafında dürüst adam mı ister?
Yoksa her dediklerini yapacak emir eri mi?
En tepeden aşağıya herkes kendine emir eri arıyor.
Çünkü kimse masum değil.
Bir tanıdığım Belediye Başkanlığı için aday adayı oldu.
Dedim “Senin aday olma ihtimalin zayıf, niçin para harcıyorsun? Dedi ki 30, 40 bin tl para harcadım. Ama bunun karşılığı, işsiz, oğlana, kıza, geline yatırım yaptım. Bunlar bana dönecek.”
Anlamamış gibi nasıl yani dedim.
Gülümsedi.
Bu en basiti.
Ya aday olup seçilenler?
İşte Türkiye siyasetinin hali bu!
İster sağcı ister solcu ister dinsiz ister dindar olsun.
Kim olursa olsun.
Ne yazık ve de çok yazık ki sistem böyle kurulmuş.
İyice de dibe vurmadan bu yoldan çıkmak, gerçekte hedefe giden ülke menfaatini sağlamak adına asli gerçeğe yönelmek gerekir.
Bu eğri yoldan tamamen çıkılmadığı sürece iş işten geçmiş, korkunç gerçeklerle baş başa kalınmış olacak.
Allah insanlara biraz olsun akıl, izan ve Allah korkusu versin.
Yoksa bu gidişle gelen paşa giden paşa, yiyen ağa sadece çıkar ilişkileri üzerine kurulan bir çark.
Dava yerlerde sürünür olmuş.
REİS yereli toparlaması lazım.
Zire güç yerelden başlar.
Gerçek dava adamları davadan kopmadan siyaset üzerine çalıp çırpanlara dur demeli, dava ve partinin uçuruma sürüklenmesini önlemelidir.
Bunu yaparken de en yakınından başlayarak yerellere kadar uzanan gerçek bir ayıklama operasyondur.
Yoksa değişim diye diye gerçek dava erleri kapı dışarı edildi.
Yazık.
Hakikaten gerçekten merak ediyorum şu an genelde olduğu gibi Bursa’da ki bu dava ne merak ediyorum.
Dava şuuru da neymiş efendim?
Menderes’ in etrafında, Özal’ın etrafında da bir yığın hain vardı.
Bugün de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyib Erdoğan’ın etrafında da hala hainler kol geziniyor.
Ama REİS seleflerinden çok şükür daha güçlü olduğu için bu şeytanlar pek fazla kafalarını kaldıramıyorlar.
Ama hala fırsat kolluyorlar.
Hala varlıklarını sürdürüyorlar.
Karşı hain tarafın ajanları olarak fırsat kolluyorlar.
Allah fırsat vermesin.
Her yerde Menfaatçılar, Ahlaksızlıklar, İsraf, Torpil, Adam kayırma almış başını gidiyor.
Cimer’i Bimer’i ara ki bulasın.
STK’lar, Vakıflar, dernekler korkudan ya da çıkarcılıktan susuyor.
Diyeceğim o ki; AK parti eski Ak parti olmaktan çıkmış, birilerinin para kazanma çiftliğine dönmüş.
REİS’e sövüp sayanlar ise bugün Ak parti çatısı altına hücum edip köşe tutmuş, batan geminin malları düsturuyla hareket etmek için fırsat kollar duruma gelmiş.
Hulası kelam Hizmet diye gelenler davayı hezimet ettiler.
Gidiş bu gidiş.
Ama bu gidiş iyi bir gidiş değil.
Allah Reis’e, davaya, devlete ve millete hayırlı kapısını açsın.
Kalın sağlıcakla.
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın