AK Parti İl, Osmangazi, Yıldırım, derinleşen yara ve kamuoyu yoklaması..
Benzer Konular
Herkes birbirinin kötülüğünü söyleyince iş ortaya kalmış.
Osmangazi tam bir sürpriz..
Ankara’ya çağrılan isimlerden Hasan Kılıç ile Hasan Durmayaz isimleri sunulmuş Genel Merkeze.
İki taraf birbirini kötüleyince İş Ali Sait Adiloğlu ile Ufuk Çömez’e kalmış.
Ve piyango hiç alakası olmadığı şekliyle Ufuk Çömez’e vurmuş.
Dolayısıyla hem Yıldırım’da hem Osmangazi’de asıl piyango Tahsin Kara’ya vurmuş oldu.
Uçuruma doğru hızla yol alınıyor.
Ufuk Çömez ismi Ankara’da ortaya çıktığı ifade ediliyor.
Zaten hep böyle olur ya.
Birilerini didiştir diğerini öne çıkar.
İki taraf birbirine girince iş çömeze kaldı.
Ama Bursa’da durumun çok ciddi olduğunu söyleyebiliriz.
Bu durum gerek Bursa gerekse Ankara’da kaygıyla takip ediliyor.
Bursa’da ki Malum ERK gidişattaki problemleri bildiklerini sanıyorum.
Bu işin bilincinde olmaları gerekiyor.
Çok ciddi şekilde yaraya parmak basmaları gerekiyor.
Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, İl Başkanı Ayhan Salman ve Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş sorunu çözmesi gerekenlerdir.
Bu yarayı sarması gerekenlerdir.
Açılan yaranın derinleşmemesi için ufku geniş tutmaları, acil önlem almaları gerekiyor.
Bunun çok ciddi bir durum olduğunu ya farkında değiller ya da umursamaz haldeler.
Son haftalarda küskünlerin potansiyel olarak katman hacmi genişliyor.
Bunu sahada görebilirsiniz.
Gidişatın pek iç açıcı olmadığı her platformda konuşuluyor.
Hem de öyle böyle değil çok şiddetli tepki seviyesinde konuşuluyor.
Bu acı gerçektir.
‘Yok yahu öyle değil bize yansıyan bir şey yok’ deniliyorsa işte en büyük hata ordan başlıyor zaten.
Bakın gelen gideni aratır deyimi gerçekleşmesin.
Şu yazdıklarımız sahadan alt tabaka, üst tabaka ve genel gündemden aldığımız kamuoyu yansımalardır.
Yanmayan yerden duman tütmez.
Cemalettin Torun döneminde bilinçli hareket tutum organizasyonlar belki olabilirdi ama şu an ki durum bence ya iş bilmezlikten ya da vurdumduymazlıktan kaynaklanan kötüye gidiş söz konusu.
Konuşulan şu: Siyaset cahili hamleler yapılıyor.
Ortada ya bir organizasyon var ya da polyanacılık oynanıyor.
Hiç alakasız kişilerin teşkilat adayı olması bir operasyonun resmidir.
İL YÖNETİMİ!
İl toplantılarından birinde baştan sona yaşananlarla ilgili neler olup bitiyor konusunu sorup soruşturdum.
Yok böyle bir beceri yetenek dedirtecek türden atmosfer ortaya konuluyor.
Sayın Salman’ı konunun dışında tutuyorum.
Bu yönetimin çoğunluğu özellikle yürütmede bazıları “süreçte yaşananlardan, yaşanacaklardan, seçimin ciddiyetinden, siyaset nedir niçin yapılır, nasıl yapılıyor, tarz nedir ekip nedir” gibi konulardan bihaber yönetim kurulu söz konusu.
Açık söylüyorum.
Bir teşkilat başkanı var ki dillere destan.
Ve bu yönetimin çoğunluğunda Bursa’yı sırtlayıp taşıyacak, takım temsil edecek bir dünyada görünmüyor.
REİS’in uykusuz geçen günleri, çabaları, dünyayla boğuşması birilerinin adeta umurunda değil.
Manzara içler acısı.
İşin sorumluluğunu ciddiyetini hala birileri kavrayabilmiş değil.
Dediğimiz şu; Sayın Salman hiç kusura bakmasın paçasından kendi yönetimi aşağı çekiyor.
SEKMENT AŞAĞI İNDİ
Bursa’da daha önce orta düzeylerin ittifakı vardı.
Bu orta düzeyler birleşip üst sekmen siyaseti kenara koymuştu.
Şimdi ise alt sekmen orta sekmeni kenara koydu.
Maalesef düzey gittikçe aşağı doğru iniyor.
BİRİLERİ SUSUYOR!
Şu an birileri neden susuyor?
İki cevabı olabilir bunun.
Birincisi; herkes şaşırmış vaziyette.
“Bu kadarını da beklenmiyordu nasıl bu kadar olabilir? Sorusuna cevap arıyor.
İkincisi; şu an kırgınlık, kızgınlık bağrışmada partinin uğrayacağı zarardan çekinip partiyi gerçek kalbiyle ruhuyla sevenler var.
Hani bir çocuğa iki kadın annelik iddiasında bulunur. Hazreti Ömer’e gider. Hz. Ömer, ‘çocuğu ortadan ikiye ayırın’ der. Çocuğuna kıyılmasını istemeyen gerçek anne ‘ben vazgeçtim onun olsun’ der.
İşte bugün AK Parti Bursa’sın da yaşanan tam da budur.
Yani burada ki suskunluk, partiye bir zarar gelecek korkusuyla yapılan bir duraksamadır.
İki tane cevabı olabilir eşittirindeki karşılık ‘büyük bir şaşkınlık’ yaşanmasıdır.
Herkes adeta küçük parmağını ısırıyor şaşkınlığından.
Nasıl böyle bir acemice hamleler olabilir sorusuna cevap arıyor teşkilatlar ve taban.
İkincisi partiye bir zarar gelebilecek, REİS’e zarar gelebilecek laf gelebilecek korkusuyla sabır ve suskunluğa gömülenler.
Susuyor herkes.
Ama fatura çok kabarık duruyor.
İnşallah bir göz yanılgısıdır.
Ama gerçek hiç de öyle demiyor.
Birilerdi bu zarardan korkmadan hamleler yapıyor.
Şu an ki tarz budur.
KAMUOYU YOKLAMASI
Yakında kamuoyu yoklamaları başlar Bursa’da ne olup bitiyor ortaya çıkar.
Gözlemim şudur:
Şu an ki durum iyiye gitmediği üzerinedir.
Belediye başkanlarının değişip değişmeyeceği kamuoyu yoklamaları doğrultusunda karar verilir.
Genel merkezin koyduğu yüzdelik oranı yakalayabilenlerle devam edilir.
Birileri bana kızıyor olabilir.
Ama vallahi de billahi de gerçeklerin ta kendileridir şu bahsettiklerim.
O kadar insanla görüşüyorum ki adeta gönülle kamuoyu yoklaması nabız ölçer duruma geldim.
İnsanların olum ve olumsuz tepkilerini tartmaya çalışıyorum.
On kişiden yedisi moral men çöküş yaşıyor.
Adeta umudunu yitirmiş görüntüsü insanların yüzlerine hakim olmuş.
İçinde bulundukları geminin altı delinmiş.
Birilerince “Ev yanıyor deniliyor, birilerince de ya durun biraz daha sucuk çevirelim sonra bakarız” deniliyor.
Bugün Bursa AK Parti’de “Camcı dükkanına girmiş fil” görüntüsü yaşanıyor..
Böyle büyük riskler alınabilir mi?
AYHAN SALMAN İYİ NİYETLİ!
Aslında İl Başkanı Ayhan Salman’ın çok iyi niyetle hareket ettiğini düşünüyorum.
Ama ne yaparsanız yapın el üstünde el oluyor demek ki.
Sınırınız bir yere kadar konulmuş.
İl başkanlığı idare edilebilir çünkü temsil makamıdır.
Ama ilçeler koşturacak, çalışacak, en aktif olacak getiriyi sağlayacak ana kollardır.
Ama şu ana kadar ilçelerde ortaya çıkan tablo gemi su alıyor.
BOZBEY’İN AĞZI KULAKLARINDA
AK Parti’nin Bursa’da ki görüntüsü CHP’ye bayram ettiriyor.
Mustafa Bozbey’in ağzı kulaklarında adeta dört köşe.
Bugünkü şartlarda Bozbey seçime girse Büyükşehir’i çantada keklik görüyor.
Bu zamana kadar birikmiş kazanımları emekleri bu duruma getirenlere, bu günaha sebep olanlara başta AK Parti genel merkez olmak üzere yeter de artar.
Sonra da Alim Şahin gerçekleri niye yazıyor derler.
Bir türlü saklayamıyoruz telaşına düşün.
Gerçekler Sakladıkça yardan düşmek kaçınılmaz.
Tıpkı “Deveyi yardan eden bir tutam ot” misalini veren Arınç gibi.
Kendi dedi ama uçurumdaki bir tutam ota göz koyanda kendisiydi.
Yazık.
İnşallah yol yakınken, tökezleme devresine girmeden tedbirler alınıp hatalara yanlışlar a daha fazla mahal verilmez.
Son bir not.
Hasan Kılıç’ı Ankara’ya davet ettiren zihniyet Alpaslan Yaldızı’ da Nilüfer’e atasın konu kapansın.
Kalın sağlıcakla…
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın