Tek kişilik ordu! Urfa… Bursa!

15 Nisan 2017 Cumartesi, 12:19
alim şahin

Beklenen gün geldi çattı.

Yarın sandıklar kurulacak Türkiye’nin kaderi belli olacak.

Herkes kendine göre senaryor yazıyor, biçiyor oynuyor.

Ama gerçek senaryoyu halk yazacak.

Dünyanın gözü ve kirli düşünceleri Türkiye’ye kilitlendi.

15 Temmuz’da Türkiye’yi haritadan silmek isteyenler..

Dünyanın süper ecnebi güçleri Referandum sürecince ağızlarından salyalar akıtarak devletler eliyle alenen Hayır propagandası yaptı.

Ama ters tepen oyunlar.

Allah’ın da bir oyunu vardı.

Avrupa’da ki Türkler bir önceki seçimlerin 10 kat fazlası referanduma oy kullanarak ilgi gösterdi.

Bu da şu demek;

Türkiye düşmanları kazdıkları kuyuya düştü.

 

Ve Anadolum…

Memleket insanı şer cephesinin öncülük ettiği terör örgütlerinin hayır çağrısına rest çekti.

Meydanlar insan seliyle EVET çağrısına koştu.

İstanbul’dan iki milyondan fazla EVET sedası yükseldi.
İzmir yine öyle. .

Adana, Urfa, Malatya ve diğer doğu illerinden adeta tam bağımsızlığa susamışlık yaşandı.

Karadeniz yüzde 70 ila 90 arası EVET diyor.

 

BURSA!

Ancak dikkatimi çeken nokta maalesef Bursa.

Bursa Türkiye’nin dördüncü büyük şehri.

En çok nüfus olan illerin başında geliyor.

Resmi olmayan rakamlarla yaklaşık 3 milyonluk bir kent.

Referandum çalışmalarında bakanların biri gitti diğeri geldi, parti yöneticileri vs. çok sayıda bakanı ağırladı Bursa.

Reis Bursa’ya geldi.

Gökdere meydanı yerine eski stadın yıkıntıları arasında çevrili bir ortam hazırlandı.

Sadece çimlerin hakim olduğu yeşil alan.

Futbol sahası dikdörtgen biçiminde uzunluğu 90-120 metre genişliğiyle İnsanlar oraya davet edildi.

3 Milyonluk kentte yeşil alanı bile tam anlamıyla dolduramayan bir kent.

Beklenen kalabalık yoktu.

Toplam da tahmini 15 bin kişilik bir kalabalık Reisi ağırladı.

Belki hayal kırıklığı yaşandı ama sandıkta bunun böyle olmayacağını umuyorum.

 

URFA!

Urfa’nın nüfusu 800 bin.

Orada tek kişilik bir ordu kuruldu.

Hizmet ve insana verilen değer.

Adı Faruk Çelik.

Gönüllere taht kurdu.

Urfa’ya değer katan Sayın Çelik’e karşı öyle bir sevgi oluştu ki bir selamıyla yüz binler alanlara aktı.

Reis’in Şanlı Urfa mitinginde 250 bine yakın insan seli oluştu.

Soru şu:

3 milyonluk bir kentte 15 bin bilemedin 20 bin kişilik kalabalık oluşurken, 800 bin kişilik kent 250 bin kişiyle insan seline nasıl dönüşebilir?

urfa mitingi referandum

Çok basit.

Gönülleri feth ederek.

İşte Bakan Çelik bunu yaptı.

Bursa’da gönüller kırık, porsumuş nabızlar atmaz halde.

Görüntü öyle olsa da duyguların öyle olmadığını düşünüyorum.

Her şeye rağmen Bursa’da yükü omuzlayan Ak Kadınların hakkını kimse ödeyemez.

Bursa yarın sandık başında görüntüdeki hayal kırıklığını sürprize çevirip Reisi mahcup etmeyeceğine inanıyorum.

Bursalıya güveniyorum.

Bursa Osmanlının yadigarıysa bunu başaracaktır.

“Ovünüp durduğunuz Osmanlı, bir kilo şekeri bile imal edemeyen Osmanlı” diyerek ecdata hakaretler yağdıran Kılıçdaroğlu’na, Osmanlı’nın evlatları büyük bir ders verecektir.

Oysa Osmanlı şeker ürettiği zaman Avrupada şekeri tanımıyordu bile. Hem üretip hem dünyaya satıyordu Osmanlı.

Ama yalanlarıyla, karalamalarıyla meşhur Kılıçdaroğlu her zamanki ihanetini ortaya koymakla asli görevini yapıyordu.

Öyleyse Osmanlının torunları olarak Bursa’da asli görevini ve sorumluluğunu EVET diyerek yöreni getirecektir.

Buda Terör örgütlerinin başını çektiği şer cephesine büyük ders olacaktır.

Altını bir kez daha çizelim.

Şanlı Urfa’da ki sevgi seli Bursa’ya ulaşmadıkça gelecek seçimlerde Bursa’nın geleceği aydınlığa çıkmakta zorlanacaktır.

Anlamak istemeyenler de olsa ortada bir Faruk Çelik faktörü var.

Bunu cümlesinin artık bellemesi gerekir.

Yarın Allah’ın izniyle yeni bir miladın başlangıcı olacaktır yeniden şahlanış adına.

 

.

alimce29@gmail.com

facebook.com/alimsahinmalkocoglu

twitter.com/AlimSahin

 

Istırâbdır yiğidim azığımız, hicrandır

Mirasımız mahkûmdur, mahzundur, perişandır

Gene de ye’se düşme yiğidim; imtihandır

Filizlenen her ölüm, mazlumlara nişandır

Ne gönüllerde sevinç, ruhlarda beyaz kaldı

Ufka bir bak, ilerle; inkılâba az kaldı.

 

Ülkemden hatırıma hep sefiller geliyor

Bin yüzlü Ebrehe’ler, kara filler geliyor

Şimdi devran değişti; ebâbiller geliyor

İbrahim bahçesinden taze güller geliyor

Âlemde, duyulacak kutlu bir âvaz kaldı

Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı.

 

Çöküyor sırtımızda yükselen vahşi duvar

Heykeller kırılıyor; dökülüyor mumyalar

Toprağın sinesinde umut var, heyecan var

Okşadığın her kökten fışkırıyor bir bahar.

Buzlar çözüldü; kıştan kuru bir ayaz kaldı

Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı.

 

Gözlerin âyet âyet büyüyen bir bebektir

Ellerin sokaklarda uçuşan kelebektir

Sana rehberlik eden ne cindir, ne melektir

O bir İnsan-ı Kâmil, mücella bir dilektir

O’ndan bize ebedi sürecek bir haz kaldı

Ufka bir bak yiğidim; inkılaba az kaldı.

 

Bulanık akan sular durulacak yeniden

Gökyüzüne direkler vurulacak yeniden

Saâdet menziline varılacak yeniden

Çağlar üstü bir nizam kurulacak yeniden

Cehaletin elinde lanetli bir saz kaldı

Ufka bir bak yiğidim; inkılâba az kaldı.

 

Bu kan kokan coğrafya, bu çığlıklar senindir

Bu gözü yaşlı târih, hıçkırıklar senindir

Yeryüzünde çiğnenen bütün haklar senindir

Prangalı hükümler, aydınlıklar senindir.

Yıllardır, uygarlıktan sana hep enkaz kaldı

Ufka bir bak yiğidim, inkılâba az kaldı.

 

Tasalanma yiğidim; zaman bizden yanadır

Külümüzden yükselen duman bizden yanadır

Son durak, son ilahi ferman bizden yanadır

Dünya düşman olsa da, iman bizden yanadır

Kapıları açacak çoşkun bin niyaz kaldı

Ufka bir bak yiğidim, inkılâba az kaldı

 

Mahzenlerde beklemek ziyan artık, yiğidim

Fecr-i sâdık vaktidir; uyan artık yiğidim

Ateşlere girsen de, dayan artık yiğidim

Hakikate dönüyor rüyan artık, yiğidim

Zalimler için karar verildi; infaz kaldı

Ufka bir bak yiğidim, inkılâba az kaldı.

(Nurullah Genç)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Seçkin Talanöz