Sinsi oyun! Maskeler düşecek! Haydi artık…

07 Şubat 2017 Salı, 15:25
alim şahin

Bizler çok kritik bir süreçte kavgaları bir yana bırakıp hayır ve şer cephesine karşı ‘EVET’ de buluşma mücadelesi ve çağrıları yaparken, AK Parti il başkanı can damarı olan bu süreci il danışma toplantısında durup dururken kaşıyıp, kavga ve gerilim çıkarmakla buluyor. Bu adamın ya aklından zoru var ya da bilinçli şekilde birilerinin değirmenine su taşıma durumu var. Cümle Alem her şeyi zamana bırakıp, Bu düşüncemi de bir kenara not etsin.

***

Abdurrahman Dilipak’ın özetlediği gibi..

AK Parti-MHP ittifakına karşı, bütün gezi bileşenleri bir araya geldi. Hüda-Par ise referandumda EVET oyu vereceğini açıkladı.

Hayırcılar… Başı CHP ve HDP çekiyor. Son olarak bunlara “Hayır Partisi” eklendi. “Yeşil Sol Parti” diye bir parti daha varmış, onlar da “hayır” diyor.. PKK, PYD, KCK, FETÖ, DHKP-C, DAEŞ, hepsi hayırcı..

Meral Akşener, Abdullatif Şener de aynı safta!.. Bu arada; Haydar Baş seçmenini serbest bırakmış.. ANAP, BBP, DBP, Devrimci Parti, Demokrat Parti, DSP, Emekçi Hareket Partisi, EMEP (Emek Partisi), Ezilenlerin Sosyalist Partisi, Halkların Demokratik Partisi, Hak ve Eşitlik Partisi, Halkın Kurtuluş Partisi, Halkın Türkiye Komünist Partisi, Liberal Demokrat Parti, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, Perinçek’in Vatan Partisi, Merkez Parti, bunların hepsi HAYIR’cı..

Solculuğu bile birbirine benzemeyen, sağ, sol, liberal bir düzineden fazla parti HAYIR cephesinde buluştu.. Bunların hemen hemen hiç birinin siyasette esamesi okunmaz. Adını, genel başkanını bile kimse bilmez.. Hikayeden hayırcılar…

YSK’nın açıkladığı listeye göre; AK Parti, BTP, BBP, CHP, HDP, HÜDA-PAR, MHP, SP ve VP seçimlere girebilecek yeterliliğe sahip. Bunlar sandık müşahidi gönderecek ve kampanya yapabilecek. Bu bu süreçte, kim nerede duruyor, kim kimdir daha iyi tanımış oluyoruz..

AK Parti çevresini en çok üzen SP ve BBP’deki savrulma.. Ama onlar da bu tavırları ile aslında kendilerine zarar veriyorlar. Çünkü katıldıkları cephe için bir ağırlıkları yok aslında.. Onlarla görüş birliği içinde de değiller.. Bu durum Akşener ve Kazan’ın 28 Şubat mahkemesinde müşteki bile olmamaları gibi bir durum..

AK Parti çevresini en çok üzen SP ve BBP’deki savrulma.. Ama onlar da bu tavırları ile aslında kendilerine zarar veriyor. Çünkü katıldıkları cephe için bir ağırlıkları yok aslında.. Onlarla görüş birliği içinde de değiller.. Bu durum Akşener ve Kazan’ın 28 Şubat mahkemesinde müşteki bile olmamaları gibi bir durum..

Aslında Referandum sonucu belli. Sadece bu sonucun şiddeti, oranı belli değil.. AK Partililer, kazanmak için değil, yüksek bir katılım ve daha da yüksek bir oranda EVET ile güç göstermek için çalışıyor. Hayırcıların ki ise beyhude çaba.

Bu referandumda EVET demek, Türkiye’ye yönelik dış tehditlere, baskılara HAYIR demektir. AB, ABD, NATO, BM, IMF, MOODY’S, FITCH, S&P’ye, Axel Sprenger’ye, CNN’e, NYT’ye, BBC’ye, CIA’ye, MOSSAD’a, MI6’ya, Merkel’e “oyunu gördüm” demektir..

Buradan haykırıyorum. Kimse unutmasın ki, bu referandumda EVET demek, FETÖ’ye hayır demektir. Bir bakıma 15 Temmuz’un oylanmasıdır. Bu böyle biline…

Bu EVET, milletin kendi iradesine sahip çıkması anlamına geliyor..

Bu EVET “Koalisyona hayır, çözüm milletin hakemliğindedir” demektir..

Haydi millet… Hedef; EVET en az % 60, katılım % 75.. Bu hedef zor ve uzak bir ihtimal değil..

***

Unutulmamalıdır ki, Bu hayırcıların hayrı ‘Şer’dir, şerre delalettir.

CEMALETTİN TORUN..

Bizler çok kritik bir süreçte kavgaları bir yana bırakıp hayır ve şer cephesine karşı ‘EVET’ de buluşma mücadelesi ve çağrıları yaparken, AK Parti il başkanı can damarı olan bu süreci il danışma toplantısında durup dururken kaşıyıp, kavga ve gerilim çıkarmakla buluyor. Bu adamın ya aklından zoru var ya da bilinçli şekilde birilerinin değirmenine su taşıma durumu var. Cümle Alem her şeyi zamana bırakıp, Bu düşüncemi de bir kenara not etsin.

***

TAM ZAMANI..

Hain darbe girişimi gecesi ilk dakikalardan itibaren alçaklara karşı mücadelemizi verirken, sosyal medyada en sert karşılıkta paylaşımlarda bulunurken, köyde bulunduğumuz o an REİS’in çağrısıyla silahlarımızı kuşanıp konvoylar halinde şehir merkezine inerken, kimler hangi bodrum katlarında saklanarak pır pır atan kalplerinin sesini dinliyor, Yada kimler kaçmanın hesaplarını yapıyordu? Maskelere rağmen akıp giden zaman herkesin gerçek yüzünü bir bir ortaya dökecektir.

Her şeye rağmen biz davamıza, partimize, Cumhurbaşkanımıza sahip çıkacağız. Ülkemize sahip çıkacağız. Bu ülke bizim.

Kimsenin oyununa gelmeyeceğiz o kadar.

Herkes referandum da sandığına sahip çıkmalıdır.

Katılım da adeta oy patlaması yapmak zorundayız.

Unutmayalım ki, ülkenin oturtulmak istendiği zemin çok kaygan.

Ayaklarımızı sağlam basmak ve çakallar sofrasında yem olmamak için 15 Temmuz gecesinde canlarını veren şehitlerimiz gibi hayatımızı ortaya koymalıyız.

Ölümden korkmamalıyız.

Ölüm bizden korkmalıdır.

Ne pahasına olursa olsun.

Bunu yapmak zorundayız.

Haydi artık, millet olarak kim olduğumuzu sandıkları ‘EVET’le patlatarak göstermeliyiz.

Ülkemizi parçalamak isteyen güçlerin heveslerini kursaklarında bırakmak adına bundan daha iyi bir fırsat olamaz.

Şimdiden böyle düşünen herkesten Allah razı olsun.

Allah tüm kalpleri bilendir. Kafaların içindeki düşünceleri  bilen, görendir. O her şeye kadirdir. 

Dua, Selam ve Saygılarımla…

 

.

alimce29@gmail.com

facebook.com/alimsahinmalkocoglu

twitter.com/AlimSahin

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Wordpress Haber Teması Tasarım ve Programlama: Seçkin Talanöz