Ak kadınlar, Reise küfür edenler, korunanlar, sürülenler ve Muharrem Durmuş!
Bursa’da rezaletler alabildiğine yaşanırken ve bunlar sürekli Genel Merkeze aktarılıp şikayet edilirken neredeyse tamamı sümenaltı ediliyor…
Hatta tam tersine şikayet edilenler adeta ödüllendiriliyor.
Şikâyet edenler ise cezalandırılıyor.
Aynı Reise küfür olayındaki gibi..
Kimi kime şikayet edeceksin?
Ve biz yıllarca bu ve benzeri yanlışları, Ak parti içindeki rahatsızlıkları dile getirdiğimiz zaman suçluyuz.
Dünya tersine dönmüş meğer Bursa da.
Yapılan yanlışları eleştirenler Ak partili değil!
Ama birileri utanmaz arlanmazlar yağız hırsız misali kendilerini sözde temize çıkarıyor.
Oysa gerek teşkilatlar gerekse Ak seçmen arasında Bursa’da diz boyu rezillik hüküm sürerken suçlarını bu şekilde örtbas etmeye çalışanlar suçluluk psikolojisinin dışa yansıması olarak yorumlanıyor.
Bunları kimler uçurdu da nereye kondurdular da bu zamana kadar ne yaptılar?
AK KADINLAR!
AKP’liler keyifte, Ak Partililer isyanlarda.
Siz Ak partili olmayanları, partiye ve Reise sövüp sayanları önemli yerlere getireceksiniz, hatta yönetime aldıklarınızı sonradan göstermelik partiye üye yapacaksınız, bu şekilde partiye ve davaya en büyük zararı vereceksiniz, sonra siz ve üye olmayan o zavallılar Ak Partili olacak temelden alın teri akıtanlar olmayacak.
İşte bu anlayışla insanları kendi partilerinden uzaklaştırmaya çalıştınız.
Bazılarını nerdeyse ailece belediyelere ve diğer kurumlara topyekun iş sahibi edeceksiniz, Seçimlerde evini dahi ihmal edip dava dava diyerek gece gündüz çalışanları kapının önüne koyacaksınız, bu vefâkar insanların ihtiyaçları olduğu halde çocuklarını veya kendilerini dil dökmelerine karşın her hangi bir işe yerleştirmeyeceksiniz, Ak Partili olmayan güruhları en iyi makamlara oturtacaksınız ve siz Ak partili olacaksınız öyle mi?
Kimse kusura bakmasın.
Önceki yönetimden gecesini gündüzüne katarak sahada amansız çalışan hanımlar vardı.
Bir sorun bakalım.
Birçoğunu küstürdünüz.
Değersizleştirdiniz.
Bazılarını da ya hizmetli ya da sabret telkinleriyle bilmem ne muamelesi yaptınız.
Yüze başka gıyaben başka konuştunuz.
Bunlar herkesin içinde kocaman bir yara olmuş.
Gördükleri ve bugün dahi yaşadıkları haksızlıkları dile getirmek zorunda kalıyorlar.
Siz ki o kadınların emekleriyle koltuklara kuruldunuz.
Her şeyden önemlisi REİSİN yüzü suyu hürmetine hüküm sürüyorsunuz.
Ama teşkilatları ve insanları küstürerek en büyük kötülüğü yapıyorsunuz.
REİSE KÜFÜR EDENLER KORUMADA!
Reise küfrü edenleri koruyalım, onları şikayet edenleri cezalandıralım.
Ve bu adamlar Bursa il başkanlığında hüküm sürerken altın çağlarını yaşıyorlar.
Mehmet Ali Yılmaz’ın Yeni Marmara Gazetesi 15.11.2016 tarihli sayısında aynen şu satırlar geçiyor:
“Bursa’da.” “Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a küfürler edildi.
Sonra?
“Buradaki yöneticilerin de desteğiyle aralarında şimdi FETÖ şüphesiyle açığa alınan İDRİS YEKELER’in de bulunduğu Ankara’dan gönderilen müfettişler olayı aydınlatmak yerine, üstünü örtmeyi tercih ettiler!..”
Sonra?
“15 Temmuz darbe girişimi yaşandı.”
Sonra?
“Müştekiler İBRAHİM KURU’yla, TUNCAY KÜÇÜKKAYA şikayetlerinden vazgeçmediler ve durumu bir yazıyla Bakanlığa tekrar bildirdiler!..”
Bu küfür olayı ve soruşturmalar yaşandığı sırada partinin Bursa İl Başkanı kimdi?
“Nam-ı diğer CEMO AĞA yani, zenginlerin Avukatı CEMALETTİN TORUN!..”
Peki, “Cumhurbaşkanı’na küfür edilmesi olayından ve bunun üstünün örtüldüğünden ” CEMALETTİN TORUN’un haberi var mıydı?
“Olmaz olur mu hiç! Adalet ve Kalkınma Partisi’nin “Bursa Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü’nden Sorumlu İl Başkan Başkan Yardımcısı MUHARREM DURMUŞ’tur.
İl Yönetim Kurulunda MUHARREM DURMUŞ’un görevi, orada uçan sineği bile takip edip, durumu İl Başkanı CEMALETTİN TORUN’a bildirmektir.”
Peki, MUHARREM DURMUŞ’un en başından itibaren haberi var mı “Cumhurbaşkanına küfür edilmesi” olayından?
“Olmaz olur mu hiç?”
Nereden mi biliyorum?
“Az sonra anlatacağım, CEMO AĞA’yla birlikte bu günlerde paçaları tutuştu, panik içinde yanıyorlar da işte onun için!..”
15 Temmuz’dan sonra “müsteşarla ilgili olarak yapılan” yapılan CEMALETTİN TORUN, YUNUS KALDIRIM görüşmesinin ardından Aile ve Sosyal Politikalar Bursa İl Müdürü yanına, “Recep Tayyip Erdoğan’a küfür edildiğini” kendi kulaklarıyla işiten ve müfettişlerin bunu örtbas etmelerine karşın durumu Bakanlığa tekrar bildiren İBRAHİM KURU’yu alarak nereye gidiyor biliyor musunuz?
“Adalet ve Kalkınma Partisi Bursa İl Başkanlığı binasına!..”
Kimin yanına?
“Aile ve sosyal politikalardan sorumlu, CEMALETTİN TORUN’un yardımcısı MUHARREM DURMUŞ’un yanına!..”
Seni gidi Muharrem Durmuş
“Ankara’ya yolladığı dilekçedeki “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına Bursa’da ana avrat sinkaf edildiğine” dair İFADELERİN GERÇEK OLMADIĞINA dair yeni bir beyan vermesi için ikisi birden baskı yapıyorlar adama orada!..”
Neden?
“Bursa’da kendi dönemlerinde, kendi bilgileri dahilinde gerçekleşen ÖRTBAS OLAYININ ardından, müfettişler de FETÖ’cü çıkıyor da işte onun için!..”
Şimdi anladınız mı Bursa İl Başkanı CEMALETTİN TORUN’un bu gelişmeleri daha en baştan itibaren santim santim bildiğini? http://www.yenimarmaragazetesi.com/makale/bursa-da–cumhurbaskani-recep-tayyip-erdogan-a-edilen-kufrun-uzerini-kimler-orttu-/
BİR OKURUMUN GÖNDERDİĞİ MESAJ;
Ak Parti il başkanı ve Zekeriya Birkan’ın siyasi destek verdikleri Birlik Vakfı ve Ak Parti il başkan yardımcısı Mehmet Şenocak’ın köylüsü Yunus Kaldırım görevden alındı. Cumhurbaşkanımıza küfreden kişi hakkında tuttukları tutanakları nedeniyle Cumhurbaşkanımızın aşığı personelleri cezalandıran “kaldırım” söküldü.
Erkut Öneş Bey Bursa’ya kutlu olsun!
Kendisine ulaştırılan cumhurbaşkanımıza aleni küfür hakkındaki tutanağa rağmen Cumhurbaşkanımıza küfreden şoförün Aile İl Müdürü Yunus Kaldırım tarafından makam şoförü yapılmasına, bu küfrü hazmedemeyen görme engelli personelin açılmamış bir kuruluşa gece bekçisi yapılmasına , diğer personelin ise kurumdan sürülmesine alkış tutan Ak Parti İl başkanının ise ne zaman söküleceği tüm Bursa tarafından merakla ve umutla bekleniyor.
Cumhurbaşkanımıza aleni sinli kaflı küfür ederek, Cumhurbaşkanımız televizyonda konuşurken hırsız şerefsiz diye bağırarak televizyonu kapatan personelin makam şoförü yapılmasına destek veren, Cumhurbaşkanımıza bu küfre ve hakarete karşı çıkan iki personelin de görev yerlerinin değiştirilerek cezalandırılmalarına ısrarla destek veren Ak Parti il başkanı CAMALETTİN TORUN ve yardımcısı Muharrem Durmuş; şimdi de cumhurbaşkanımıza küfredenleri koruyan Yunus Kaldırımın bakanlıkta üst düzey bir göreve atanması için uğraştıkları iddia ediliyor.
Aslında bu olaya Bursalılardan o kadar fazla tepki var ki, sadece bir okurun mesajına yer verebildik.
Bu çirkef olay resmi belgeleriyle ortaya konulduğu halde olayı örtbas eden Sosyal işler başkan yardımcısı Muharrem Durmuş’un her hangi bir yaptırıma tabi tutulmaması elbette sürpriz olamaz.
Şimdi Burada siz neyin izahını yapacaksınız?
Ak Parti il yöneticisi olan, ama Cumhurbaşkanına ağza alınmayan küfürler savuranları koruyup kollamak, onları şikâyet edenleri de adeta sürgün etmenin ne anlama geldiğini birileri izah etsin.
Bu ne utanmazlıktır bu ne aymazlıktır.
Genel Merkeze ise Kafdağı kadar uzak bir anlayışın hakim olması Bursa’da ki bi zihniyetin dokunulmazlığını koruyup kollamak ise ayrı bir soru işareti.
Kısaca herkes birbirini kolluyor.
Mazlum ve masumlar hariç.
Ama adaletin tecelli edeceği günler elbet gelecektir…
.
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın