Ak Parti’de korkak kabadayılar! Mustafa Ataş, bu günah sana yeter…
Yıllanmış şarap gibi! Zaman gibi akıp, saman gibi dağılıp, talan edilmiş ganimetler misali zamanla yarışıp, kese kese, çul çul, pul pul mücevheratların içinde kaybolan Sultan-ı Yegahların kol gezdiği bir kentin acı gerçekleriyiz.
Diş, tırnak ve emek…
Ferhat gibi dağları delen, tüm zorlukların üstesinden sadece inanç, adalet ve kararlılıkla halkın gönlünü feth eden bir Sultan düşünün.
O ki kelle koltuk, kefeni cebinde her an Allah’a kavuşma imtihanını veren, bir yandan da ülkesinin, milletinin geleceği, daha da ötesi dünyanın kaderi için mücadele eden bir Sultan.
Recep Tayip Erdoğan…
Benim tabirimle Sultan 3. Abdülhamit Han.
İşte tüm bu mücadelede sadece ve sadece Allah’a, sonra da milletine dayanarak veren Erdoğan’dan adeta intikam alanlar..
Bugün kurucusu olduğu Ak Parti’nin tüm teşkilatları genelde olduğu gibi Bursa’da da paralelciler tarafından adeta istila edilmiş durumda.
Geçtiğimiz aylarda Gazeteci Süleyman Özışık köşesinde şu önemli ayrıntıya yer öremişti:
1-“Kimseyi umutsuzluğa düşürmek istemem ama şu gerçeği de söylemem gerek. HSYK ve emniyet içindeki paralelciler temizlendi ama AK Parti’nin belediyelerin ve teşkilatlarının içi paralel yapı mensuplarıyla dolu. Gezi ve 17 Aralık sürecinde Erdoğan’a hakaret edip kuyusunu kazanların tamamı bugün AK Parti teşkilatlarında boy gösteriyor!”
AK Parti saflarında yer alan sınırlı sayıda bir kesim canı pahasına paralel yapıyla mücadele ederken, yine AK PARTİ SAFLARINDA YER ALAN GENİŞ BİR KESİM, PARTİYE DÜŞMAN OLANLARA ARKA KAPIDAN İÇERİYE ALIP GENİŞ YETKİLER VERİYOR.
2- Paralel yapıyla mücadele eder gibi görünen, bire bin katarak yalanlar uydurup masum insanları harcayan bir kesim türedi. Bu kesim kendi kişisel hesaplaşmalarında suçsuz günahsız insanları “Paralel yapıya mensup” diyerek adeta linç ettiriyor..
Gözüne kestirdikleri veyahut sevmedikleri birini görür görmez anında harcıyor..
Altını çizerek söylemeliyim ki bu iş artık vicdan, izan ve iman sınırlarını aştı!”
Yani gerçek paralelciler masum partililere paralelci damgası vurup partiden uzaklaştırıyor.
ARINÇ’IN VERDİĞİ ZARAR
Bülent Arınç yol arkadaşlarına, partisine en büyük darbeyi vurdu.
Bir anlamda “Muhalefetin AK Parti’ye 13 yılda veremediği zararı Arınç seçimden önce ve Doğan medyadaki açıklamasında vermeyi başardı.”
Arınç, CNN’ Türk’te “Paralel Yapı ile mücadelede suçu günahı olmayan bazı insanların hayatı karartıldı” açıklamasını yapmıştı.
AK Parti’nin içine konuşlanan bazı cellatlar, makamına göz diktiklerini “Paralel” yaftasıyla koltuklarından ettiler. Parasına göz diktiklerini “Kripto” iftirasıyla soyup soğana çevirdiler.
Bende Cübbeli Arınç’ın ne kadar doğrucu Davut olduğunu bu cümlesinden anlarım.
Vay bee…
“KORKAK KABADAYILAR!”
Başta Arınç efendi olmak üzere hepiniz Erdoğan’ın arkasına saklanmış, onun sayesinde kabadayılık yapan korkaklarsınız!
Askeri darbelere, yargı ve polis cuntasına, iş dünyasının kalantor vesayetçilerine, gezicilere ve paralelcilere eğer bugün meydan okuyabiliyorsak bunun nedeni Erdoğan’ın sağlam iradesidir.
E Muhtıra olayında Abdullatif Şener gibiler partilerini bırakıp kaçarken, Abdullah Gül, “Gerginlik olmasın, ben cumhurbaşkanı adayı olmayacağım” diye geri adım atarken, yumruğunu masaya vurup askere meydan okuyan tek “YİĞİT” Erdoğan’dı.
Gezi ayaklanması sırasında Erdoğan’ın çelikten iradesi olmasa bugün Türkiye olarak korkunç bir noktaya savrulmuş olacaktık.. O gün iki bacağının üzerinde tir tir titreyip, “Gençler mesajınız alındı” diyen Cübbeli Arınç’ı kimse unutmadı.
Erdoğan olmasa ortada ne Arınç, ne Gül, ne de AK Parti kalmış olacaktı.
17/25 Aralık darbesinde herkes teneşir uykusundaymış gibi sessizken “Ben bu ülkeyi size bırakmam” diyen yine Erdoğan’dı. O olmasa FETÖ bugün ülkeyi idare eden adam olacaktı.
PARALELLE MÜCADELE EDİYORMUŞ GİBİ GÖRÜNMEK!
Bursa’da yaşayanlar olarak senin Bursa’yı ne hale getirdiğini herkes gördü. Partinin köhnemiş, çatırdamış, kokuşmuş bir düzene gelmesinde ki en büyük pay sen ve senin şu an ki temsilcin il müdürüdür. Ne yazık ki bu teşkilatlar, senin bu müdürü Bursa’nın başına sarıp sonra da ayıkla pirincin taşını versiyonunu 4 yıl sonra anlayabildi.
Ama iş işten geçmişti.
Senin il müdürün Birlik Vakfı Bursa Şubesinde bazı tipik güruhlarla birlikte iyi iş çıkardıkları unutulamaz. Süleyman Özışık’ın dediği gibi “Paralelle mücadele ediyormuş gibi görünüp paralele kapı aralayan insanların varlığı ak parti içinde en büyük tehlikedir.”
Ama şu bir gerçek ki, paralelle mücadele ediyormuş gibi görünmek iyi tutmuş. Genel Merkez de iyi yutmuş.
BURSA PARALELCİ KAYNIYOR…
Şu hale bakınız ki, Bursa’da Paralelle ile mücadele ettiğini söyleyenleris tersine her taraf paralelci kaynıyor.
Ak Parti içinde stratejik noktalardan tutunda belediyeler ve devlet kurumlarına ağzına kadar paralelci dolduruldu. Doldurulmaya da devam ediliyor…
Yahu siz kimi kandırıyorsunuz. Hangi paralelle mücadele ettiğinizi söylüyorsunuz. Yoksa devletin bilemediği başka paralel mi var?
Yoksa paralelle mücadele ediyorum derken gerçek paralelcilere istihdam sahaları mı açıyorsunuz?
MUSTAFA ATAŞ, BU GÜNAH SANA YETER
Tüm bu açmazlar Teşkilatlardan sorumlu başkan yardımcısı Mustafa Ataş’a aktarıldı.
Peki Sayın Ataş ne yaptı?
Kocaman hiç.
Kendisine sunulan belgeleri görmezlikten mi geliyor?
Geliyorsa sebebi Nüzulu nedir?
Yoksa Sayın Ataş’a da mı büyü yapıldı?
Kulislerdeki rivayet ortalık ta büyü yapıldığı şeklinde.
Bir büyücümüz eksikti!
Artık partimizin bir büyücüsü de var demek ki…
Yapılır mı yapılır.
Allah’tan korkmayan onu da yapar.
Ama kim yaptırır kim yapar bilemem.
Ancak Sayın Mustafa Ataş şu sorulara cevap vermelidir:
AK Parti Bursa İl yönetiminin teşkilatlarca istenmediği açık şekilde ortada dururken neden sessiz kalıyor?
Teşkilatlardaki kaynaşma rahatsızlık en üst düzeydeyken, parti içinde parçalanmaya yönelik tutum ve davranışlar alabildiğine zirveye çıkarken neden sessiz kalıyor?
İl başkanının bazı belediye ve genelde tüm teşkilatlardan kavgalı olduğu bilindiği halde neden sessiz kalıyor?
Kendisine sunulan belgeleri kayda değer olmadığını mı düşünüyor?
O belgelerin içeriği bakanları bile alaşağı edecek ciddi öneme sahipken sessizliğinizin sebebi nedir?
Yoksa gerçekten de bilmediğimiz büyü etkisinde mi kaldı?
MİNNET BORCU?
Yoksa sizi Bursa il müdürüne bağlayan bilmediğimiz çeşitli sebepler mi var?
Ne var ne yok bilemiyoruz ama her şey ortadayken Bursa il yönetiminin hala orada tutulması ciddi soru işaretleri doğuruyor.
Umarım Paralel ve ihanet şebekeler derinlere nüfus etmemiştir.
Erdoğan ne yapsın, kime güvensin ki?
Allah 3. Sultan Abdülhamit Recep Tayip Erdoğan’ın yar ve yardımcısı olsun.
((( 7/24 Kulis Takip )))
Çok teşekkür ediyorum elinize yüreğinize sağlık Alim şahin… Bu gerçekleri görebilmenizden dolayı cesur yüreğinizle kaleme almanız beni gerçek anlamda mutlu etmiştir…. Bülen arınç ın bursaya gelişiyle başlayan paralel yapı organizasyonu bursa ili ve ilçelerinede sıcramış durumda ilçelerde akpartili olmayan R.T Erdoğana küfürler savuran kişileri partiye alarak ayrıca yüksek başlar adı altında aldıkları paralarla Büyük şehir belediye meçlisi listelerine koyarak ihanet etmişlerdir.. Bu konuyu derin araştırmanız neticesinde kaynağına ineceğinizden şüphem yoktur… ilde arınç cılar çelikciler diye böldüler arınçcılar paralelcilerle ilde örgütlendiler ve amaçlarına ulaştılar malesef genel merkez bu gidişata dur diyemedi ama er geç adalet yerini bulacaktır bundan kuşku duymuyorum… selamlar saygılar.