Ölüme meydan okuyan sağlık çalışanları! Üniversite’nin salgın seyri! Valilik ne kadar aktif?
Benzer Konular
Şu dert var bu dert var derken tüm dertler unutuldu.
Tek dert koronavirüsü oldu.
İnsanlar şımarıp dururken, eften püften şeyleri, ne giyinip giyinmeyeceğini, bugün yemeği nerede yiyeceği, toplantılara randevulara hangi elbiseyle gideceğini vs dert edinirken Allah, “Al sana dert” dedi.
Yemende yüz binlerce çocuğun açlıktan öldüğünü kimse dert etmezken, ABD ve diğer yaratık güçlerin uyguladıkları ambargolarla Yemende ve diğer Afrika ülkelerinde insanlar açlıktan topluca kıyıma uğrarken, onlarca ülke ekmek su bulamaz ölümler topluca sıradanlaşırken, Arakan’da masumlar topluca canlı şekilde çukurlara doldurulup üzeri kepçelerle örtülürken, Uygur Türkleri işkencelere tabi tutulup yüz binlerin feryatları arşa yükselirken dünya kör sağır ve suskundu.
Ve bugün; Mazlumun sesini duymazlıktan gelen dünya gözle görülemeyecek kadar küçük bir canlının korkusuyla hareket edemez hale geldi.
“İki ay önce arkadaşlarınızla tokalaşamayacağınızı, kendi evladınızdan eşinizden kaçacağınızı, elinizi yüzünüze götüremeyeceğinizi, Dünya da Kâbe’nin tavafa kapanacağını, camilerde cemaatin yok olacağını, evinizden hiç çıkamayacağınızı, turist gelmesi için takla atarken sokakta turist gördüğünüzde kaçacak delik arayacağınızı, uçakların tamamen duracağını söyleselerdi inanır mıydınız?”
Kimse inanmazdı değil mi?
Şimdi inandınız!
Öyleyse Allah’ın Kadir-i Mutlak olduğuna inanarak kendimize geleceğimize söz veriyor muyuz?
İşte gözümüzün önündeki basit örnek;
Şimdilerde tüm süper güçler kendi derdine düşerken, on yıl boyunca düzelmez denilen ve kan gövdeyi götüren Suriye de masumlar üzerine yağan bombaların bir anda bıçak gibi nasıl kesildiğini, her şeyin beklenmedik şekilde normale döneceğine inanır mıydınız?
Örnekleri çoğaltabiliriz.
Kısaca herkes kendi derdine düştü.
Bunada şükür diyoruz tabii.
ÖLÜME MEYDAN OKUYAN SAĞLIK ÇALIŞANLARI
Türkiye’de olduğu gibi Bursa’da Sağlık çalışanlarının Koronavirüsle amansız savaşı kutsal bir mücadeleye sahne oluyor. Sağlık çalışanlarımız hayatlarını ortaya koyarak hastalara göstermiş oldukları ilgi alaka takdire şayandır. Bu kutsal görevi yürüten sağlıkçılarımız için ne söylesek kelimeler yetersiz kalır. Doktorundan hemşiresine, temizlikçisinden sekreterine, veri elamanından güvenlikçisine kadar Sağlık çalışanlarımız gibi özveride bulunan başka toplumlar olmadığına bir kez daha şahit oluyoruz. Hepsine duygu yoğunluğuyla teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Ancak daha önce de bahsini etmiş bazı siyasilerin konuyu fırsata dönüştürmeye çalıştığını aktarmıştık.
CHP’li Yüksel Özkan’ın bu durumdan faydalanıp sağlık alanında yetkisi olmadığı halde bazı girişimlerde bulunduğu ve büyük rahatsızlığa yol açtığını belirtmiştik.
Hatta Sayın Özkan bize atfen “işsizlik, Ak Parti’nin olumsuz icraatlarını neden yazamıyorsunuz” gibi abuk subuk yakıştırmalarda bulunmuştu.
Dediklerinin fazlasını yazdığımızı bilemeyecek kadar tirübenlere oynayan kuru siyaset hamleleri yapmaya çalıştığını hatırlatmıştık.
Bu saatten sonra CHP zihniyetini ve Sayın Özkan’ı ciddiye alacak değilim.
Ancak AK Parti yönetimi Sayın Özkan’a Bursa sağlığı üzerinden derhal el çektirilmelidir.
SAĞLIK ÇALIŞANLARININ GECESİ GÜNDÜZÜ YOK!
Yaptığımız uyarıların İl Sağlık Müdürlüğü tarafından değerlendirildiğini düşünüyorum. Arada parazitlik yapan bazı tipi tipler devre dışı bırakılsa sağlık alanı daha da üst seviyeye gelecek.
Gösterilen gayret ve olağanüstü çabalar sahaya yansımış olduğu sevindirici.
Elbette İl Sağlık Müdürü Halim Ömer Kaşıkçı’nın samimiyetinden kimsenin şüphesi yok!
İmkanlar dahilinde tüm sağlık çalışanlarımız özverili çabalarını ortaya koyuyor.
Onlara destek olmaları çalışma şartlarının rahatlatılması adına tıbbı araç gereçlerin sağlanması gibi mülki idare amirleri konuya duyarlı olmaları gerekir.
VALİLİK NE KADAR AKTİF?
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın sürekli sahada ilgili birimleriyle koordine çalışmalarını çok aktif şekilde yönetmesi örnek teşkil ediyor.
Bursa’mızda Valiliğin Sağlık alanında nasıl bir koordinasyon çalışması yaptığı merak konusu.
Bir suskunluktur gidiyor.
Sadece İçişleri bakanlığının valiliklere gönderdiği genelgenin sosyal medya üzerinde paylaşılması dışında yansıyan pek şey yok gibi.
Sayın Valim Yakup Canbolat’tan daha aktif çalışmaya imza atmasını beklerdik bu süreçte.
Kaldı ki, hayati önem taşıyan olağanüstü bir durumda 65 yaş ve üstü ile kronik hastalığı bulunan vatandaşlarımızın evlerinden dışarı çıkmalarının yasaklanması sonrasında, temel ihtiyaçlarını karşılamak üzere, il ve ilçelerimizde faaliyete geçen Vefa Sosyal Destek Grubu koordinasyonunda Belediyelerimiz dışında Valilik nasıl bir yol izliyor?
İlçe Vefa Sosyal Destek Grubunda görevli polis, jandarma, zabıta, AFAD, Kızılay ve gönüllü sivil toplum kuruluşları nasıl bir dayanışma yardımlaşma sergiliyor?.
Hatta Muhtarlarımız göreve dahil edildi mi?
Bu anlamda vatandaşlarımızın talep ve ihtiyaçları konusunda Valiliğimizce nasıl bir çalışma yapılıyor?
Her şeyden önemlisi Sağlık alanında gecesini gündüzüne katan, ailesine, çocuklarına, evine hasret kalan sağlık çalışanlarımız hekimlerimiz, hemşire ve diğer hizmetlerde sahada ömrünü feda eden tüm çalışanlarımıza yönelik nasıl bir terapi, imkan ve psokolojik destek, tıbbi malzeme konusunda olası eksik ve giderleriyle alakalı nasıl bir çalışma yürütülüyor.
Sağlık çalışanlarının bu süreçte evleri yerine otellerde ikame etmek adına Valilik girişimde bulundu mu?
ÜNİVERSİTE MÜDAHİL Mİ?
Özellikle Asrın vebası Koronavirüs salgını nedeniyle çoğalan vaka sayılarında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesini konuya dahil ettiniz mi?
Üniversite akademisyenlerinden vebayla mücadelede destek talep ettiniz mi?
Kaldı ki, destekten ziyade böyle bir durumda Valilik yasal yetkisini kullanıp fakültenin sürece müdahil olmasını sağlamalıdır.
Türkiye de bir çok üniversite koronavirüsle alakalı önemli çalışmalar yaparken, Uludağ Üniversitesinin bu yönde neden hiç sesi çıkmıyor. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın pozisyonları mı yürütülüyor?
Sayın Valim bu konuya geçte olsa mutlaka el atmalıdır.
Kısaca Bursa Valisi Sayın Yakup Canbolat Devletin kendisine verdiği yetkiyi en azami şekilde kullanması gerekmektedir.
Başta Büyükşehir ve Osmangazi belediyelerimiz olmak üzere Koronavirüsle mücadelede temizlik ilaçlama, gıda yardımı ve yaşlılara lojistik yardım konusunda ellerinden geleni yapan AK Parti belediyeciliği bir kez daha kendini göstermiştir.
ERDOĞAN: YARDIM ALMAK İÇİN VALİLİK KAYMAKAMLIKLARA MÜRACAAT EDİN
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye Cumhuriyeti devleti kurum ve imkanlarıyla 83 milyon vatandaşının istisnasız tamamının yanındadır. Milletimizin devlete olan birliği ile dayanışma için şükranlarımı sunuyorum. Yevmiye, günlük kazancıyla hayatını sürdürmek zorunda olan, hiçbir geliri olmayan vatandaşlarımız valilik veya kaymakamlarımıza telefonla durumunu anlatması halinde devletimiz her türlü desteği verecektir. İhtiyacı olan hiçbir vatandaşımız devletinden yardım istemekten çekinmesin” dedi.
.
alimce29@gmail.com
facebook.com/alimsahinmalkocoglu
twitter.com/AlimSahin
Bir cevap yazın