Gülen bütün siyasileri kullandı

Aman ülkücü camia ve MHP’li kardeşler çok dikkatli olun FETÖ’nün oyununa gelmeyin ve onun yalan vaatlerine inanmayın.

Gülen geçmiş yıllarda da bütün siyasileri kullanmıştı. Kalabalık cami vaazlarını, evlerdeki ve yurtlardaki talebe potansiyelini, okulları, üniversite hazırlık kurslarını, hastaneleri, televizyonları, gazeteleri, oltaya takılmış bir yem gibi kullanıp, siyasileri avlayabileceğini, her kesimden insanı peşinden koşturacağını çok iyi biliyordu.

Daha sonra Türkçe Olimpiyatları ile dünyadaki her millet ile ve her din ile çok iyi şov planları yapılmış ve toplum yönetme mühendisliği projeleri uygulanmıştı. Şov çok iyi organize edilmişti. Bu niyetini daha önceden sezdiğim için 95 yılında kendisini zamanın başbakanı Tansu Çiller’le görüşmeye çok zor ikna edebildim. Maksadım Gülen’in bu niyetinden Başbakan’ı haberdar edip, bu talebe potansiyelini, okullara ve yurtlara, asker tarafından bir darbe vesilesi olmaması ve başına bir şey gelmemesini sağlamak idi. 

Amacım; Başbakan’a konuyu anlatmak ve bunların devletin kontrolüne geçmesi ve Gülen’in kendisine büyük bir dünya kurma hayalini engellemekti.

Fakat Tansu Hanım bunu anlayamadı, bilakis Gülen’in oyununa düştü, ona aşırı güven duydu ve Gülen’in masum maskesine inandı. Gülen’in elinin altındaki dindar ve çok iyi eğitim görmüş potansiyeli kullanmayı düşündü.

Halbuki kendisi Gülen’e yem olmuştu, Gülen’in bütün taleplerine, isteklerine olumlu cevap veriyordu. İZMİR’DEKİ BÜYÜK NİL MATBACILIK ŞİRKETİNİN OLDUĞU YERİ, ŞİFA HASTANESİ’NİN OLDUĞU ZİRAİ DONATIMA AİT YERLERİ CEMAATE AİT VAKIFLARA DEVRETTİ, GÜLEN’İN BÜTÜN DAVETLERİNE EVET DİYEREK GİDİYORDU. TAHSİN TEKOĞLU’NA EXİMBANK’TAN ÇIKARILAN 76 MİLYON DOLAR’LIK KREDİYİ DE BUNA DAHİL EDEBİLİRİZ.

Çiller, Gülen’e o kadar güvenmişti ki, Parti’nin İstanbul teşkilatındaki 33 ilçeyi boşaltıp, cemaatin emrine vermeyi teklif etti. Fakat Gülen, sadece Tansu Hanımı CEMAATİN işlerini gördürmek için  kullanmayı düşünüyordu, siyasetteki zayıf konumundan endişe ettiği için, bu teklifine evet demedi. 

Çünkü Gülen, hiçbir zaman zayıfların yanında olmadı. Yıllar önce Erbakan Hocanın parti kurma teklifine de hayır demişti, sadece birilerini önde tutup arkadan iş çevirme stratejisi ile hareket etme politikası onun her zaman kullandığı bir usül idi. Bu arada 33 ilçe için, cemaatin bazı esnaf elemanlarını istedi. Fakat Gülen, bir tek Mehmet Hasırcılar’ı, o da benim ısrarım ile İstanbul il başkanı olarak verdi ve başka da hiçbir kadro kendisine vermedi.

Tansu Hanım buna o kadar çok şaşırdı ki, bu kadar dostluktan sonra böyle bir teklife kimse hayır diyemezdi. Özer Çiller birkaç defa beni arayıp niçin Gülen’in bu işi geciktirdiğini sordu. Daha sonra bu kadar yakınlaşmış olan Tansu Çiller ve Fetullah Gülen siyasetinde, ters bir gelişme oldu. 

Bugün de siyasi hayatta bakanlık yapmış üç kişiyi ve bir belediye başkanını, Tansu Çiller’in istemesine rağmen, Gülen bunlara ANAP’A GİTMESİNİ ÖĞÜTLEDİ. Tongaya düşürüldüğünü hayretle gören Tansu Çiller, Özer Çiller vasıtasıyla beni aradı; “bunlar sizin adamınız değil miydi? Niçin bu arkadaşları bizim ısrar ile istememize rağmen Gülen bizim partimize değil de rakip partiye gönderdi. Bu nasıl bir iş?” diye hayretlerini ifade ettiler.

İşte Gülen’in politikası böyledir. Sağ gösterip sol vurmadaki gibi; herkesi her an ne şekilde kullanılacağı belli olmayan bir manyetizmayla ve politik siyasi manevralarla bu şekilde birbirine vurdurur. Bin bir ümit ile peşine taktığı insanları götürür duvara çarpar. 

Ülkücü camia bazı beklentilere kanıp da, tıpkı CHP’nin düştüğü duruma düşüp, partiyi kaptırdığı gibi, partilerini Gülen’e kaptırmamalıdır.

PARTİ BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZMADAN, LİDER KİM OLURSA OLSUN,  ÖNCELİKLE FETULLAH GÜLEN’İN YÖNETİMİNE GEÇMEKTEN KORUNMALIDIR.

EN BÜYÜK TEHLİKE PARTİNİN LİDERİNİN KİM OLDUĞU DEĞİL, MHP CAMİASININ GÜLEN’İN ELİNE GEÇMESİ VEYA PARÇALANMASI TEHLİKESİDİR. Veyahut Gülen’in hayalindeki CHP, MHP, HDP işbirliğiyle AK Parti’ye darbe vurmak için koçbaşı olarak kullanmaktır.

MHP ve ülkücü kardeşler, Gülen’in bu oyununa dikkat edip, parti kuruluşundaki devam ettikleri milli çizgilerini ve milletin onlardan beklediği hakiki vatanperver duruşlarını devam ettirmelidirler. YOKSA, “BAHÇELİ GİTSİN DE NE OLURSA OLSUN” DÜŞÜNCESİ, GÜLENCİLERİ NİÇİN BU KADAR İLGİLENDİRSİN, SEVİNDİRSİN! MERAL AKŞENER, SİNAN OĞAN, VEYAHUT KORAY AYDIN’I ÇOK SEVDİKLERİ İÇİN Mİ BU KONUYLA İLGİLENİYORLAR. MÜHİM OLAN KENDİ KONTROLÜNDE KULLANABİLECEKLERİ BİR MHP OLMASIDIR.

ÇIKACAK OLAN NETİCENİN HAYIRLARA VESİLE OLMASINI RABBİMİZDEN NİYAZ EDİYORUZ. AMAN ÇOK DİKKAT!..

(yeniakit - Nurettin Veren)

Benzer Videolar